Mustafa Kemal Paşa, 1923 yılının 28 Ekim akşamı söyledi arkadaşlarına; “Efendiler, yarın Cumhuriyeti ilan edeceğiz.”

Ülke, henüz Cumhuriyete hazır değildi. Reis-i Cumhur seçilen Mustafa Kemal Paşa, belki başka şansı olmadığı için merkezden çevreyi değiştirmeye karar vermişti. Altından kalkabileceğini biliyordu. Kalktı.

*

Yarın, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı.

Cumhuriyet’in doğum günü. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü saygı, rahmet ve şükranla anmak için elimizdeki fırsatlardan biri.

Bir hafta öncesinden konuşulmaya başlanan, “Yasak mı? Kutlayamayacak mıyız? İçişleri genelge gönderdi yasak, İçişleri genelge göndermedi yasak değil, Teröristler bayramda saldıracak,  Suriyeliler bile toplu yürüyüş yapıyor…” lakırdılarını bir kenara bırakarak; garbın afakını çelik zırhlı duvarlar da sarsa, uçurtmaların yükseldiği doğu yerin dibine de girse, bu bayram birileri tarafından kutlanılmaya devam edecek.

*

Tabii, gözden çıkaramayacağımız bir gerçek var: koronavirüs salgını. Pandemi gölgesinde, belki de hakkıyla kutlayamayacağımız bir başka bayram daha. Ancak, 23 Nisan ve 19 Mayıs günleri nasıl kutlandı ise 29 Ekim günü de öyle anılıp kutlanılacak.

Bilinçli her birey gibi kendimizi, ailemizi ve toplumumuzu riske atacak her şeyden kaçınarak kutlamak, anmak zorundayız.

*

Kaşgarlı Mahmut’un Dîvânu Lugâti't-Türk adlı eserinde badram (neşe) olarak geçen bayram kelimesi, milli bağlamda önemi olan gün veya günler için kullanılıyor. Milli kelimesi de ulusal anlamında yani herkesi bağlayan bir kapsamda dile getiriliyor.

Cumhuriyet, egemenliğin halkta tezahür bulmasıdır. Bizde. Yani buna sahip çıkması gereken de bizleriz.

Ne kadar ayrışırsak ayrışalım; toprağımızdan, dilimizden, tarihimizden ve benliğimizden başka kaybedecek çok şeyimiz yok. Bunlara sahip çıkmak da benim gözümde, ulusal bir kucaklayışa sahip olan ve ırkı, dini, mezhebi, etnik kökeni fark etmeksizin herkesi kapsayan milli gün ve bayramlara sahip çıkmakla eşdeğer.

*

Geleceğe dair zaman zaman içleri karamsarlık ve karanlıkla dolan gençler için ise reçeteyi, yine Mustafa Kemal Atatürk vermiş: “Ey yükselen yeni nesil, istikbal sizindir. Cumhuriyet'i biz kurduk, O'nu yükseltecek ve sürdürecek sizlersiniz."