Üç gün önce Kiev'de kabus yaşadık. Önceki akşam da önce Osmanlı, sonra da Fenerbahçe grup lideri olarak Avrupa Ligi'nde 32 takım arasına girince yüzümüze neşe geldi. Fenerbahçe Kadıköy'de Feyenoord'u 1-0 yenmişti. Önceki gece de rakibini evinde Sow'un röveşatasıyla aynı skorla yendi. Fenerbahçe'nin başına Advocaat gelince her şey değişti. Takımı tanıyana kadar bocaladı, sonra kötü gidişata son vererek yükselişe geçti. Fenerbahçelilerin mutlu gecesiydi. Avrupa'daki Fenerbahçe'nin başarısı Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün'ün bel ağrılarına iyi gelmiştir. Hollanda'nın en iyi iç saha takımı ile sahasında oynamak, tek fark avantajı ile oynamak kolay değildi. Fenerbahçe kazanmak için akıl dolu bir futbol oynadı. Rakibin büyük hatasını affetmedi. Golü zamanında buldu. Futbolda bu çok önemlidir. Şansı yaver gitmedi mi gitti. Zaten şans iyi oynayan takımın yanında yer alıyor. Gecenin yıldızları arasında ilk sıraya Alper Potuk'u koyabiliriz. Sonra kaleci Volkan, oyuna girdikten sonra Volkan Şen. Ülkemizde yaşanan gerginliklerden sonra Fenerbahçe ve Osmanlı ile bir gecelik mutluluk yaşamak da güzel şey. Osmanlı'nın başarısına da bravo. Destan yazdı desek abartı olmaz. Teknik Direktörü Mustafa Reşit Akçay. Akhisarspor'un başarılarına da imza atmış eski teknik direktör. Başkent takımına hayat verdi. Manisaspor'un üç yıl önceki kongresinde Mevlüt Aktan aday olmaktan vazgeçmeyip Manisaspor'un yönetimini ele alsaydı takımın başına Mustafa Reşit Akçay gelecekti. Mevlüt Aktan'ın Akçay'la prensipte anlaştığında yanındaydım. Kısmet değilmiş. Her şerde hayır vardır. Tekrar Fenerbahçe ve Osmanlı'nın başarısını kutluyorum. Fenerbahçeli dostlarıma selam.