Ülkenin bölünmez bütünlüğü, sınırlarımızın güvenliği için sayısız şehit verdi bu topraklar tarihten bu yana…

Anadolu denen nazlı gelinin öyle bir cazibesi var ki, herkesin gözü onun üstünde. Bu durum dünya var olduğundan bu yana böyle gerçi…

Bakın dünyadaki savaşların geçmişine, çoğu bu topraklara sahip olmak için… Cazibe dedik… Nasıl bir cazibe hem de… 4 tarafından 3’ü denizlerle çevrilmiş, dünyada aklınıza gelebilecek bütün tarım ürünlerinin yetiştiği -benim bildiğim bir tek yetişmeyen kahve var- bazı tarım ürünlerinin büyük bölümünün bizde yetiştiği, kuzeyinde kış yaşanırken güneyinde denize girildiği bir coğrafya.

Üstü böyle de altı boş mu? Tabi ki hayır. Yine dünya üzerindeki birçok maden ülkemiz sınırları içerisinde çıkarılabiliyor. Hatta bazıları sadece bizim ülkemizde çıkarılıyor.

E böyle olunca da düşman bitmiyor tabi.

Her neyse konu dağılmasın. Perşembeyi cumaya bağlayan gece yarısı acı bir haber aldık. Öncesinde 6 şehidimizle yüreklerimiz yanmıştı, ancak son haber Manisa’dan olunca daha bir yaktı.

20 gün önce yaralanan, Saruhanlılı kardeşimiz Ege Süleyman Görece’nin şehadet haberi bizi yaktı. Bizi yaktı da, bir gerçek var ateş düştüğü yeri -daha çok- yakar.

Daha 25 yaşında, hayatının baharında. Sınırlarımızdaki güvenliği sağlamak için Pençe-Kilit Harekat bölgesindeydi. Ne var ki yaralandı bölgede ve Ankara’ya getirildi. Ailesi GATA’dan bir an olsun ayrılmadı, sevenleri dua istedi, tüm Türkiye dua etti, Süleyman’ımız kurtulsun diye.

Olmadı… Allah ona şehitlik nasip etmiş… Kabul olsun, kutlu olsun.

Allah ailesine sabırlar versin inşallah. Çok zor bir durum onlar için. Rabbim bu acıların tekrarını yaşatmasın diyoruz ama maalesef bu coğrafyada bu temenni çok gerçekçi değil. Yine de biz duamızı edelim, sahibine iletelim… Allah bu milleti, bu milletin evlatlarını korusun. Düşmana, haine, bölücüye fırsat vermesin inşallah…

İYİ Kİ VARSIN EREN… İYİ Kİ VARSIN FERHAT

Konu şehitlerimiz olunca, bir dün şehadet yıldönümleri olunca bir iki kelam da Eren Bülbül ve Ferhat Gedik için etmek gerekir diye düşündüm.

Hain PKK, Karadeniz’e kadar girmeye cesaret göstermiş göstermesine de orası öyle ‘Bana dokunmayan yılan bin yaşasın’ kafasında değil. Domuz avına çıkar gibi iz sürer yaşlısından gencine.

Ki Eren Bülbül de o kandan biriydi hiç şüphesiz. Hainlerin saklandığı yeri, jandarmadaki abilerine gösterdi. Gösterdi ki, çakallar Karadeniz’de de yuvalanmasın, yılanın başı küçükken ezilsin.

Maçka kırsalındaki evlerinin bulunduğu alanda, 11 Ağustos 2017'de bölücü terör örgütü mensuplarıyla sıcak temas sırasında ağır yaralanan Eren Bülbül, kaldırıldığı Karadeniz Teknik Üniversitesi Farabi Hastanesi'nde şehadete erdi. 15 yaşındaydı Eren… 15… Yaşına bakınca, bir Çanakkale canlanıyor değil mi insanın gözünde?

Çatışma sırasında, Eren Bülbül'ün üzerine kapanarak kendini siper eden 41 yaşındaki Kıdemli Başçavuş Ferhat Gedik de şehadete ulaştı. Evli ve iki çocuk babası Gedik, doğum günü olan 12 Ağustos'ta memleketi Hatay'ın İskenderun ilçesinde son yolculuğuna uğurlandı.

Rivayet odur ki rahmetli Şehit Astsubay Ferhat Gedik’in vücuduna tam 41 kurşun isabet etti. 41 yaşında, 41 kurşunla şehit oldu Ferhat Astsubay.

Bütün şehitlerimize rahmet olsun. Allah geride kalanlarına sabır versin. Rabbim bu acıları bize hiç yaşatmasın inşallah…