Manisa’da kamu emekçileri, maaşlarının yoksulluk ve açlık sınırının altında kalmasına tepki göstermek için sokaklara çıktı. Eğitim Gücü-Sen üyeleri, 8. Toplu Sözleşme görüşmelerinde hükümetin teklif ettiği zam oranlarını protesto etti.
Sendika temsilcileri yaptığı açıklamada, toplu sözleşme sürecinin bir “oyun sahnesi” gibi yürütüldüğünü ve yetkili sendikanın kamu çalışanlarının değil hükümetin çıkarlarını koruduğunu savundu. Hakem Heyeti sürecinin de kamu emekçileri açısından ‘trajedi’ye dönüştüğü vurgulandı.
“Sefalet içinde yaşamaya mahkum eden bir düzendir”
Eğitim Gücü-Sen, TÜRK-İŞ ve BİSAM verilerine göre açlık sınırının 26 bin, yoksulluk sınırının ise 86 bin lira olduğunu hatırlattı. Kamu çalışanlarının maaşlarının bu rakamların çok altında olduğunu belirten sendika, “En yüksek kadrodaki personel dahi bu sınırların altında maaş alıyor. Bu, kamu emekçilerini sefalet içinde yaşamaya mahkum eden bir düzendir” dedi.
Ek ödemeler yetersiz
Sendika, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın önerdiği ek ödemelerin, yüksek kira ve temel gıda fiyatları karşısında yetersiz kaldığını vurguladı.
Meslek gruplarının talepleri görmezden geliniyor
Mühendis, akademisyen, şef, amir ve uzman gibi meslek gruplarının yıllardır biriken hak kayıplarının göz ardı edildiğini belirten sendika yetkilileri, 3600 ek gösterge sözlerinin tutulmadığını ve Yardımcı Hizmetler Sınıfı’nın sorunlarının sürekli ertelendiğini ifade etti.
Eğitim Gücü-Sen taleplerini şöyle açıkladı: Yoksulluk sınırının altında kalan maaş tekliflerinin reddedilmesi, taban aylık ve refah payının artırılması, kira yardımı ve bayram ikramiyelerinin iyileştirilmesi, öğretmenlerin ek ödemeleri ve özlük haklarının düzenlenmesi, Yardımcı Hizmetler Sınıfı’nın GİH kadrosuna geçirilmesi ve aile ile çocuk yardımlarının ekonomik koşullara uygun güncellenmesi.
Basın açıklaması, “Teslim olmayacağız. Haklarımızı alıncaya, onurumuzu koruyuncaya ve bu sarı sendikacılık anlayışını tarihin çöplüğüne atıncaya kadar mücadelemiz sürecektir” mesajıyla son buldu.