14 Mayıs’ın kısa özeti şu vatandaş boş lafa değil icraata oy verdi. Üstat Yavuz Donat “Batının medyacısı, siyasetçisi Erdoğan karşısında birleşirlerse FETÖ’sü PKK’sı el ele verirse… kamu vicdanı kanar yerli ve milli ruh ayağa kalkar” dedi. Dostum Yavuz Donat benim meslekte gençlik yıllarımdaki 1977 seçimlerine değinerek “Dağlara taşlara Karaoğlan yazılırken 5 Haziran 1977 seçimleri CHP’nin oyu %42 ile tavan yaparken Bülent Ecevit’in yanında deve dişi gibi isimlerden oluşan bir kadro vardı. Turan Güneş’ten Deniz Baykal’a Besim Üstünel’den Haluk Ulman’a Süleyman Genç’ten Kemal Anadol’a kadar hani ne demişler arkadaşını söyle sana kim olduğunu söyleyeyim”

MANİSA’DA

Ali Uçak, Hasan Eryılmaz ve Semih Balaban seçim sürecinde partilerinde en çok çalışanlardı. Onlar çalıştı başkaları milletvekili olarak parlamentoya girdi. CHP’nin beşinci sıra adayı Semih Balaban seçimi kaybettikten sonra “Partimiz yıllar sonra 4 milletvekili çıkardı ama ben milletvekili seçilemedim. Yolumuza bir parti neferi olarak çalışmaya devam edeceğim” derken İYİ Parti ikinci sıra milletvekili adayı Hasan Eryılmaz seçimi kaybettikten sonra “Bu şehir bizim ve biz bu şehre hizmet etmek istiyoruz. Canla başla çalışmaya devam” dedi. Semih Balaban ve Hasan Eryılmaz partilerinde il başkanlığı görevlerini başarı ile yapmış iki isim. Hele hele Semih Balaban CHP’nin Manisa’da oy patlamasını sağlayanların arasında birinci sırada yer aldığını söyleyebilirim. Hasan Eryılmaz da partisi için her şeyini ortaya koyup çalışan bir siyasetçiydi. Ben diyorum ki her ikisinin alınlarına da milletvekili olma yazılmamış. Nefer olarak çalışma yazılmış. Balaban da Eryılmaz da bundan sonra partilerinde birer nefer olarak çalışacaklarını beyan ediyorlar. Hayırlı olsun.

SEÇİMİN EN BÜYÜK KAZANANI ERDOĞAN

Ahmet Hakan Hürriyet gazetesinin Genel Yayın Yönetmeni aynı zamanda televizyon yorumcusu 14 Mayıs seçimlerinin analizini şöyle yazmış “Ekonomimizin durumu biliniyor. Deprem felaketi yaşanmış pandeminin olumsuzlukları hala sürüyor. Rusya Ukrayna savaşının etkisi altındayız. 21 yılın getirdiği yorgunluk var. Bir değişim beklentisi oluşturulmuş. Batı tüm hatları ile muhalefete destek olmuş. Sosyal medya Erdoğan nefreti yaymış. Altı parti bir araya gelmiş. Yetmemiş HDP’nin desteği alınmış. Ve bütün bunlara rağmen zaferi minnacık bir farkla kaybetmiş. İlk turda kazanacağı söylenen Kemal Kılıçdaroğlu ise Recep Tayyip Erdoğan’ın epey gerisinde kalmış. Bu şartlar altında RECEP TAYYİP ERDOĞAN bu seçimin en büyük kazananıdır” diyor.

İKİNCİ TURDA NE OLUR’a da şöyle yazıyor, “Muhalefet seçmeni büyük bir karamsarlık içinde. Destekledikleri partilerin kifayetsizliği ile hesaplaşmak yerine bu milletten bir şey olmaz havasına girmiş durumdalar. Kılıçdaroğlu’na oy vermiş bir çok arkadaşım keşke birinci turda Erdoğan’a kazansaydı da Erdoğan’a farklı bir galibiyet şansı verilmeseydi diyor. Manzara buyken sizce ikinci turda ne olur acaba? Halka güvenmeyen partileri ile uğraşmak yerine halka uğraşıyorlar. Halkı ikna edemeyen partilerinin eksikliklerine işaret etme yerine eksiği halkta görüyorlar. Halkın tutumunu anlamaya çalışmak yerine kibirli kibirli söyleniyorlar. Yani 21 yıldır neden kaybettilerse aynen devam.” Tespite katılıyorum. Bendeniz Manisa’da 55 yıllık meslek hayatımda Kemal Kılıçdaroğlu ile bu seçim kazanılamaz Erdoğan kazanır diye dostlarıma anlattım ve okuyucularıma yazmaya çalışınca ben AK Parti militanı gözü ile bakmaya çalıştılar. Buyurun sonuç. İlk tur ortada.