Geçtiğimiz yıl birçok ilimizde patlak veren orman yangınlarıyla zorlu bir mücadeleye girmiştik. Orman yangınları genelde doğal sebeplerden ötürü çıkıyor olsa da insan faktörünün gözardı edilmesi pek mümkün değil.

Manisa’da da son bir haftada 1912 dönümlük ekili alan harap oldu. 900 ton buğday ve 1400 tondan fazla saman köle döndü. Manisa İtfaiyesi tarafından yapılan açıklamada yangınlarda doğada bulunan hayvanların da zarar gördüğünün unutulmaması gerektiğini belirtirken, İtfaiye Daire Başkanlığı olarak 7/24 görevlerinin başında oldukları belirtildi.

Yine geçtiğimiz yıl kendilerini ‘Bilmem kimin çocukları’ olarak tanımlayan terör örgütü sempatizanlarının yaptıkları paylaşımları görmüş ve kanımız donmuştu. Tamamen kuru otlardan oluşan bir bölgeye sigara izmaritinin bile atılması büyük bir yangını tetikleyebilecek bir etkileye sahip...

Bir de galon galon benzin ile ateşe verildiğini hayal edin.

Buna karşı hükümetin pozisyon alması, denetim yapması ve ormanlık alanlara girişleri sadece yazılı karar ile değil sık devriyeler ile denetlemesi gerekiyor.

Özellikle bu aylarda dikkatli olmak bizim elimizde. Taraf olmaya, uçak kavgası yapmaya, yangınlardan haklı olarak kendisini rahatsız eden bir komedyenimize saldırmaya gerek yok.

Sorunun çözümünü hep farklı bir yerde arıyoruz.

Yangın çıkmadan nasıl önlem alırız? Orman yangınını nasıl tespit ederiz? İlk müdahaleyi nasıl yaparız? Büyümeyi nasıl engeller, yangına nasıl yön veririz? Can güvenliğini nasıl sağlarız? Büyük çaplı bir yangını nasıl söndürürüz? Bölgeyi nasıl soğutur, artçı yangınları engelleriz?

Bu ve bu gibi soruların cevaplarını sadece orman görevlilerine, itfaiye ekiplerine değil vatandaşlara da öğretmeniz gerekiyor artık.

Altın örtülü devasa yemek masalarında, Arapça şarkılarda, kral konuklarda değil kağıt parçalarında aranması gerekiyor çözümün...