Geçtiğimiz pazartesi günü Cumhurbaşkanlığı Kabinesi toplanarak açık cezaevlerindeki hükümlülerin Covid-19 izinlerini, 31 Temmuz 2023 tarihine kadar uzattı.

Kabine toplantısı sonrası açıklama yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kabine toplantımızda açık cezaevlerindeki hükümlüler için belli şartlarda uygulanan ve 31 Mayıs'ta süresi sona eren Covid-19 izinleriyle ilgili de yeni bir değerlendirme yaptık. Buna göre, açık cezaevlerindeki hükümlülerin Covid-19 izinlerini 31 Temmuz 2023'e kadar uzatıyoruz. Meclisimizin bu hususta gereken yasal düzenlemeyi en kısa sürede hayata geçireceğine inanıyorum.” dedi.

Açık cezaevine sevk edilecekler ile açık cezaevlerinde bulunanlar için uygulanan Covid-19 izninin uzatılması bana kalırsa hükümetin son dönemlerde aldığı en akılcı kararlardan biri oldu.

80 bin hükümlü, aileleri, dostları, sevenleri büyük bir sevinç yaşadı.

Şu anda koronavirüs nedeniyle cezaevinden izinli çıkarak ev kuran, iş kuran, çoluk çocuğa karışan o kadar çok insan var ki...

Elbette bazen haberler duyuyoruz, ‘Cezaevinden izinli çıktı, bir kişiyi yaraladı’ gibi...

Ancak bu mülteci problemi gibi toptan ele alıp çözümlendirebileceğimiz, yoktan var olan bir sorun değil.

Buradan hareketle zaten çok hassas olan toplumun dinamiklerini mülteciler meşgul ederken birkaç çürük yumurta için kendisini ıslah etme beceresi geliştirmiş, elindekilerin değerini daha iyi anlamış, tabiri caizse uslanmış insanların kenara itilmesini görmek istemezdik.

Aslında bu konularda direkt harekete geçilmesi, katı olunması taraftarıydım.

Bana göre ortada bir suç varsa hızlı aksiyon alınmalı, iltimas gösterilmemeli, ‘gerekenden’ taviz verilmemeliydi.

Ancak geçtiğimiz günlerde Ferhan Şensoy ve Rasim Öztekin’in yer aldığı Pardon filmine tekrar denk geldim.

Belki tesadüf ama aklıma 80 bin hükümlünün akıbeti geldi.

Şu anda izne hak kazanan hükümlülerin tekrar suça karışmaması dileğiyle...