Uzunca bir süre sonra “vira Bismillah” diyerek tekrar başladık. Doğrusu deprem sürecinde yaşanan acıları, beceriksizlik ve basiretsizlikleri, umursamazlıkları gördükçe yazmak içimden gelmedi. Yazsaydım belki çok kimsenin canını sıkardım, tabii ki hak edenlerin. Bugünden itibaren yazılarıma tekrar başlıyorum. Hem haftalık yazılarıma hem de yarım kalan seyahat yazılarına.

Sizinle beraber olmadığımız günlerde Türkiye’de birçok gelişmeler yaşandı. Önce seçimlerin ertelenmesi konuşuldu. Sonra Sayın Cumhurbaşkanı son noktayı koydu, 14 Mayısta seçim kararı aldı. Sonra başladı adaylık tartışmaları. Masa dağıldı, üç gün sonra güçlenerek tekrar birleşti. Kılıçdaroğlu’nun adaylığı ile diğer beş lider ve iki büyükşehir belediye başkanının başkan yardımcılığına getirileceği ilan edildi. Birlik ve beraberlik görüntüleri verildi. CB adayları Erdoğan ve Kılıçdaroğlu’yla da sınırlı değil yeni adaylar da birer, birer çıkıyor bunları tek tek analiz edeceğiz. Bu arada ittifaklar özellikle de Cumhur ittifakı genişleme peşinde. Ha! Bir de Yılmaz Özdil gitti Fatih Portakal ekranlara geri döndü. Eee! Bu kadar hızlı gelişmelerden sonra üstadımızı, merhum Demirel’i anmadan olmaz: “Siyasette 24 saat uzun bir zamandır”

Yarın başka gelişmeler olur mu? Elbette muhtemeldir, bekleyeceğiz göreceğiz.

Dönelim tekrar seçimlerdeki gelişmelere. AKP’nin genişleme politikaları çerçevesinde Hizbullah’ın siyasi kanadı olduğu söylenen HÜDA-PAR ile görüşmesi kamuoyunda çok tepki topladı. Hatta genel başkanları o kadar ileri gitti ki; Kürt sorunun çözüm yeri TBMM’dir diyen HDP’yi bile sempatik hale getirdi. Vatan Partisi Cumhur ittifakından koptu, Doğu bey kendisi adaylık müracaatında bulundu. Fatih Erbakan da Erdoğan’ı reddederek YSK’ya başvuranlardan oldu. Mehmet Şimşek’e teklif edilen yeniden milletvekili olması isteği de reddedildi. Anlaşılan o ki; kimse batmakta olan gemiye binmek istemiyor.

Bürokrasiye baktığımızda ise süresi içinde ayrılma isteğini bildirenlerin sayısı geçmiş seçimlere göre neredeyse yok denecek kadar az. Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarında da öyle. Başkalarından bilgim yok ama 20 yılımı geçirdiğim TOBB ile 365 oda ve borsalarda hiç ayrılan yok. Bürokratlardan bizim gibi siyasetten gelenlerin dışındakiler iki sebepten dolayı aday olurlar. Birinci ve en kalabalık gurupta yer alanlar seçilmek için değil terfi için aday olurlar. Müdürse daire başkanı, daire başkanıysa genel müdür v.b gibi pozisyonları hayal ederler. Diğer gurup ise dayıları ya da arkalarında mahalli bir güç varsa şanslarının kendilerine yardımcı olabileceğine inanırlar ama bunlar azınlıktadır. Demek oluyor ki bürokratların da iktidara güvenleri kalmamış, olası bir iktidar değişikliğinde deşifre olmak istemiyorlar.

Gelelim Manisa’mıza, adaylar birer birer ortaya çıkıyor. AP Gençlik kolları günlerinden bu yana zaman, zaman ayrı düşsek de birlikte siyaset yaptığımız kadim dostumuz Ahmet Çayırlı İYİ Partiden aday. 2011 seçimlerinde DP listesinde yer alan tabiri caizse rahle-i tedrisimizden geçen Cansın Tunçdirek kardeşimiz de Vira Bismillah diyerek DEVA partisi aday adayı oldu. Algısı kıt namı yakışıklı olanlar “DP küçük parti” diyerek aşağılamaya kalksa da herkes biliyor ki AKP içindeki merkez sağ oyları, ANAP, DYP oylarını geri çekebilecek yegane güç bölgesinde tabanı olan, sevilen sayılan merkez sağ kökenli adaylardır.

