Dile kolay, tam 4 bin 653 yıldır kutlanıyor Nevruz. Mesir'in ise 476'ncısını kutlayacağız. Ülkemizde sadece Manisa'da bu iki önemli kutlama aynı anda, bir arada yapılıyor. Sadece Manisalılar Nevruz'u ve Mesir'i aynı gün kutluyor. Çünkü Mesir bize özgü. Mesir'le kapılarımızı tüm Türkiye'ye ve Dünya'ya açıyoruz. Dışarıdan gelen misafirlerimizle Mesir'i Manisa'da kutluyoruz. Kutlamalar gün ve gün devam ediyor. Her yıl baharı bekleyen kumrular gibi Nevruz ve Mesir'i bekliyor ve coşkuyla kutluyoruz.
NEVRUZ'LA MESİR'İN HİKAYESİ
NEVRUZ bir Türk destanıdır. Bir tarihi kaynağa göre Nekuz (Nüküz) ve Qiyan (Kıyan) adlı kardeşler ile onların eşleri Tatarlar tarafından yenilince önce Ergenekon adı verilen dar ve sarp bir yere gitmişler, 400 yılda sülaleleri çoğalıp oraya sığmaz olunca Ergenekon'dan çıkmışlardır. Ergenekon'dan çıktıkları zaman yol göstericilerinin Börteçine olduğu düşünülmektedir. Etrafı dağlarla çevrili bölgeden çıkmak imkansız gibi görünse de Ergenekonlular buradan çıkmak için büyük bir ateş yakıp bu dağları eritmiş ve kurtulmuşlar.
MESİR ise baharın da başlangıcı olarak kabul edilen Nevruz etkinlikleriyle iç içe kutlanmaktadır. Manisa'ya özgüdür ve 476 yıldan beri devam etmektedir. Şifalı bir yiyecek olduğu kabul edilen Mesir Macunu'nun ortaya çıkışı tarihsel bir öyküye dayanır. Kanuni Sultan Süleyman'ın annesi Hafsa Sultan, Manisa'da nedeni anlaşılamayan bir hastalığa yakalanır. Bu hastalığa çare için Sultan Cami Medresesi'nin Başhekimi Merkez Efendi, 41 çeşit bitki ve baharatın karışımından oluşan bir macun hazırlar. Mesir Macunu ismiyle günümüze kadar ulaşan bu şifalı karışım, Hafsa Sultan'ı kısa sürede sağlığına kavuşturur. Yardımsever kişiliğiyle bilinen Hafsa Sultan, iyileşmesini sağlayan Mesir Macunu'nun her yıl Nevruz haftasında halka dağıtılmasını ister. Küçük kağıtlara sarılan macun, Sultan Cami'nden halka saçılır. O günden bu güne her yıl aynı dönemde Sultan Cami etrafında toplanan halka şenlikler yapılarak Mesir Macunu dağıtılır.
YİNE DÜŞTÜM YOLLARA
Doğanın canlandığı, baharın müjdesinin verildiği gün olan Nevruz, barışın, kardeşliğin, birlik ve beraberliğin de ön görüldüğü etkinliklerle kutlanır. Ben de dün sabah bu etkinliklere katılmak için Cumhuriyet Meydanı'na gittim. Tören 10.00'da başlayacağı için CHP Milletvekili Özgür Özel, İl Başkanı Halil Tokul ve Şehzadeler İlçe Başkanı Semih Balaban ile Destan'ın kahvesinde çay içip sohbet ettik. Ziraat Odası Başkanı Mustafa Kaçire de bizim gibi tören saatini bekliyordu. Hep beraber Atatürk Anıtı önünde toplandık. AK Parti Milletvekili Murat Baybatur, Şehzadeler Belediye Başkanı Ömer Faruk Çelik, Ticaret Borsası Başkanı Sadık Özkasap, MESOB Başkanı Hasan Geriter, MTSO Başkanı Adnan Erbil ve Manisa'yı Mesir'i Tanıtma Turizm Derneği Başkanı Ufuk Tanık'la konuşurken Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün'ü alanda gördüm. Tören başladı, baharın müjdecisi Nevruz'u, barış ve kardeşliği anlatan söylemleri dinledim. Valimiz Erdoğan Bektaş'ın, Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün'ün, Şehzadeler Belediye Başkanı Ömer Faruk Çelik'in ve MESOB Başkanı Hasan Geriter'in Nevruz ateşinin üzerinden atlamalarını, ardından örste demir dövülmesini izledim ve renkli yumurtalardan tokuşturarak kırdım.
MESİR KARILDI
Daha sonra Şehzadeler Belediye Başkan Yardımcısı Ahmet Songüler ile Sultan Camii Bimarhanesi'ndeki Mesir Macunu Karma Töreni'ne geçtik. İlk olarak Hafızlar ve Mevlithanlar Derneği tarafından Mesir İlahisi okundu. Manisa Büyükşehir Belediyesi Şehzadeler Mehteri de bir konser verdi. Ufuk Tanık bir konuşma yaparak 476'nci kez düzenlenen Manisa Uluslararası Mesir Macunu Festivali'nin hazırlanmasında ve festivalin bugünlere gelmesinde emeği geçen herkese teşekkür etti. Başkan Ergün de yaşanan terör olayları nedeniyle festivalin eğlence bölümlerinin iptal edildiğini belirterek "Ülkemizin içinde bulunduğu bu zor durumdan bir an önce kurtulmasını Cenab-ı Hakk'tan niyaz ediyor, bir kez daha hain saldırıda hayatını kaybeden vatandaşlarımızı rahmetle anıyorum" dedi.
Buruk yaşayacak olsak da, umarım hem Nevruz, hem de Mesir etkinlikleri ülkemize barışı getirir, yine birlik ve beraberlik içinde yaşamaya devam ederiz.