Muğla Barosuna kayıtlı Av. Mehmet Erdal Çam'ın müvekkili tarafından öldürülmesi üzerine Türkiye Barolar Birliğinin çağrısıyla Manisa Barosu ve Türkiye genelindeki barolar tarafından eş zamanlı açıklamalar yapıldı. Manisa Barosu da Manisa Adliye Sarayı önünde yaptığı açıklama Avukat Mehmet Erdal Çam’ın öldürülmesini kınadı. Basın açıklamasını Manisa Barosu Başkanı Av. Ümit Rona okudu. Muğla Barosuna kayıtlı Av. Mehmet Erdal Çam’ın müvekkili tarafından sadece mesleki faaliyeti nedeniyle katledildiğini dile getiren Rona, daha önce de mesleğini icra ederken şiddete uğrayan ve katledilen avukatların adını andı.
“BU CÜRETİ CEZASIZLIK POLİTİKALARINDAN ALIYORLAR”
Avukata yönelik şiddete ilişkin gerekli adımların atılıp özel olarak önlem alınması çağrısında bulunan Rona, “Avukata saldırma pervasızlığını gösteren saldırganlar bu cüreti, mesleğin itibarsızlaştırılması çabasından ve cezasızlık politikalarından alıyorlar. İnfaz kanunlarında yapılan değişiklikler, cezasızlık politikalarını daha da derinleştiriyor. Avukata yönelik şiddetle, ciddi bir politika benimsenerek mücadele edilmediği sürece, tekil vakalarda verilen ancak infaz düzenlemeleri nedeniyle göstermelik kalan cezalarla yol alınması mümkün değildir.” ifadelerini kullandı.
“MECLİS ARAŞTIRMA KOMİSYONU KURULSUN”
Avukata yönelik saldırıların savunma hakkına yönelik saldırılar olduğunun altını çizen Rona, “Türkiye Barolar Birliğinin; avukata yönelik şiddetle ilgili olarak 4 Nisan 2022’de Türkiye Büyük Millet Meclisine, 8 Temmuz 2022’de Adalet Bakanlığına yapmış olduğu başvurularda dile getirilen; konunun öncelikli gündem maddesi haline getirilmesi, Meclis Araştırma Komisyonu kurulması, zorunlu tedbirlerin derhal alınması ve mevzuat çalışması yapılması şeklindeki açık, somut, net talep ve önerilerinin bir an evvel karşılanması, avukatlar için olduğu kadar yurttaşların savunma hakları için de zorunludur. Çünkü avukata yönelik saldırı, yurttaşın savunma hakkına yönelik saldırıdır.” dedi.
Buradan bir kez daha haykırdıklarını söyleyen Rona, “Mesleğimizi yaparken, görevimizi ifa ederken can veriyoruz. Avukat tehdit altındaysa, hak arama özgürlüğü de tehdit altındadır. Bizler dava dosyalarının tarafı değil, vekiliyiz. Vekâlet etmek mesleğimizin gereğidir. Biz bu görevi üstlenmezsek; adalet işlemez. Bize saldıranların bile muhtaç oldukları savunma hakkı kullanılamaz. Bizler bu görevi, şu veya bu kişilerin menfaati için değil, adil yargılanma hakkının hayata geçirilmesi için yerine getiriyoruz.
“TEK BİR KAYBA DAHA TAHAMMÜLÜMÜZ YOK”
Rona, açıklamasının devamında acil taleplerini olduğunu ifade ederek şunları söyledi:
“Yeni yasama döneminde, Anayasa’nın 98. ve TBMM İçtüzüğü ’nün 104. ve 105. maddeleri uyarınca Meclis araştırması açılmalı, konuyla ilgili TBMM araştırma komisyonu kurulmalıdır. Türkiye Barolar Birliğinin Adalet Bakanlığına sunduğu önerilerde yer alan gerekli düzenlemeler acilen hayata geçirilmelidir. Devletin tüm kurumlarında ve yurttaşlarda, avukata yönelik şiddetin engellenmesiyle ilgili farkındalık yaratılmalı ve buna ilişkin somut çalışmalar hayata geçirilmelidir. Tek bir kayba daha tahammülümüz yok. 180 bin avukat, barolarımız ve Türkiye Barolar Birliği olarak, avukata yönelik şiddetin normalleşmesine izin vermeyecek, onurla ve asla vazgeçmeden ortak mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğiz. Meslek şehitlerimizi saygıyla anıyoruz. Mesleğimizi, meslektaşlarımızı ve yurttaşlarımızın haklarını sahipsiz bırakmayacağız. Haber merkezi