Haber, Mimarlık Forum'a geldiğinde şöyle bi göz ucuyla bakmıştım. Ne kadar kolay ve umursamaz bir farkediş. Fethiye AVM yarışma projeleri ile geriye döndüm. Dereceye giren, birinci olan projeler beni geriye döndürdü. Şöyle bi farkedişin, takılışın olmaması gerektiğini, üzerinde durulması gerektiğini düşündüm. Haberde kapatılan bir AVM’den bahsediliyordu.

AVM'ler; Yapıldığında açılması heyecanla beklenen merkezler. Işıklı vitrinler, dekorlu mağazalar, cıvıl cıvıl insanlar, oraya buraya koşuşan kapışırcasına alışveriş yapanlar, fastfoodlarında yer kavgası masa sandalye kapışması yapanların oturunca ahbap olduğu gençler. 


 

Elden kaçıp da kendi başlarına yürüyen merdivenleri oyuncak yapan çocuklar, kucakda arabada bebeler. Konu komşu, yar ağyar herkes burada. Marka meraklıları, telefonikler, arada küpeştelere yaslanıp soluklanmalar, bir dost görünce gülüşüp bağırışıp etrafı umursamaz tavırlar da konuşmalar.

Haberde ki fotoğraflara bakınca şöyle bi bakıvermek olur mu? Yıkık batık o AVM'ler de, ne aşklar doğdu, nice aşıklar buluştu, ne hatıralar, ne anılar oluştu.

Kuytu sakin köşelerde aşk melodileri dinlediler
Kimbilir kaç defa aynı yere geldiler.
Şimdi batık AVM'de aynı köşede tinerciler
Aşıkların el ele tutuştukları köşede, çöpler
Tinercilerin elden ele dolaştırdığı, şişeler

Şimdi,
Aşk melodileri değil duvarlar da yankılanan,
Boş bira kutularının sesleri, rüzgarla yuvarlanan
Pis bir koku yakınından geçerken etrafa yayılan
Duvarlar da yazılar, ne yazan belli ne yazılan.

AVM'nin dost bildiği yüzlerin hiçbiri yok. Bir başka AVM'den geliyor kahkahalı neşeli sesler şimdi. Başka sevgili bulmuş gibi, her bir dost.

İlk zamanları "Semtimizde AVM açılıyor" diye sevinen, evimizin değeri artacak diyen, konu komşu en yakın dostlar. Şimdi en büyük düşman. Geçen gün aralarında konuşuyorlardı. "İmza toplayalım da belediyeye verelim yıksınlar şu mezbeleliği" diye. Son bir tekme de dost bildiklerinden.

"Gerçek dostlar,karanlık basınca çıkan yıldızlar gibidir."derler, "Heyhat, ne bir dost kaldı ne bir yar, gönlüm dolu ahuzar kaldı dediği gibi şairin.

Bu projeler,yani AVM'ler fantastik projeler, moda yapılar. Mimarlığın işporta projeleri. Tezgahta satılan bir iki kullanımdan sonra atılan ucuz giyecekler gibi. Ekonomimize kambur.
Yaşaması için içlerine bir başka fonksiyon koymak gerek. Biraz daha ömürleri uzayabilir belki. Diyerek yazmışım. 

AZMİ AÇIKDİL
Kayıt Tarihi
03-04-2008



 

AVM’ler bakkal amcalara tersdi. Bakkala adres sorardın, veresiye defteri vardı, güvene dayanan alışveriş yapılırdı, mahallenin çocukları ipin ucunu kaçırdığında babaları uyarılırdı. Bakkal amca derde deva, gripin bile satar hastalara şifaydı. Oysa AVM bulunduğu yerde semtte bunların hiçbirini dert etmez. Marka mağazalar ile kasım kasım kasılırken ister al ister alma havasındadır.


 

Dün yeni bir gelişme farkettim.


 

Bisikletle ara sokaklarda trafiği az yollardan geçerken bir mahallede iki farklı sokakta araçlardan çıkarılmış kargo kutuları yerlerde (hangi kargo söylemeyeyim) adres arıyorlar telefonlarla. Bu firmadan bana kargo getiren çocuk günde en az üçbin parça dağıtıyoruz demişti. 


 

Bu kargo firmaları işleri iyice azıttılar: Saatle yarışıyorlar, ne ararsan satıyorlar, tepeden tırnağa. AVM’lerin yeme içme mekanlarının yerine getir götür ye iç bitir yemek firmaları.  Motorlar ile yemekleri soğutmamak için arı gibi çalışıyor, her delikten geçiyorlar. Bu şekilde, siz oturuyorsunuz AVM ayağınıza geliyor. Hatta evde yoksan sipariş verdiğiniz internet sayfasında ’Komşuya bırak’ butonu dahi var. En güzel buton da bu. AVM’den iki elde 10’nar çanta ile bi baştan bi başa yürür hava atarken, bu kargolu  alışverişin havası atılmıyor demeyin. Bas, komşuya bırak butonuna hava atacağın komşunun ver adresini, bas havanı. 


 

Şimdi bakkal amcaya AVM’den sonra  ikinci rakip kargo firmaları ve taşımacılığı. O kadar çabuk getiriyorlar ki siparişi veriyorsun kapı zili çalıyor. Bunlar AVM’lere de rakip. Bakkalları AVM’ler kapattırırken AVM’leri de kargocular kapattıracak. Üstüne üstlük kargocular adres de biliyor. Dertlere deva vitamin bile satıyor. Hatta bi ara korona patlayıp, aşı bulunup, randevu alınıp aşı kuyruğuna girildiğinde, aşı bile yapacak… Yok artık.