Tütün üreticisi çiftçiler CHP’li Başevirgen’e dertlerini anlattı. “Tütüncünün durumu vahim, bulunduğumuz bu tarlaya gübre atamadım. Mazot pahalı olduğu için alamıyorum, aralarını da süremedim. Gübreyi atamadık, ilacı atamadık, mazot pahalı olduğu için araları süremedik, çapayı yapamadık. Burası 10 dönüm. Eskiden buradan aldığımız ürünle düğünümüzü yapardık. Şimdi ise 10 dönümden para kazanma ihtimalimiz yok. Petrole olan borcumu ödeyemiyorum. Yan tarafta 20 dönüm daha yer ekmiştim ikisi otun içinde kaldı. Doğru düzgün ürün alamayacağım, ekmeksiz kalmaktan korkuyorum.

“KIRMIZI MOTORU OLMAYAN ÇİFTÇİNİN KIZINI ALAMAZDI” 

Bir başka üretici ise çiftçiliğin eskiden çok itibar gördüğünü söyleyerek, “10 dönüm pamuk eken traktörünü alıyordu, ertesi sene arabasını da alıyordu. Hatta sonraki sene hacca gidiyordu. Benim yaşımdakiler bilir. Çiftçilik yapanlar, öğretmene, memura kız vermiyordu. Benim kızıma nasıl bakacak derdi. Kırmızı motoru olmayan, çiftçinin kızını alamazdı. 10 dönüm tütün ektin mi, 10 dönüm pamuk ektin mi 10 dönüm bağın oldu mu kırmızı motor alabiliyordu. Motoru olanın geçim derdi olmaz, kız alması da sorun olmazdı. Ama artık halimiz herkesten beter oldu. ” diye konuştu.

 Manisa Milletvekili Bekir Başevirgen’in tütün üreticilerini ziyaretine eşlik eden Ahmetli Ziraat Odası Başkanı Adnan Ünsal ise, “Ahmetli ilçemizin nüfusu 1990 da 23 bin 500 civarındaydı. Bugün 18 bine düştü. Üzümü, pamuğu, tütünü elimizden aldılar. İnsanlarımız büyükşehirlere göçtü. Bugün pamuk ekin diye yalvarıyorlar ama ekilecek yer yok. Zamanında bize ektirmediler, insanlar bağ dikti. Pamuk şimdi 30 lira, bazıları bağlarını söküyor yer açmak için. Yunanistan’dan pamuk alıyorlardı. Çin’in pamuğu yasaklandı, zehirli madde var diye. Şimdi pamuk ekilecek, yarın pamuk bollaşacak para etmeyecek. Önümüzü göremiyoruz.” diye konuştu.

“TÜCCAR BİZDEN 13 LİRAYA ALIP 35 LİRAYA SATTI” 

Bölgede tütün üretiminin bırakıldığını söyleyen Ziraat Odası Başkanı Adnan Ünsal, “Artık tütüncü kalmadı. Eskiden buralarda 200 kadar tütün üreticisi ziraat odasına kayıtlıydı. Şimdi 20 kişi ancak kaldı. 1998 yılında 18 dönüm tütün ektim. Ertesi sene yine tütün ektik, para kazanabiliyorduk. Ama şimdi fiyat bile belli değil. Geçen sene 13 lira fiyat açıklandı. 13 liradan 35 liraya kadar tütün sattılar. Tüccar ürünün fiyatı 13 lira diyor. Taban fiyat bu istersen git şikâyet et diyor. Bizden 13 liraya alıyor 35 liraya satıyorlar. Maliyetler arttı ama açıklanan fiyat aynı. Bu şartlarda tütün üretilemez. Böyle giderse ekemeyeceğiz, seneye vazgeçeceğiz. Bu tarlanın bir de icarı var. Her şey 3 e katlandı. Mal sahibi de tarlanın kirasını da artıracağım diyor, o da haklı.” diye konuştu.

“TÜTÜNE EN AZ 70 LİRA FİYAT VERİLMELİ”

 Maliyetlerin çok arttığını, ama üreticilerin asıl sorununun ürününü kaça satacağını bilememesi olduğunu söyleyen Ünsal, “Tütüne en az 70 lira fiyat verilmeli. Bunun yanı sıra mazot ve gübre desteği de verilmeli ki çiftçiler tütün ekebilsin. Çiftçiler açıklanacak fiyatın maliyetleri karşılayıp karşılamayacağını bilmeden üretiyorlar. Kumar oynuyorlar. Kar mı yapacaklar zarar mı edecekler belli değil. İşimiz Allaha kalmış, o gün fiyat ne olur bilmiyorlar. Bugün mazotu 30 liraya gübreyi 800 liraya alıyor ama ürünü kaça satacağını bilmeden yetiştiriyor. Bugün bir kahveye gidip 4 çay isteseniz kahveci bu çaylardan 10 lira kazanacağını biliyor. Yani ne kazanacağını önceden biliyor ve ona göre fiyat belirliyor. Esnaf dükkanına koyacağı maldan ne kadar kazanacağını biliyor. Yine bir devlet memuru ne kadar maaş alacağını biliyor ve ona göre çalışıyor. Fakat bir meslek grubu var ki ne kazanacağını bilmeden çalışıyor. İşte tarımla uğraşan kişilerin kaderi bu. Ne kazanacağımızı bilmeden üretim yapmaya çalışıyoruz.” diye konuştu.

Editör: Onur Yılmaz