Geçen hafta arası bir gece konaklamalı çok kısa bir tatil yaptık.

Bizim Huzurevi Vakfımızın yardım amaçlı yaptığı etkinliklerden biriydi. Gönüllü Hanımlar Grubu birçok iş için kendi aralarında görev taksimi yapmışlar. Bu görevlerden biri de gezi ve sosyal etkinlikler. Bu geziyi düzenleyen, gezi grubu arkadaşların yaptığı bir programdı.

Ayvalık’a gidecektik. Önce Küçükköy’e Boşnak Köyüne bir sapaktan girdik. Kısa bir yoldan sonra köye girdik. otobüs köyün girişinde kaldı. Yürümeye başladık. Küçük bir meydancığa geldiğimizde guruplandırılmış tamamı ahşap masalar ve sandalyelerden oluşmuş yeme içme mekanları. Her esnaf alışveriş yapsın diye her tarafa dağıldık. Boşnak Böreği yenilirken, Karadut ve Koruk Suyu gibi farklı içeceklerden içildi.

Ya, henüz turizm sezonu açılmadığı için, ya da hakikaten böyle ikram edildiği için börek te içecekler de genel kanaat, umduğumuz gibi değildi.

Masadan kalkıp köyü gezmeye başladım. Köyün müzesi var (kent müzesi) kiliseden dönme camisi var, eski kendine has tarihi evleri var. Sokakların tamamı Bergama Graniti kesme taş kaplı. Asfalt, kilit parke veya fabrikasyon beton taş kaplama yoktu. Bu ayrıntı dikkatimi çekti. Ayrıca inşaatı devam eden birçok ev, tarihi özelliğini ve köyün dokusunu bozmadan yapılıyordu. Hemen hemen her ev işyeri niteliğindeydi. Kimi hediyelik eşya, pansiyon, kimi el işleri satan yerlerdi. Çarşısında daha kaliteli hediyelik eşya satan işyerlerinde, cam biblolar ama öyle böyle değil (İtalya’da bu şekilde cam işleri yapan bir büyük köy olduğundan bahsederler), takı, magnet, heykelcik, aksesuar satan dükkanlar, kafeler, lokantalar, resim galerileri vardı. Herkes birşeyler aldı.

 Esnafın her birinin, köye bir fazla turist gelmesi için gayret içinde olduğunu farkettim. Her birinin hassasiyeti, müşteriye misafire, davranışı, konuşması, bunu farkettirdi. Birçoğu kendi gayretleri ile bir turizm köyüne dönüştürecek hale gelmişler köylerini. Sanki burada bir gelecek gören yabancılar da gelmiş ve gelecekler gibi. Turizme katkı ve dokunun korunması, yolların yapılmasıyla ilgili Ayvalık Belediyesi’nin çok katkı sağladığını söylediler. Ama bana göre yeterli değil. Köy henüz bu haldeyken, değişip bozulmaması ve belli bir program ve kültürde yapılaşması için uzman ellerin değmesi dokunması gerekli. Ayvalık Belediyesi’nin bu yönde katkı sağlaması ve takip etmesi, hazır bu yönde istekli köylüler varken mutlaka ve acilen gerekir.

Barlar, çalgı çengi gürültü patırtı mekanları, açılırsa köyün karakteristik yapısı bozulabilir. Boşnak Böreğini, benmaride bekletilen ve katılaşmış börekleri satmak yerine taze ve henüz açılan yufkalardan yapsalar daha lezzetli ve ilgi çekici olur. Karadut ve Koruk suyu içeceklerine suyu az katsalar içimi daha farklı ve lezzetli olacaktır kanaatindeyim.

Çağımız aynı zamanda Gastronomi Turizm çağı.

(HAFTAYA AYVALIK TURUNDAN BAHSEDECEĞİM.)