Yarım kalan veya tamamlanmayan aşklar… Zaman içerisinde filmlerde veya dizilerde hatta şarkılarda duyabileceğimiz tanımlamalar.

Kendi içindeki gerçekliği bulunan ve bilimsel dayanakları olan bu tanımlamalar insanları unutulmayan anılara, acılara ve yaşamışlıklara götürmektedir. Her zaman akılda kalan ya da kolayca hatırlanan anılar. Özellikle belirsizliğe ya da tam olarak kesinleşmiş bir sonuca uzanmayan yaşanmışlıklar vardır. Özellikle romantik ilişkiler bazında yani aşık olmak, ayrılık yaşamak gibi yaşantılarda da karşımıza çıkmaktadır.

Hep yaşantılarımızda karşımıza çıkan bu yarım kalmışlıklar ve tamamlanamayan süreçlerin kişilerde ortaya çıkan bu his psikolojide “Zeigarnik Etkisi” olarak tanımlanmaktadır.

Bilimsel anlamda incelemek gerekirse bilim insanları, her duruma bir açıklama getirdiği gibi buna da enteresan bir cevap bulmuş; eğer yarım bıraktığımız bir şeyi unutamıyorsanız, Zeigarnik Etkisi’ne maruz kalmış olabilirsiniz… Zeigarnik Etkisi’nin oldukça ilginç bir ortaya çıkış hikayesi var. 1920’lerin ortalarında bir grup psikolog Berlin Üniversitesi’nin restoranına gidiyor ve burada tuhaf bir garsonla karşılaşıyorlar. Bu kalabalık grubun siparişlerini tek başına alan garson, duyduğu siparişlerin hiçbirini not almadan eksiksiz bir şekilde masaya getiriyor. Gruptaki psikologlar yemeklerini yedikten sonra restorandan ayrılmaya başlıyor ancak içlerinden biri garsonun bütün siparişleri nasıl aklında tutabildiğini merak edip geri dönüyor ve garsonla konuşmaya başlıyor. Psikolog garsona siparişleri nasıl hatırlayabildiğini soruyor ama garson bırakın siparişleri, az önce restoranda yemek yiyen grubu bile hatırlamıyor! Garsonun söylediğine göre, gelen müşterilerden sipariş aldıktan sonra hepsini aklına yazıyor ve yemekleri masaya ulaştırır ulaştırmaz her şeyi aklından siliveriyor. Bu da Zeigarnik Etkisi’ne ismini veren Zeigarnik ve ekibinin, yarım kalmış işlerin zihni sürekli meşgul ettiğini ancak tamamlanmış işlerin hafızadan silinip gittiğini fark etmelerini sağlıyor. Zeigarnik Etkisi’nin temelinde yarım kalmışlık/tamamlanmamışlık hissi yatıyor. İnsanlar tamamlayamadıkları iş ya da ilişki yüzünden başarmış olmanın beraberinde getireceği doygunluk ve rahatlama hissine de ulaşamıyor.

Özellikle ilişkiler üzerine baktığımızda hayalini kurduğumuz ya da hedef olarak belirlediğimiz sonuçlara ulaştığımızda doygunluk hissini yaşamak ve rahatlamak bizlerde Zeigarnik Etkisini yaşamamızı engellemektedir.

Diğer açıdan aklımızda yer edinen çoğu tekrar eden olayların ya da durumların nedeni arasında Zeigarnik Etkisinin varlığından söz edebiliriz.

Geçmişte yaşadığımız aşkların ve ilişkilerin eğer tamamlanmamış ise yarıda kalmışlık hissi var ise unutamama durumumuz vardır. Tekrarlı şekilde zihnimizde yer edinmektedir. Unutamama nedenlerimizden bazılarının geçmiş duygusal gelişimimiz, aile bağları, fizyolojik değişimler ve bağlanma türleri ile de alakalı olduğunu söyleyebiliriz. Zeigarnik Etkisi başka bir açıdan bizlerdeki durumu özetleyen psikolojik bir kavramdır.

Zeigarnik Etkisi yaşamamak adına gerçekçi hedefler belirleyebilmemiz bizleri yarım kalmışlık hissinden uzaklaştırabilmektedir. Daha dikkatli ve daha özenli tutumlar sergilemek de bizleri daha doygun ve rahat hissetmemizi sağlamaktadır. Zeigarnik Etkisinin varlığı ya da yarım kalan işlerin artması sosyal yaşamımızı idame ettirmekte zorlanmamıza neden olmaktadır.

Yaşamımıza dair farkındalık sağlayıcı bu kavram sayesinde daha farkındalıklı ve sağlıklı bir yaşam geçirmeniz dileğimle,

Keyifli okumalar.