15. yüzyılın sonlarında inşa edilen Hoca Seyfettin Köprüsü, Manisa’nın Kula ilçesinin tarihi dokusunu yansıtan en önemli yapılardan biri. Hacı Saruhan oğlu Hoca Seyfettin tarafından inşa edilen köprü, mimari özellikleri ve tarihi değeriyle dikkat çekiyor. Zamana tanıklık eden bu köprüyü gelin beraber inceleyelim!

Manisa’nın Kula ilçesine 13 kilometre mesafede, Gediz Nehri’nin kıyısında yer alan Hoca Seyfettin Köprüsü, tarih boyunca Selendi ile Emir kaplıcalarına giden yolda tek geçit olarak kullanılmıştır.

Halk Arasında Boğaz Köprüsü veya Bahas Köprüsü Olarak Biliniyor

15. yüzyılın sonlarında, dönemin önde gelen Türk Beylerinden Hacı Saruhan oğlu Hoca Seyfettin tarafından inşa edilen bu köprü, bölgenin tarihine damga vuran bir yapı olarak günümüzde de varlığını sürdürmektedir.

Halk arasında Boğaz Köprüsü veya Bahas Köprüsü olarak da bilinen bu tarihi eser, hem mimari yapısıyla hem de taşıdığı kültürel değerle ziyaretçilerin ilgisini çekmektedir.

Hoca Seyfettin Köprüsü, 50 metre uzunluğunda ve 4,15 metre genişliğinde olup, 11 metre açıklığı ve 8 metre yüksekliği ile dikkat çekmektedir. İki büyük göz ve güney tarafında yer alan iki boşaltma gözü, köprünün karakteristik özelliklerini oluşturur. Tüm gözler sivri kemerli olarak inşa edilmiş, büyük gözlerde düzgün kesme taş, diğer kısımlarda ise moloz taş örgüsü kullanılmıştır. Bu mimari detaylar, köprünün sağlamlığını ve estetiğini artırarak, tarih boyunca birçok fırtınaya ve akıntıya direnmesini sağlamıştır.

Belediye Başkanı Kara, ilçedeki çalışmaları anlattı Belediye Başkanı Kara, ilçedeki çalışmaları anlattı

Köprünün duvar örgüsü üzerinde yer alan 1910 tarihli tamir kitabesi, geçmişte köprünün korunmasına yönelik yapılan çalışmaların belgesi niteliğindedir. Bu tür onarımlar, köprünün zamanla aşınmasını engelleyerek, tarihî yapının ayakta kalmasına yardımcı olmuştur.

Hoca Seyfettin Bölgenin Tarım ve Ekonomisine de Katkı Sağlamış

Hoca Seyfettin, sadece köprü inşasıyla değil, aynı zamanda bu köprü ile birlikte dört değirmen yaptırarak bölgenin tarımsal ve ekonomik yaşamına da katkıda bulunmuştur. Bu değirmenler, bölgenin su kaynaklarını kullanarak tarım faaliyetlerini desteklemiş ve köprünün çevresinde bir ekonomik hareketlilik yaratmıştır.

Kula’nın Kültürel Mirasını Gelecek Nesillere Taşıyan Önemli Bir Simge

Hoca Seyfettin Köprüsü, yalnızca bir geçiş noktası değil, aynı zamanda Kula’nın tarihine tanıklık eden bir yapı olarak öne çıkmaktadır. Geçmişte olduğu gibi bugün de hem mimari estetiği hem de tarihi değeriyle ziyaretçilerini ağırlayan bu köprü, Kula’nın kültürel mirasını gelecek nesillere taşıyan önemli bir sembol haline gelmiştir.

Ziyaretçilerini Tarihin Derinliklerine Götürüyor

Zamanla yarışan bu tarihi yapı, her köşesinde farklı hikayeler barındırarak, ziyaretçilerini tarihin derinliklerine götürmeye devam ediyor. Köprü, sadece bir mühendislik harikası değil, aynı zamanda Kula'nın tarihsel ve kültürel kimliğini oluşturan unsurların bir araya geldiği bir nokta olarak önemini korumaktadır.

Bu mirası yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak, hem yerel halk hem de ziyaretçiler için büyük bir sorumluluk taşımaktadır. Hoca Seyfettin Köprüsü, her adımda tarihin izlerini sunarak, geçmişin bir parçası olmanın yanı sıra, geleceğe de ışık tutmayı sürdürüyor.

Kaynak: Haber Merkezi