Çinli otomobil devi BYD'nin, Manisa Organize Sanayi Bölgesi'nde yapması planlanan 1 milyar dolarlık yatırımı ekonomi çevrelerinde merak uyandırmaya devam ediyor.

Yılın ilk aylarında sahaya çıkan iş araçları, birkaç aylık işlemin ardından çalışmalarını durdurdu. Yaklaşık 3 aydır ise bir arpa boyu yol alınmadı.

Bu durum akıllara, "BYD, Manisa yatırımında kararsız mı?" sorusu getirse de geçtiğimiz ay açıklamalarda bulunan BYD Başkan Yardımcısı Stella Li, en kısa sürede fabrika inşaatına başlanacağını belirterek, Türkiye'deki üretimin 2026'da başlayacağını söylemişti. Fabrikanın 2026 yılı sonunda yıllık 150 bin araç üretim kapasitesiyle faaliyete geçmesi hedefleniyor.

Ancak bunca bilgi ve habere rağmen BYD'nin Manisa yatırımı halen belirsizliğini koruyor. 3 aydır sahada çalışma olmaması bunun en net göstergesi. Bir de ABD'nin Çin'e yaşattığı vergi şokunun, ABD'nin Türkiye ile yaptığı vergi anlaşmalarının Çin tarafında nasıl biz izlenim oluşturacağını kestirmek güç.

Güven Varsa Yatırım Vardır

BYD, Volkswagen gibi dev şirketler, uzun süreli plan ve hedefleri gözleyerek hamle yaparlar. Yatırım kararı öncesi yüzlerce ehilden fikir alırlar. Bu derece büyük şirketlerin yatırım kararında karlılık, pazara yakınlık, düşük maliyet, ucuz işgücü gibi kriterler yer alsa da en belirleyici kriterden birini de hiç şüphesiz "güven" oluşturuyor.

Bilindiği üzere Volkswagen'in Manisa'ya yatırım planları uzun süre ses getirmişti. Lakin şirket, Türkiye’nin Suriye’deki Barış Pınarı Harekatı'nı gerekçe göstererek yatırımdan vazgeçmişti.

Nihayetinde hiç kimse, güven ortamının olmadığı bir yerde parasını riske atmak istemez. İçeride veya dışarıda savaşın hakim olduğu bir ülke izlenimi, yatırımcılarda belirsizlik yaratır.

Bugün ise Türkiye sınır dışı harekatlardan uzak, dışarıda olduğu gibi içerde de silahların susması için rol alan barışçıl bir ülke izlenimi veriyor. Rusya-Ukrayna görüşmelerinde garantör ülke rolü oynayarak, uluslararası barışa açıkça katkı sunuyor. Barışın, silahsız uzlaşının hakim olduğu bir yer yatırımcıyı her zaman cezbeder.

BYD Sonrası Manisa

BYD yatırımının sürekli ülke ekonomisine getirisinden bahsediliyor fakat bunun Manisalıya yansıması nasıl olur, bu pek dile getirilmiyor.

Yaklaşık 10 bin yeni çalışanın Manisa’ya gelmesi, sosyoekonomik sorunları gündeme getirecek. Sürekli göç alan şehirde konuk krizi yaşanması muhtemel. Yeni konut projeleri şart.

Araç sayının neredeyse kent nüfusuyla yarıştığı şehirde bizi bir de her geçen gün depreşen otopark sorunu bekliyor.

Kira artışları hiç konuşulmuyor. Belki de en cebe dokunur yanı da bu. Manisa’da önlenemeyen kira artışları aldı başını gidiyor. Ev sahiperi ne sözleşmedeki artış miktarını ne de TÜFE oranlarını ciddiye alıyor. Kira bugün 20 bin TL ise yarın 35 bin TL. Belki de BYD sonrası 50 bin! Bardağın boş tarafından da bakmak gerekiyor...

İşin çevresel sorunları da var. Tarım arazilerinin sanayi alanına dönüştürülmesi ciddi risk.

Hava kalitesi açısından da Manisa ülkemizde havası en kirli ilk 5 şehir arasında. Hava kirliliğine bağlı ölümlerde ise 6'ncı şehir konumunda! Bu riskleri de göz önüne alınması gerekiyor.

"Para gelsin de nasıl gelirse gelsin" diye bakmak bugün için kazanç sağlasa da ileride daha ciddi riskler doğurabilir.