Avrupa Kupaları'nda geç açılan Galatasaray ve Fenerbahçe'nin oynadığı maçları keyifle izledim. Beşiktaş daha iyi bir görüntü sunuyor. Yarın Fenerbahçe-Galatasaray derbisi var, Kadıköy'de. Her iki takım da derbi öncesi Avrupa maçlarında sınav verdi. Galatasaray Benfica'yı devirdi, Fenerbahçe de Ajax'ı son dakika golü ile yenerek üzerindeki kara bulutları kaldırdı. Hem Galatasaray'ın hem de Fenerbahçe'nin galibiyetleri kolay olmadı. Ancak başarmasını bildiler.
HAMZAOĞLU KENDİNİ GÖSTERDİ
Sezon başında Galatasaray kötü olduğunda Teknik Direktör Hamza Hamzaoğlu yerden yere vuruluyor, yapılan tenkitlerin de ayarı kaçırılacak noktalara getirilerek ‘Teknik direktörlükten nasibini almamış' olarak yorumlanmasını ve ‘Derhal görevinden istifa etmesi' yolunda yazılan ve çizilenleri üzüntüyle izliyordum. Aynı şey Fenerbahçe Teknik Direktörü Vitor Pereira için de yapılıyordu. Gazetem Olay'da Hamza Hamzaoğlu için, "Medyada yazılan çizilenlere aldırma, bildiğin yolda git, Galatasaray'ı bitirmek için bunları yapıyorlar" diye yazmıştım. Hamza Hamzaoğlu ile Akhisar Teknik Direktörü olduğu yıllarda sık sık beraberliğimiz olmuştu, oğlum Gökhan ile birlikte. Akhisar'daki başarısı ortada, geçen yıl Galatasaray'ı üç şampiyonlukla buluşturan Hamza Hamzaoğlu'nu İstanbul medyası kabullenemiyordu. Hamzaoğlu, kendi bilgi ve tecrübesi ile takımının malzemesini iyi bildiği için kulaklarını tıkadı, ligde Galatasaray'ı toparladı, zirveye taşıdı, Avrupa'da da yoluna devam etmek için Benfica'yı yenerek Galatasaray'ın ve Hamza Hamzaoğlu'nun ne olduğunu İstanbul medyasının önüne koydu. Hala bu başarılar ortadayken kem-küm eden anlı şanlı köşe yazarları gerçeği kabullenemiyor.
BİLDİĞİ GİBİ YAPMALI
"Sevgili hocam, sen bildiğin doğrularla yoluna devam et. Fenerbahçe karşısına Galatasaray'ı Kadıköy'e öyle çıkar. Çok biliyorlarsa köşe yazarlığını bıraksınlar, kendileri bir takımın Teknik Direktörü olsunlar, onları da görelim" diyorum. Hariçten gazel okumak kolay. Ne oluyormuş görsünler. Bir defa imkanları dahilinde Galatasaray iyi yolda. Fener derbisinde ne yapar? Bilemem. Kadıköy atmosferi başka. Sarı-Kırmızılı formayı giyen Aslanlar futbolunu sahaya yayma başarısı gösterirse, Fenerbahçe karşısında da bana göre başarılı olursunuz.
FENERBAHÇE'Yİ KUTLUYORUM
Fenerbahçe öyle veya böyle Ajax'ı Fernandao'nun kafası ile dize getirdi. Kadıköy'de taraftarına mutluluk yaşattı. Fenerbahçe Teknik Direktörü yazılan çizilenlerin etkisinde kalmasa, Gökhan ve Caner'in sağlı sollu ataklarında Robin van Persie‘nin yerinde golü atan Fernandao olsaydı, Fenerbahçe galibiyeti son dakikalarda değil daha önce yakalardı görüşündeyim. Bizim ülkemizde herkes kendi işinden çok başka işlerin uzmanlığına soyunuyor. Bu yüzden de her dalda bocaladığımız ortada. Fenerbahçe'nin galibiyetini kutluyorum.
BEŞİKTAŞ'TA GÜNEŞ AÇIYOR
Beşiktaş Moskova'da eksi beş derecede berabere kaldı. "Galip de gelebilirdi" deniyor. Maçı ben de izledim, ama Moskova takımının gücünü bir kenara koyacak olursak, Beşiktaş'tan bu hava şartlarında galip gelmesini beklemek çok da doğru değil. "Beşiktaş yenmeli" diyenlere sesleniyorum, eksi beş derecede sahaya çıkıp kendileri oynasın. Kolay mı? Beşiktaş da güneş açmaya devam ediyor. Her üç Teknik Adama da haddim olmayarak bildiğiniz yoldan yolunuza devam edin tavsiyesinde bulunuyorum.
Pazar günü Türkiye Fenerbahçe-Galatasaray derbisine kilitlenecek, İnşallah her iki takım da bize güzel futbol izlettirir.