Askeri idiler Osmanlının,

Galiçya’ da, Balkanlar’da,  Yemen’ de

Trablusgarp'ta, Çanakkale’de ölen öldü,

Dönen, döndü.

Giderlerken savaşlara,

ASGARİ, 1 ana, bir bacı,

Bir baba, bir eş, 1 çocuk bıraktılar geride.

Asgari, günde 2 kez ağladılar.

Ağladıkça gözlerinden, yaş yerine kan geldiği

Çok oldu.

Sabah buğday kırması  çorba.

Akşam 1 tas üzüm hoşafı.

Haftada bir ekmekle vatanı savundular.

Askeri, 18 savaş gemisiyle saldırdı,

İtilaf Devletleri, Çanakkale boğazına.

Boğazından haram geçirmeyen insanımız

Boğazdan düşman gemilerini geçirir miydi?

Ölür de geçirmezdi, öldü de.

ASGARİ 250.000 bin şehit verdik, topraklarımızda

Lakin

Boğazlanmamıza izin vermedik vatanımızda!

Kurtuluş savaşında İngiliz, Fransız,

İtalyan, Yunan olmak üzere, askeri 5 ülke

İle savaştık.

ASGARİ, 9167 insanımızı şehit verdik.

ASKERİ ile ASGARİ arasında gitti geldi

Canlar.

1912, Trablusgarp cephesinde

Mehmet isimli bir asker, siperde şehit oldu..

Onbaşı;

- Kumandanım, Mehmet şehit oldu!

- Kumandan; “Vah Mehmetçik! Vah Mehmetçik” dedi

O günden beri

Asker, Osman, Ali, Hüseyin, Abdurrahman, Mahmut

İsimleri toptan, “MEHMETÇİK” adını aldı.

1923 de Cumhuriyeti kurduk.

Askeri ve Asgari ne kadar iş varsa yüklendi bu ülkenin

Mehmetçikleri

Eğitime, asgari katıldılar.

Askeriye azami.

Yaşama az.

Ölüme çok.

Muasır medeniyetler seviyesine ulaşmak, çok çalışmaktan geçiyordu

Çok çalıştılar.

70 yıl yaşam ortalamasında

ASGARİ,  50 yıl karınca oldular!

Ticarete aklı ermezdi.

Irgattı tarlada.

Mahsulü para etmediğinden,

İtibarı hiç olmadı.

Milli gelirden bazıları

Milyon dolarları götürürken

Asgari Ücretti, payına düşen!

Asgari ücretle ne ölür,

Ne gülerdi. SÜRÜNÜRDÜ!

Yoksulluk sınırı ile

Açlık sınırı üzerinden “ LEVEL “ atladı.

Hava, su ile yaşamayı öğrendi.

DARWİNİ kıskandırdı!

Şimdi, asgari ücreti, Disk 2.800 TL.

Kimi sendikalar,2.200 TL.

İktidarda 2.000.TL olsun istiyor

İsteyenin bir yüzü kara

Vermeyen Arap!

Ancak,

Milyonlarca “ASGARİ ÜCRETLİ MEHMET, HARAP.”

Ölümsüz dizelerin hastasıyım Bedri rahmi Eyüpoğlu’nun;

“ en az üç dil bileceksin.

Üç dilde, ana avrat dümdüz gideceksin.

Oğlum Mehmet!

Sen ne o, ne busun!

Sen otobüsü kaçırmış bir memleketin

Çocuğusun.” demiş. 3 dil şiirinde.

Bil! Öğren Mehmet.

Rahat yaşamak için değil.

Vatanı ve birilerini bir eli balda

Bir eli yağda, yaşatmak için varsın!

Bol para senin neyine?

ASGARİ, ASKERİ diye uyutulmuş, unutulmuşsun!

ASKERİ, ASGARİ, GARİ DE GARİ…UYANGARİ!