Prof. Dr. Hasan Sözbilir, İzmir’i etkileyebilecek yaklaşık 40 fay bulunduğunu belirterek, özellikle Güzelbahçe’den Pınarbaşı’na uzanan İzmir Fayı’nın çalışması halinde en fazla can kaybına yol açabilecek fay olduğuna dikkat çekti.

İzmir’de deprem gerçeği yeniden gündeme taşındı. Dokuz Eylül Üniversitesi Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, katıldığı Bilim Kafe Sohbetleri programında kentin deprem risklerine ilişkin çok önemli açıklamalar yaptı. İzmir’in 25 yıl önce hazırlanan deprem master planının artık güncel olmadığını söyleyen Sözbilir, yapı stokunun yüzde 60’ının depreme dayanıklı olmadığının ortaya çıktığını belirtti. Kentte biri kara biri deniz olmak üzere toplamda 40’a yakın fay bulunduğunu hatırlatan uzman isim, özellikle İzmir Fayı’nın potansiyel etkisinin altını çizdi. Depremlerin bölgedeki “ölü fayları” dahi yeniden harekete geçirebildiğini belirten Sözbilir, Sındırgı’da yaşanan 20 bini aşkın sarsıntının bu duruma örnek olduğunu ifade etti.

İzmir’de En Riskli Fay Hangisi?

Prof. Dr. Hasan Sözbilir’e göre İzmir için en riskli fay, Güzelbahçe’den başlayıp Balçova, Narlıdere, Konak, Altındağ ve Pınarbaşı’na kadar uzanan İzmir Fayı. Bu fay, kuzey eğimli yapısıyla tüm körfezi etkileyebilecek konumda bulunuyor ve çalışması halinde kentin en fazla can kaybı yaşayacağı senaryoyu oluşturuyor. 1688 yılındaki son büyük depreminden bu yana aktif bir kırılma üretmeyen fayın 1000 yıl civarında deprem üretme aralığı olduğu biliniyor; bu nedenle yakın dönemde büyük bir deprem olasılığının düşük olduğu ifade edilse de 3-5 büyüklüğünde sarsıntıların meydana gelebileceği belirtiliyor.

“Mevcut Deprem Master Planı Güncel Değil”

Sözbilir, İzmir’in ilk deprem master planının 2000 yılında hazırlandığını hatırlatarak, günümüz yapılaşmasının bu planın kapsamı dışında kaldığını vurguladı. Son 25 yılda inşa edilen binaların risk analizinin bu plana yansımadığına dikkat çeken Sözbilir, yürütülen yapı envanteri çalışmalarında yapıların yaklaşık yüzde 60’ının depreme dayanıklı olmadığının ortaya çıktığını belirtti. Ancak bu durumun her depremde tüm kentin etkilenmesi anlamına gelmediğini de ekledi.

İzmir’i Etkileyebilecek Kaç Fay Var?

İzmir’in farklı bölgelerine yayılmış 17 aktif fayla birlikte aktifliği kesinleşmemiş 4 fayın kara bölümünde bulunduğunu, denizde de benzer sayıda fay olduğunu belirten uzman, toplamda İzmir’i etkileyebilecek yaklaşık 40 fay bulunduğunu ifade etti. Körfezin bile bu fayların yarattığı jeolojik süreçler sonucu oluştuğunu hatırlatan Sözbilir, “fayları tanımanın doğru yerleşim kararları açısından hayati önem taşıdığını” söyledi.

Sındırgı’daki Depremler Ne Anlama Geliyor?

Sözbilir, Sındırgı çevresinde yaşanan ve sayısı 20 bini aşan depremlerin bölgedeki ölü fayları yeniden harekete geçirdiğini aktardı. İlk 6.1 büyüklüğündeki depremin ardından artçıların dağa doğru ilerlediğini ve haritalanmamış faylarda kırılmaların yaşandığını belirtti. Bu durumun ardından ikinci 6.1–6.2 büyüklüğünde deprem meydana geldiğini vurgulayan Sözbilir, bölgede yeni bir depremin daha yaşanabileceği riskine işaret etti. Bu nedenle bölgenin “afete maruz bölge” ilan edildiğini ve 5.1–5.2 büyüklüğüne kadar artçıların sürebileceğini dile getirdi.

Tuzla ve Seferihisar Fayı da Büyük Tehlike Oluşturuyor

İzmir Fayı’nın yakın dönemde büyük deprem üretme ihtimali düşük olsa da diğer faylarda riskin daha yüksek olduğunu söyleyen Sözbilir, özellikle Tuzla Fayı’nın 7.2 büyüklüğünde deprem üretme kapasitesine sahip olduğunu vurguladı. Ayrıca Seferihisar–Gülbahçe Fayı’nın yaklaşık 3 bin yıldır kırılmadığını, son büyük depreminin 1389’da yaşandığını belirterek bu fayın önemli ölçüde zaman doluluğuna işaret ettiğini söyledi.

Kaynak: İHA