Karşıyaka Belediyesi’nde 23 gün süren sosyal denge tazminatı eylemlerinin ardından 10 memurun görev yerinin değiştirildiği iddia edildi. Tüm Bel-Sen, zabıta memurunun belediye birimi bulunmayan boş bir alana gönderilmesini “ceza niteliğinde uygulama” olarak değerlendirdi.

İzmir’in Karşıyaka ilçesinde belediye çalışanları arasında tansiyon yeniden yükseldi. Tüm Bel-Sen İzmir 2 Nolu Şube, sosyal denge tazminatı (SDT) eylemlerine katılan 10 belediye çalışanının görev yerinin değiştirildiğini öne sürdü. Sendika, özellikle zabıta biriminde görev yapan bir memurun, hiçbir belediye biriminin bulunmadığı Örnekköy Kentsel Dönüşüm Alanı’na gönderilmesini “sürgün” olarak nitelendirdi. Belediye yönetiminden konuyla ilgili henüz resmi bir açıklama yapılmazken, sendika bu uygulamaya karşı hukuki ve sendikal mücadele başlatacaklarını duyurdu.

Eylemler 23 Gün Sürmüştü

Karşıyaka Belediyesi çalışanları, geçtiğimiz ay toplu iş sözleşmesinden doğan sosyal denge tazminatlarının (SDT) ödenmemesi nedeniyle 23 gün boyunca iş bırakma eylemi gerçekleştirmişti. Belediye Başkanı Behice Yıldız Ünsal’ın ödeme takvimi açıklamasının ardından eylemler sona ermişti. Ancak, Tüm Bel-Sen’e göre eylemlerin ardından başlayan görev yeri değişiklikleri, çalışanlar arasında “cezalandırma süreci” olarak değerlendiriliyor.

Zabıta Memuru Boş Araziye Gönderildi

Sendikanın iddiasına göre, zabıta kadrosunda görev yapan bir belediye çalışanı, belediye birimi bulunmayan Örnekköy Kentsel Dönüşüm Alanı’na görevlendirildi. Söz konusu alanın fiziki koşullarının yetersiz olduğu belirtilirken, memurun ne tuvalet ne de yağmurdan korunabilecek bir barınak olmadan görevlendirildiği ifade edildi.

“Bu Bir Cezalandırma Yöntemidir”

Tüm Bel-Sen İzmir 2 Nolu Şube Yönetim Kurulu Üyesi Fırat Belen, uygulamanın açıkça cezalandırma niteliği taşıdığını söyledi. Belen, “Zabıta biriminde çalışan bir arkadaşımız Örnekköy Kentsel Dönüşüm Alanı’na gönderildi. Burası belediyeye bağlı hiçbir birimin bulunmadığı, fiziki şartların uygun olmadığı boş bir alan. Ne tuvalet ne de yağmurdan korunacak bir yer var. Ayrıca can güvenliği açısından da riskli bir bölge,” dedi.

“Çalışanlarımızı Bu Şartlarda Zorlamak Kabul Edilemez”

Belen, bölgedeki kablo yakımı gibi tehlikeli faaliyetlerin çalışanlar için ciddi risk oluşturduğunu da vurgulayarak, “Arkadaşlarımızı bu koşullarda çalışmaya zorlamak kabul edilemez. Bu bir cezalandırma yöntemi olarak değerlendiriyoruz. Bu sürgünlerin geri alınması için mücadelemizi sürdüreceğiz,” ifadelerini kullandı.

Kaynak: İHA