Manisa’nın sokaklarında yürürken gözünüze çarpan heykellerin ardında 81 yaşındaki Cengiz Sevener’in emeği var. 34 yıl önce Manisa Lisesi’nden emekli olan Sevener, kentin simge heykellerine imzasını atmaya devam ediyor.

Manisa’nın dört bir yanına kazandırdığı heykellerle kentin hafızasına adını yazdıran 81 yaşındaki emekli sanat tarihi öğretmeni ve heykeltıraş Cengiz Sevener, Kurşunlu Han’daki atölyesinde ilk günkü sanat aşkıyla üretmeye devam ediyor.

Yaklaşık 34 yıl önce Manisa Lisesi’nden emekli olan Sevener, aradan geçen yıllarda kentin en önemli simge heykellerine imza attı. Sultan Camii önündeki Merkez Efendi Heykeli (1996), Moris Şinasi Kavşağı’ndaki Şehzadeler Anıtı (1998), Lale Meydanı’ndaki Lale Heykeli (1999), Sekiz Havuz’daki Manisa tarihini anlatan kabartmalar (2002) ve Horozköy’deki Horoz Heykeli bunlardan sadece birkaçı.

Sanat serüvenini anlattı

Sevener, sanat serüvenini şöyle anlattı: “Yaklaşık 34 yıl önce Manisa Lisesi’nden emekli oldum. O günden beri hayatım sanatla geçiyor. Emekli olduktan sonra iki dershanede müdürlük yaptım ama asıl uğraşım heykel oldu. Aşağı yukarı 50 yıldır uğraşıyorum. Bir sürü eser yaptım, büyük bir kısmını da hediye ettim. Böyle böyle hayatım geçti. Manisa Lisesi’nin yanında Gençlik Parkı’na kitap okuyan delikanlı heykelini öğretmenken yaptım. 1992’de Gördes’e Şehit Makbule Hanım Anıtı'nı yaptım. 1996’da Sultan Camii önüne Merkez Efendi heykelini, 1998’de Şehzadeler Anıtı’nı yaptım. 1999’da Lale Meydanı’ndaki laleleri yaptım. 2000’de Fatih Parkı’na Tarzan heykelini koydum ama o kırıldı. 2002’de Sekiz Havuzu’nun kabartmalarını yaptım, onlar hâlâ duruyor. Horozköy’e horoz heykeli yaptım. Afyon mermerinden Yunus Emre büstleri yaptım. Evimde mermerden bir gelin figürüm var. Alçı tablolar yapıyorum. Kimi kırıldı, kimi hâlâ yaşıyor ama bronz olanlar kalıcıdır.”

“Heykellerim şehrin hafızasında yaşıyor”

Heykellerinin Manisalıların günlük yaşamında birer simgeye dönüşmesinden mutluluk duyduğunu belirten Sevener, “Adres verirken insanlar ‘Lale Meydanı’, ‘Merkez Efendi’nin orası’ diyor. Bu benim için çok büyük mutluluk. Heykellerim şehrin hafızasında yaşıyor” dedi.

“Hiç boş duramam”

Emekli öğretmen olmasına rağmen sanat üretimini hiç bırakmadığını vurgulayan Sevener, “Sanat tarihi öğretmeniyim. Senelerce öğrencilerime mimarinin, resmin, heykelin en güzellerini gösterdim. Bundan çok zevk aldım. Hiç boş duramam. Tahmin ediyorum, ölünceye kadar da bu devam edecek” diye konuştu.

Sevener, sanatı hiçbir zaman maddi kaygıyla yapmadığını da sözlerine ekledi: “Heykel benim için para değildir. Ben bundan kazanç sağlayayım diye başlamadım. Eşimle ikimiz de sanat tarihi öğretmeniyiz. Bunlar bizim için bir değerdir, para değil.”

Haluk Levent Gördes’te sahne alacak!
Haluk Levent Gördes’te sahne alacak!
İçeriği Görüntüle

“Ferdi Bey’in portresini yaptım”

Geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek için de özel bir çalışma yaptığını anlatan Sevener, “Kurşunlu Han’daki odamda sevgili başkanımız, öğrencimiz Ferdi Bey’in portresini yaptım. Onu da Büyükşehir Belediyesi’ne hediye edeceğim” dedi.

Yaptığı eserlerin aynı zamanda kentin tarihine ışık tuttuğunu vurgulayan Sevener, “Merkez Efendi kimdir diye çoğu kişi araştırmaz ama heykelini yaptığınızda insanlar öğrenir. Manisa’ya ‘Şehzadeler Şehri’ denir ama onlardan kalan pek bir şey yoktur. Şehzadeler Anıtı ile Osmanlı dönemindeki önemini hatırlatmaya çalıştım. Heykeller bir şehrin tarihini canlı tutar. Sanat güzellikler dünyasıdır” ifadelerini kullandı.

Çalışmalarını sürdürdüğü Kurşunlu Han’ın sanat merkezi olması gerektiğini de belirten Sevener, “Böyle bir han Türkiye’nin başka bir yerinde olsa cıvıl cıvıl olurdu. Ama bizde giren çıkan yok. Buraya ticari işler değil, sanat yönünden işlerlik kazandırmak lazım. Halkımız bu konuda duyarlı olmalı” dedi.

Uzun yıllar kapalı kalan Manisa Müzesi’ne yeterli ilgi olmadığını dile getiren Sevener, “Manisa Müzesi harika ama gezen yok. İçeride ya bir kişi vardır ya iki kişi. Yazıktır, günahtır. Lidya’dan Bizans’a kadar eserler var ama halkımız ilgisiz. 80’lerde öğrencilerimi götürdüğümde müze görevlisi ‘Oo gelen var’ diye şaşırmıştı. Bugün de durum farklı değil” diye sitem etti.

“Benim en büyük kazancım bu olacak”

Hayatını sanata adadığını belirten Sevener, “Her gün atölyeme geliyorum. Çalışsam da çalışmasam da mutlaka uğrarım. Çocuklara, gelecek nesillere sanat sevgisi bırakmak istiyorum. Benim en büyük kazancım bu olacak” dedi.

Kaynak: İHA