Küresel sıcaklıklar yükselmeye devam ederken, iklim krizinin insan sağlığı üzerindeki etkileri giderek daha belirgin hale geliyor. University College London (UCL) ve Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından hazırlanan 2025 tarihli Lancet Countdown İklim ve Sağlık Raporu, fosil yakıt kullanımının sadece küresel ısınmayı değil, hava kirliliği, orman yangınları ve tropikal hastalıkların yayılmasını da tetiklediğini ortaya koyuyor. Araştırmaya göre, sıcaklığa bağlı ölümler 1990’lardan bu yana yüzde 23 arttı ve her yıl ortalama 546 bin kişi aşırı sıcak nedeniyle yaşamını yitiriyor. Uzmanlar, bu ölümlerin büyük ölçüde önlenebilir olduğunu belirtiyor.

Fosil Yakıtların Ölümcül Etkisi

Rapora göre, fosil yakıt sektörü dünya genelinde ciddi destek alıyor. 2023 yılında hükümetler, fosil yakıt şirketlerine günde 2,5 milyar dolar doğrudan sübvansiyon sağladı. Aynı yıl, aşırı sıcaklar tarım ve inşaat gibi sektörlerde çalışanların verim kaybına yol açarak ekonomik zararı da artırdı. Toplamda, dünya genelinde verilen fosil yakıt desteği 956 milyar dolara ulaştı; bu miktar, 2024’te iklim krizinden en çok etkilenen ülkelere taahhüt edilen 300 milyar doların üç katından fazla.

Sıcaklığa Bağlı Ölümler ve Isı Stresi

Araştırmalar, sıcaklık artışına bağlı ölümlerin dramatik şekilde yükseldiğini gösteriyor.
2012–2021 arasında her yıl ortalama 546 bin kişi aşırı sıcak nedeniyle hayatını kaybetti. Avustralya Sydney Üniversitesi’nden Prof. Ollie Jay, “Isı stresi herkesi etkileyebilir ve ölümcül olabilir. Çoğu insan bunun farkında değil ama her sıcaklığa bağlı ölüm aslında önlenebilir” açıklamasını yaptı.

Gıda ve Geçim Krizine Etkisi

Kuraklık ve sıcak hava dalgaları, tarım ürünlerini ve hayvancılığı doğrudan etkiliyor. 2023’te 123 milyon kişi daha gıda güvensizliği yaşarken, 2024’te artan sıcaklık ve yangınlar nedeniyle 154 bin kişi duman kaynaklı nedenlerle hayatını kaybetti. Uzmanlar, bu durumun küresel sağlık ve geçim krizini daha da derinleştirdiğini belirtiyor.

Çözüm Yolları ve Umut

Dr. Marina Romanello, fosil yakıt finansmanını sürdürmenin sağlıklı bir gelecek için büyük bir engel olduğunu vurguladı.
Ancak temiz enerjiye geçiş, şehirlerin iklime uyumlu hale getirilmesi ve sürdürülebilir beslenme alışkanlıkları çözümün bir parçası olarak öne çıkıyor. Romanello, “Umut, yerel toplulukların ve sağlık çalışanlarının sahada gördükleri gerçekler karşısında harekete geçmesinde yatıyor” dedi.

Kaynak: Haber Merkezi