Yılın son uzun tatili de tamamlandı. Artık darısı 2018 yılına. Bir bayramı daha geride bıraktık diyeceğim ama artık bayramların adı tatil oldu. Nerde o eski bayramlar demenin alemi yok. Teknoloji ilerledi. Bir mesaj ile bayramlaşma sorunu çözülüyor. Biraz daha emek harcamak isteyen telefonun tuşlarına sarılıp yakınlarının bayramını kutluyor. Şartlar bizleri bayramlarda bu hale getirdi. O yüzden nerde o eski bayramlar deyip ahkam kesmeye gerek yok.
Bu yazın büyük bir bölümünü Çeşme’de geçirdim. Ara sıra Manisa’ya geldim. Yazılarımı toparladım, sonra yine Günkentte bulunan yazlığımda soluğu aldım. Kısacası yaz sezonunda Çeşme’nin rüzgarıyla serinledim. Kadim dostum Levent Gönül’ün oğlu Mert’in işlettiği Rooms Otel olmasa belki de bu kadar uzun Çeşme’de kalmazdım. Bir kısım Manisalılar ile orada bir araya gelmek bana büyük bir keyif verdi. Zafer Ünal başkanım ve Levent Gönül ile yaptığımız sohbetlerde zamanın nasıl geçtiğini anlamadım.
Bayramda da Çeşme’de eşim Nermin hanımla birlikte yazlığımdaydım. Arefe günü oğlum Gökhan, gelinim Gözde ve torun Ertuğrul ile birlikte geldi. Bayramın ilk gününü onlarla geçirdim. Sonrasında Gökhan Manisa’ya hareket etti. İkinci günde ise büyük oğlum Gökmen, gelinim Pınar, torunlar Asrın ve Aras geldi. Onlardan kısa bir süre sonra da kızım Sinem, damadım Serdar, torunlarım Ecem ve Zeynep yazlığın kapısından girdiler. Akşama doğru ise Sosyete dürümcüsü Mehmet eşi Semra hanım ile birlikte geldiler. Hep birlikte Kale plajında bulunan restoran da yerimizi aldık. Masa kalabalık olunca keyfi de başka oluyor. Oğlum Gökmen, damadım Serdar ve sosyete dürümcüsü Mehmet ile uzun uzun sohbet ettik. Bayramın keyfini çıkardım açıkçası.
İstanbul basını bir alem. Allem ettiler kalem ettiler yazılarıyla tatili 10 güne çıkarttılar. Sonrasında da turizmciler bayram ediyor, otellerde yer kalmadı. Herkes halinden memnun haberlerini gündeme taşıdılar. Ben de arefe ve bayramın ilk günü Çeşme’de bu yazılanların ne kadar karşılığı olduğunu görmek istedim. Çeşme’nin bir çok ünlü oteli öyle yazıldığı gibi dolu değildi. Sokakların ise kuru kalabalık olduğunu gördüm. Yani millet tatilin değil, cebinin derdine düşmüş gibi geldi bana. Siz bakmayın öyle magazin programların da eğlenen ünlülere, Çeşme’de bayram öyle anlatıldığı gibi, ekranlarda görüldüğü gibi değildi.
Yaz sezonu bayramla birlikte Çeşme’de de kapandı. Ama Çeşme’de Eylül bir başka oluyor diyorlar. Ben de biraz daha Çeşme’de kalmaya karar verdim. Bakalım Eylül’de Çeşme nasıl oluyormuş, yaşayıp görelim.