Hal böyleyken, sadece Manisa’da değil tüm Türkiye’de merkez sağ adaylar revaçtayken, merkez sağın çatı örgütü DP ne yapıyor? Şurası gayet açık ki; Manisa’da intihar etti. Daha bir ay önce usulüne uygun çağrı yapılmadığı için şaibeli kongreyi boykot eden ilçe teşkilatlarına rağmen kongreyi gerçekleştiren ve 20 kadar oyla seçimi yapan il teşkilatı görev başında olduğu sürece eski ve sadık partililer kılını bile kıpırdatmaz. Hele bir de CHP listesinde 4. Veya 5. Sıraya konulacağı Manisa kulislerinde konuşulan, bu şaibeli kongrenin yangından mal kaçırırcasına yapılmasını sağlayan Genel Merkezde görevli şahıs söylendiği gibi listeye konulursa, Çayırlı’nın başta olduğu İYİ Parti ikiyi, üçü zorlar. Benim vazifem Özgür Özel kardeşimi uyarmaktır. Kardeşim demem yadırganabilir ama gerçekten o benim BAL kardeşimdir. Esasen onun da aynı yönde düşünebileceğinden zaten endişem de yoktur.

                Manisa’da hal böyleyken, DP açısından Türkiye genelinde durum nedir? Genel Başkan Gültekin Uysal Cumhurbaşkanı yardımcısı olacağından MV adayı olmayacak. MV adaylarının ise CHP listelerinden gösterileceği söyleniyor. Aldığım bilgilere göre 3 aday garanti yerden yazılacak 3 adaya da sınırda yer verilip çalış gel denilecekmiş. Alt sıralarda ise birer ikişer mahalli isimler varmış. Garanti yerlere konulacak isimler konusunda da rivayet muhtelif. Kimilerine göre partiye renk getirdiği söylenen, kimilerine göre ise saldırgan üslubu, küfürbazlığı, demokratlığı bir türlü kabullenmeyen tutum ve davranışları nedeniyle eleştirilen şahıs aleni kendisinin İstanbul’da garanti yerden aday olacağını söylüyormuş. Belli ki kendi seçim bölgesinden aday olmayı gözü yememiş. DP kendi öz evlatları dururken devşirmelere değer vermeye devam ettiği sürece araştırmaların diğer kategorisinde anılmaya devam eder, yakışıklıların da küçük parti sözlerine muhatap olur.

Ben beklerdim ki; Sayın Gültekin Uysal inisiyatif alıp nasyonel sosyalist ittifaktan ayrılan demokrat olduğundan şüphemiz olmayan Rifat Serdaroğluyla görüşür, Demirelci olduğunu iddia eden Vecdet Öz’ü de ikna eder, merkez sağdaki diğer küçük partilerin sözcüsü kadim dostumuz İbrahim Kıbrızlı ile de konuşarak DP şemsiyesini büyütürdü. Ne yazık ki; Uysal, Ali Naili Erdem, Esat Kıratlıoğlu, Hamdi Üçpınarlar, Mehmet Gazioğlu gibi eski bakanlarımızı bizler gibi 50 yıla yakındır bu davaya hizmet eden emektarları dinlemek yerine hayatında tek bir gün bile AP-DYP-DP çizgisine hatta ANAP’a oy vermemiş devşirmeleri dinliyor. Bizden uyarması.

Demirci’den kimler vira Bismillah dedi bir de ona bakalım. Şerif Akmeşe dostumuz CHP teşkilatının desteğini alarak aday adaylığını açıkladı. Ünal Kaya dostumuz da ikinci kez AKP’den aday adayı. Her ne kadar Borlu kasabamız Köprübaşı’na bağlandıysa da o kendini Demircili kabul ediyor. Gözlerimiz İhsan Temel’i aradı ama MHP’de adaylık süreci bitti ve onun adını göremedik ama Teperik köyümüzden Turgutlu’da iş yapan Güngör Dinçer’in Demirciliyim diyerek MHP’den aday olduğunu işittim. Bir de İYİ Parti Manisa Tarım Komisyonu başkanı ve belediye meclis üyesi ziraat mühendisi Çataloluk’lu hemşerimiz Şenol Özkaya da İYİ Parti aday adayı oldu.

Tüm aday adaylarına iyi şanslar dilerim.  Kalın sağlıcakla…