Geçen hafta Perşembe günü telefonum çaldı. Arayan Ahmet Çiftçi; ‘Ertuğrul abi nasılsın, Fenerbahçe’nin Avrupa maçını izleyelim müsaitsen’ dedi. Akşam Ahmet Çiftçi’nin işlettiği Dergah restoranda gittim. Tabi Fenerbahçe maçı geç olduğu için Başakşehir maçını izleyip eve dönmeyi düşündüm. Ahmet Çiftçi ile siyaset konuşurken; ‘Oğlan nasıl?’ dedim. Ahmet Çiftçi de ‘Kitap Fuarı’nda kendisi şimdi gelir’ dedi. Meğer Ahmet’in oğlu Hasan Hüseyin Çiftçi yazarmış. İkinci kitabı Homunkulus’un imza günü için Kitap fuarına gitmiş. Hasan Hüseyin Çiftçi Erciyes üniversitesi turist rehberliği bölümü mevzunu. Kendi mesleğimi yaptıktan sonra aile işletmesine dönüp memleketi Manisa’da yaşamaya başladı. İlk kitabı “Asa” 2020 yılında Kitap Yurdu Doğrudan Yayıncılık tarafından basılmış. 19. Yüzyılda geçen kitabımda bir kukla sanatçısının psikolojik çöküşünü anlattığı kitap çevresi tarafından beğenilince ikinci kitabı yazmaya karar vermiş.  İkinci kitabı ‘Homunkulus’ bu yıl Kanguru Yayınları tarafından basılmış. ‘Homunkulus; günümüzden bin yıl sonrasında yeryüzünde kalan son toprak parçasında zalim bir kralı devirmek için yola çıkan isyancıların mücadelesini konu alıyor. Tahmin edildiğinin tam tersine insanoğlu teknolojik açıdan daha da geriye gitmiştir. Barbar yöneticiler, medeniyetten uzak halklar. Tüm bunların yanında yeryüzündeki son insan soyunun daha önceden çizilmiş kaderi. Kitabın sayfalarını çevirdikçe sonunu tahmin etmekte ne kadar zorlandığınızı göreceksiniz’ Hasan Hüseyin Çiftçi kitabını böyle anlattıktan sonra imzalayıp bana verdi.

Kitap yazmak güzel şey. Benim de aklımdan geçmiyor değil. Üstad Yavuz Donat’ı görünce bende anılarımı yazayım diyorum. Ama bunun için yoğun bir çalışma lazım, ekip lazım… Sonra bu kararımdan vazgeçiyorum. Ama meslek hayatım boyunca haber peşinde koşarken çekildiğim fotoğraflardan bir sergi yapma fikrini söyledi bir dostum. Bunun üzerinde çalışmalar yapabilirim. Velhasıl kitap yazmak, kurgulamak kolay iş değil. Hasan Hüseyin Çiftçi daha yolun başında. İnşallah bu yazdığı kitapların yenisi gelecektir. Kendisini tebrik ediyorum.

SİYASETTE TUTARLI OLMAK LAZIM

Geçtiğimiz hafta Mustafa Sarıgül Manisa’daydı. Özellikle sosyal medyada çektiği videolar ilgi çekiyormuş. Benim bu taraklarda bezim yok. Hala tuşlu telefon ile maçı idare etmeye çalışıyorum. Bu konuda geri kaldığım aşikar. Geçen dostlarla otururken Manisa’daki bir videosunu izledim. Bizim çorbacı İlkay’a gidip tencereler boş diyor. Etrafındakilerde destekliyor. Daha sonra tarım fuarında çiftçi traktöre karşıdan bakıyor diyor. Sarıgül konuşurken "Çiftçi traktör alamıyor" diyerek pahalı olduğunu söyledi. O sırada Sarıgül'ün yanına gelen bir firma yetkilisi ise traktör satmaya yetişemediklerini belirterek çok talep olduğunu ifade etti. Siyasette sahada olmak önemli ama tutarlı olmak aha önemli. Ülkede ve ekonomide sorunlar olduğu kesin. Ama bol kesen atmaya kalktığın zaman böyle durumlara düşersin. Genel resme bakınca Mustafa Sarıgül öyle ya da böyle kendinden bahsettirmeye beceriyor. Bunları ben bilerek yaptığını düşünüyorum. Nasıl olsa reklamın iyisi kötüsü olmaz.