Karar verebilmek… Hayatta iyi ya da kötü karar verebilmek çok önemli. Çünkü kararsızlık, en kötü karardan bile daha kötü oluyor. Ben de hayatıma dönüp baktığımda iyi ya da kötü her kararım, birer yapboz parçası misali birleşerek bana ait olan bir hikâye oluşturmuş. Bu bahsettiğim hikâyeler bazen “keşkelerle” bana bir şey katarken bazen de “iyi kilerle” mutlu anlarıma eşlik etmiş. Aslında verdiğim her karar beni bir yol ayrımına sürükleyerek beni tecrübe sahibi yaptı…
Yaptığımız her seçim, bizlere yön verir. O yüzden biz farkında olmasak da seçimlerimiz sandığımızdan daha önemlidir. Evet, bazı şeyleri biz seçemiyoruz. Örneğin ailemizi, doğum günümüzü, ismimizin ne olacağı gibi şeyleri biz seçemiyoruz. Ama fark ettiyseniz, bu yapamadığımız seçimler bile, başka kişilerin seçimlerinin sonucu… O yüzden istediğiniz bir yaşama sahip olmak için seçimlerini çok dikkatli yapmalısınız. Her zaman doğru adımı atamayabilirsiniz, verdiğiniz karar sizi iyi hissettirmiyor olabilir. Ama önemli olan o kararı verebilmektir.
Aslında her şey bizim elimizde ama genelde o çuvaldızı kendimize batırma konusunda çok da iyi değiliz. İyi bir şey olunca onu anında sahipleniyoruz ama kötü bir şey olduğunda hemen suç ortağı ararız. Ancak hayatımızda nasıl iyi şeyleri göğsümüzü kabartarak sahiplenebiliyorsak kötü sonuçları da kabullenmeliyiz. Çünkü asıl kendimizi geliştireceğimiz yer kötü sonuçlardır. Bu “kötü” sonuçları sahiplenir ve onlardan ders çıkarırsak bir sonraki seçimimizde doğru olana belki bir adım daha yaklaş olacağız.
Herkes mutlu ve başarılı olmak ister. Böyle bir hayatı çoğumuz istiyordur ancak neden çok azımız bu isteğe erişebiliyor? İnsanlar neyi farklı yapıyor ki, gerçekten istedikleri hayatı yaşayabiliyorlar? Cevabı çok basit aslında, yaptıkları seçimlerde varmak istedikleri sonuçları hayal ediyor ve o hayale göre adım atıyorlar.
Yani demem o ki, kolay olan şeyleri seçmek basittir. Geçici mutluluklar yaşarız belki ama başkalarına imrenerek bakmaya devam ederiz. Zor olan, o yukarıda bahsettiğim yol ayrımında zoru seçebilecek kadar cesaretli olabilmektir…
Yani demem o ki kolayı seçmek basittir ama bize bir şey kazandırmaz, mutlu oluruz belki ama her zaman başkalarına imrenmeye devam ederiz. Zor olan, imrenilecek bir hayat yaşamak ve yol ayrımlarında zoru seçebilecek kadar cesur olmaktır.
