Türkiye’de yaşıyoruz. Her gün gündem hızlıca değişiyor… Ne yazık ki her türlü olumsuzlukları duyuyoruz ve tepkimizi ortaya koyuyoruz. “Ne zaman bu noktaya geldik? “Nasıl bu kadar duyarsızlaştık?” sorularını kendimize soruyoruz. Bazen isyan edip artık her şeyin düzelemeyecek noktalara geldiğini düşünüyoruz.
Ancak bu noktaya gelmekte kendimizin de payı olduğunu düşünebiliyorsak ve aslında ne kadar iki yüzlü bir toplum haline geldiğimizi kabul edebiliyorsak durum bence o kadar vahim değil. Bence hala bir şeyleri düzeltebiliriz.
İğneyi kendine çuvaldızı başkalarına batırmazsanız eğer çok da dürüst bir insan olduğunuz söylenemez. Maalesef ki iki yüzlülük bu toplumda var. Başkalarını eleştirip aynı fırsatı bulduğunuzda o eleştirdiklerinizi yapıyorsanız şikayet etme lüksünüz yok. Size bir soru sormak istiyorum. Hastanelere randevu almak epey zor ve bazı insanlar ‘tanıdık’ aracılığıyla hastaneye gidip tedavi oluyor. Binlerce kişi sıra beklerken, başkaları kolaylıkla işlerini hallediyor. Mesela siz, tanıdığınız olsa yapmaz mıydınız? Bunun gibi bir sürü örnek sayabilirim size…
Eğer bu dediğime veya aklınıza gelebilecek herhangi bir şeye ‘ben hayatta yapmam’ diyorsanız siz gerçekten vicdanlı, düşünceli ve empati yapabilen birisisiniz. Eğer yaparım diyorsanız da vicdanınıza yeniden bir göz atmanızı öneririm. Kendinizle yüzleşmeyi öğrenmelisiniz, bundan kaçarsanız eğer yaptığınız yanlışların doğru olduğunu düşüneceksiniz ve asla mutlak doğruya ulaşamayacaksınız.
Kendinizin ve yaptıklarınızın farkında olun… Bence insan olmanın en önemli şartı budur!