Kulüp Başkanı Ali Koç son iki sezon istediği başarıyı yakalayamayan Fenerbahçe’deki kötü izleri silmek için Emre Belözoğlu’nu yanına alarak transferde 18 yeni futbolcuyu sarı lacivertli renklere bağladı. Fransız sportif direktör Comolli’nin 2018 Haziran ve Ocak aylarında aldığı 30 futbolcunun 22’sini kulüpten gönderdi. Fenerbahçe Kulübünün Başkanı Ali Koç’un gözdesi formasını çıkarıp takım elbise giyen resmi açıklaması yapılmayan sportif direktör Emre Belözoğlu “Alo ben Emre abin” diyerek Fenerbahçe’nin bu yılki transferlerini gerçekleştirmesinde payının büyük olduğu spor dünyasında konuşuluyor.

“Ali Koç Başkan Fenerbahçe şampiyon” sloganları ile Aziz Yıldırım’ı açık ara farkla koltuğundan eden başarılı iş adamı Ali Koç, Süper Lig’de iki yıldır taraftarına verdiği şampiyonluk sözünü yerine getirememesinin sıkıntısını ortadan kaldırmak için başkanlığının üçüncü yılında iddialı bir kadro oluşturdu. Fenerbahçe Kulübünde Kaleci Altay haricindeki tüm mevkilere yeni oyuncu transferi gerçekleştirdi. Savunmaya altı orta saha bölgesine 3 takviye. Hücum alanına ise 7 takviye yaptı. Fenerbahçe’nin en pahalı transferi Almanya’nın Wolfsburg’da forma giyen Kongolu stoperi Tisserand’a 4 milyon lira ödedi. Koç ailesinin iş dünyasındaki başarısını Fenerbahçe Kulübü başkanlığında elde etmek isteyen Ali Koç bu yıl Fenerbahçe’yi şampiyon yapmak için transfer ayında elinden geleni yaptı. Transfer şampiyonu Fenerbahçe’yi; Galatasaray’ı da Beşiktaş’ı da Trabzon’u da gıpta ile seyretti. Transferin hızlı takımı Fenerbahçe’nin KAP’a bildirim bilançosu şöyle: 18 yeni oyuncunun takıma katıldığı, 10 kiralık olmak üzere 21’inin ayrıldığı belirtildi. Yeni yapılanma sürecinde 23,1 milyon euro bonservis elde edildiği, 14,6 milyon euro ise transfer harcaması yapıldığını, 8,5 milyon euro transfer karı olduğu KAP bildirisinde yer aldı.

Fenerbahçe Kulübüne ve taraftarına transfer şampiyonu Fenerbahçe hayırlı uğurlu olsun. Süper Lig’de şampiyon olmak bu sezon da kolay olmayacaktır. Fatih Terim’in yanlışlarına rağmen Galatasaray’ın şampiyonluk yarışının en güçlü adayı olduğunu belirteyim. Sergen Yalçın da Milli Maç arasında eldeki imkanlarla kurulan Beşiktaş’ın bu sezonki kadrosu ile Trabzon ile birlikte zirve mücadelesi yapacağı görüşündeyim. Başakşehir sonradan yarışa dahil olur mu bilmiyorum. Çünkü Abdullah Avcı ve Okan Buruk’un Başakşehir’e oynattığı oyun stilinin şifrelerini Süper Lig’de oynayan takımlar çözdü. Okan Buruk yeni bir oyun düzenine geçmesi gerekiyor. Alanyaspor’u unutmayalım. Seyircisiz ligin, havası kaçmış gazoza benzediği bir gerçek. TFF yönetimi kulüplerin talebi üzerine locaların açılması ve yüzde 10 taraftarın maçlara alınmasına karar kıldığı haberlerini aldım. Konunun Sağlık Bakanlığı ile görüşülerek hayata geçirilmesini bekliyorum. O zaman biraz olsun Süper Lig maçlarına heyecan gelir. Bu sezon şampiyonluğu yakalama hırsı ve heyecanını transfer şampiyonu Fenerbahçe Kulübünde görüyorum. Ali Koç ve Emre Belözoğlu ikilisi bu yıl şampiyonluk kupasını Fenerbahçe Kulübünün müzesine koyabilir. Cengiz Ergün başkan bundan emin olabilir.

İBRAHİM ONAYLI’NIN KEBABI

Aslında bugünkü yazımı yazmadan önce Kuyumcular Çarşısına doğru bir yürüyüş yaptım. Gören dostlarımın bir kısmı bana Fenerbahçe’yi gözümde çok büyüttüğümü söylerken Fenerbahçe’ye gönül verenlerde memnuniyetlerini ifade ederken Galatasaray’ın iyi olduğunu bana söylüyorlardı. Çoktandır İbrahim Onaylı’yı görmemiştim. Federasyon temsilcisi olarak maçlara gidip gitmediğini öğrenmek için İbrahim Onaylı’ya selam verdim. İbrahim Onaylı’nın Manisa Kebap salonunun üzerinde rahmetli babası Ali Onaylı’nın ismi yazıyordu. Federasyon temsilcisi İbrahim Onaylı “Gel ellerimle sana bir kebap yapayım, hem de konuşuruz” dedi. Kendisine “Maçlara gidiyor musun?” diye sorunca “Bu hafta İnegöl’e gittim. Bodrum’a maçım çıkarsa beraber gideceğiz” dedi. Bu arada Manisa Kebabını da pişirmiş getirdi. Afiyetle yedim. İbrahim Onaylı İl Genel Meclisi üyesi iken Başkan Hayrullah Solmaz’ın yönetiminde bir İtalya gezimiz olmuştu. Bir hafta boyunca İtalya’yı baştanbaşa dolaştık. İbrahim Onaylı oda arkadaşımdı. Güzel bir gezi olmuştu. Hediye alırken İbrahim’e “Bu çantayı hanımına al. Beğenmezse bana verirsin” dedim. Türkiye’ye döndüğümüzde İbrahim Onaylı’nın hayır ve duasını aldık. “Başkan benim hanım çantayı çok beğendi” demişti. İbrahim Onaylı’ya sohbet sırasında hatırlatınca “Tekrar Allah razı olsun başkan” diyordu. İbrahim Onaylı’ya Bodrum’da maç çıkarsa beraber gideceğiz.