Dünya Bankası, Nisan 2025 tarihli Emtia Piyasaları Görünüm Raporu’nda küresel ekonomik yavaşlama, ticaret engelleri ve enerji dönüşümünün etkilerini mercek altına aldı. Rapora göre, küresel emtia fiyatlarının düşüş eğilimine girmesiyle birlikte, yatırımcıların güvenli liman olarak gördüğü altının bu yıl yeni rekor seviyelere ulaşması bekleniyor.
Altında Rekor Yolda
Raporda, jeopolitik belirsizlikler, çatışmalar ve finansal piyasalardaki oynaklık nedeniyle yatırımcıların yöneldiği altının 2024 yılı içinde ortalama fiyat bazında tüm zamanların en yüksek seviyesini görmesinin beklendiği açıklandı. Altın fiyatlarının, 2026 yılına kadar istikrarlı seyretmeden önce yüksek düzeyde kalacağı ve COVID-19 öncesi 5 yıl ortalamasının yaklaşık %150 üzerinde olacağı belirtildi.
Emtia Fiyatları 2026’da Dip Yapabilir
Genel olarak emtia fiyatlarının ise 2026 yılına kadar düşmeye devam etmesi bekleniyor. Dünya Bankası’na göre, küresel ekonomik büyümedeki yavaşlama ve yüksek arzın etkisiyle emtia fiyatları 2025'te %12,4, 2026'da ise %4,8 oranında gerileyecek. Bu gerilemenin kısa vadeli enflasyon risklerini azaltabileceği ancak birçok gelişmekte olan ekonomide büyüme beklentilerini zayıflatabileceği vurgulandı.
Enerji ve Gıda Fiyatlarında Sert Düşüş Beklentisi
Rapora göre, enerji fiyatlarının 2024 yılında %17,4 düşmesi ve 2026'da %5,9 daha gerilemesi öngörülüyor. Brent tipi ham petrolün ortalama varil fiyatının bu yıl 64 dolar, 2026’da ise 60 dolar seviyelerine gerileyeceği tahmin ediliyor. Özellikle elektrikli araç kullanımının yaygınlaşması, petrol talebini sınırlıyor. Çin’de 2023 yılında satılan yeni araçların %40’ından fazlasının batarya destekli veya hibrit olması bu dönüşümün çarpıcı örneklerinden biri olarak gösteriliyor.
Gıda Fiyatları Düşerken Gıda Güvencesi Riskte
Gıda fiyatlarında da benzer bir düşüş öngörülüyor. Dünya Bankası, gıda emtia fiyatlarının 2025’te %7, 2026’da ise %0,9 oranında gerilemesini bekliyor. Ancak bu düşüşe rağmen, Birleşmiş Milletler 22 kırılgan ülkede 170 milyon insanın akut gıda güvencesizliği ile karşı karşıya kalabileceğini belirtiyor. Gıda fiyatlarındaki düşüş, yardım fonlarının azaldığı bir ortamda insani yardımlara dolaylı katkı sağlayabilir.
