Galatasaray’ın geçen hafta beni şoka sokan yenilgisinden kurtulmak için soluğu Kıbrıs’ta aldım. Hafta sonu döndüm. Programa baktım. Cumartesi Göztepe-Akhisar, Malatya-Beşiktaş ve Galatasaray-Alanya maçlarının aynı günde ayrı ayrı saatlerde oynanacağını görünce evden çıkmamaya karar verdim. Göztepe-Akhisar maçını oğlum Gökhan ve torun Ertuğrul’la seyrettim. Beşiktaş’ın ve Galatasaray’ın maçlarını tek başına Galatasaray maçı öncesi her zaman olduğu gibi iki Galatasaraylı olarak Sümer Oral’la fikir alışverişinde bulunduk. Göztepe Akhisar’ı yendi. Beşiktaş berabere kaldı. Galatasaray maçının başlamasına kısa süre kala Sümer abi ile tekrar görüştüm. Sümer abi “Şok yazını okudum, ben de aynı görüşteyim” deyince “Sevgili Sümer abim, bugün Alanya’nın attığı 25 golden 19’unu atan iki futbolcu yok. Bu Alanya karşısında da bocalarsak bu Galatasaray’dan bir şey olmaz. Hiç umutlanmayalım” dedim. Siyasette devlet yönetimindeki tecrübesini yine konuşturdu. Galatasaraylı kongre üyesi Sümer Oral bana dedi ki “yönetimde olan arkadaşlarımdan birkaç kişi ile konuştum. Tudor’a gereken dersi vermişler. Sezon başındaki kadrodan fazla değişiklik yapmamasını istemişler. Bugünkü kadroya bakarsan görürsün” dedi. ‘İnsan ürkmesi hayvan ürkmesine benzemez’ derler. Galatasaray’ın Başakşehir mağlubiyetinin travmasını Kıbrıs’ta bile atamadım. Neyse maç başladı. İlk yarıyı seyrettim. Alanya 9 kişilik defans oyuncusu ile haklı olarak oynuyor. Gol adamları yok. Galatasaray kanattan ataklar yapıyor. 13 maç sonra sahalara dönen Yasin’in golü le devreyi önde bitiriyor. Ben memnun değilim. Erman Toroğlu ilk yarıyı beğenmiş. Bu sırada Sümer Oral aradı “Ertuğrul ben başka maç mı seyrettim? Erman Galatasaray’ı beğeniyor” dedi. Ben de “Sümer abi ben de Erman Toroğlu’nu seyrediyorum. Yorumuna şaşırdım. Sümer abi, Alanya’nın iki golcüsü olsaydı halimiz haraptı” edim. Sümer abim “Haklısın, şu maçı kazanalım” dedi. İkinci yarıyı seyretmeye başladım. Alanya bu eksik haliyle üç kez Galatasaray kalesine geldi. Gol atacak diye yüreğim ağzımda. Bu sırada Aslan biraz kükrer gibi oldu. Dört beş net gol pozisyonuna girdi. Alanya kalecisi Haydar inanılmaz kurtarışlar yaptı. Takımını ayakta tutmak için. Maçı milli takım teknik direktörü de seyrediyordu. İnşallah milli takımımıza Haydar’ı çağırır. Haydar son dakikalarda Gomis’in bir vuruşunu kurtardı ki ‘pes’ dedim. Galatasaray, Alanya’yı geçti, yorumcuları dinledim. Sümer abimin dediği gibi Galatasaray yönetimi Tudor’u dut ağacını silkeler gibi silkelediğini öğrendim. Doğru yapmışlar. Tudor şımarmıştı. Haddini bildirmişler. Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün’ün kulaklarını çınlattım. Bir haftadır ayrı kaldık. Bir kulübün başkanı takımın her şeyidir. Tribün sloganı ile giren de çıkan da ondan sorulur. Gerisi hikaye. Onun için Manisaspor başkanlığı döneminde kampa girecek ve sahaya çıkacak 11’i görmeden hiçbir hoca benim bir zamanımda kulübe futbolcu listesini asamazdı. Hocalar ile anlaşırken ballım güllümsün, 3-4 maç kazanıldığında teknik direktörü tanıyamazsın. Dünyayı kendisi yaratmış gibi görür kendisini. Ben bu durumu iyi bildiğim için kendi stilimle Manisaspor’u ligde tuttum. Onun için Galatasaray yönetimi Tudor’a zamanında ayar verdi. Ancak ben bu hafta derbi maçında Beşiktaş karşısında Galatasaray’dan çok şey beklemiyorum. Tudor’un ne yapacağı belli olmaz. 
BU GALİBİYET UNUTULMAZ 
Büyükşehir Belediyespor dün tarihinde unutamayacağı bir galibiyete imza attı. Hem de son saniyelerde. Liderin rakibi 12 Bingölspor’du. Ligde orta sıralarda mücadele eden bir takım. Son dört maçını da kazanamamış. Formda Büyükşehir Belediyespor’un normalde kendi sahasında bu maçı kolay kazanacağı sanılıyordu. Futbol öyle birşey ki evdeki hesap çarşıya uymaz. Dünkü maç da öyle oldu. Büyükşehir Belediyespor ilk yarıda Bingölspor’a Erhan’la ilk golünü attı. Ama Bingöl çetin çıktı. Hemen gole karşılık verdi. İlk yarı böyle bitti. 
İkinci yarıda heyecan doruktaydı. Liderin kendi sahasında puan kaybetmemesi gerekiyordu. Belediyespor’un gol atması beklenirken, gol Bingöl’den geldi. Şok bir durum. Bereket İsmail Köse kısa sürede durumu 2-2’ye getirdi ve bundan sonraki mücadeleyi seyretmeye kalp dayanamazdı. 97.dakikada Mehmet Yılmaz öyle bir gol attı ki Büyükşehir Belediyespor’a hayat öpücüğü gibiydi. Sonrası saha karıştı, rakip takımın başkanı takımı sahadan çekmeye uğraştı. Tümüyle yanlış. Hakemin son düdüğüne kadar maçın sonucu kesin değildir. Bingölspor da böyle son saniyede yiyeceği gollere bundan sonra hazırlıklı olması gerekir. 
Gelelim Mehmet Yılmaz’ın galibiyet sonrasındaki şeref tribününde olan tabloya. Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün, Kulüp Başkanı Mevlüt Aktan’ın sevinci görülmeye değerdi. Nasıl sevinmesinler? Son saniyede giden iki puan geri gelmişti. Bu da futbolun cilvesi. Büyükşehir’in şansı.