Manisa’da her hafta kurulan Perşembe Pazarı, bu hafta da sabahın erken saatlerinden itibaren yoğunluğa sahne oldu. Tezgâhlar sebze, meyve ve temel gıda ürünleriyle dolarken, pazara gelen vatandaşlar fiyat etiketlerini dikkatle inceleyerek alışveriş yapmaya çalıştı. Pazarda alışveriş yapan birçok vatandaş pazar arabasını eskisi gibi dolduramadığından yakınırken pazarcı esnafı ise maliyetler nedeniyle ürünlerini zararına satmak zorunda kaldıklarını belirtti.

Manisa’nın Şehzadeler ilçesinde kurulan Perşembe Pazarı sabahın erken saatlerinden itibaren yoğunluğa sahne oldu. Sebze ve meyve tezgâhları önünde hareketlilik yaşanırken, pazarın en çok konuşulan konusu yine fiyatlar ve geçim sıkıntısı oldu. Alışveriş yapan vatandaşlar pazar arabalarını doldurmakta zorlandıklarını belirtirken, esnaf ise artan maliyetler karşısında ayakta kalmaya çalıştıklarını ifade etti.

“HER ŞEY MAZOTA BAĞLI”

Pazarcı esnafı Hüseyin Akburak, pazar ile market arasındaki fiyat farkına dikkat çekerek, “Pazarda 25 TL olan portakal manavda 75 TL. Pazar olmazsa insanlar alışveriş yapamaz. Her şey mazota bağlı, zam gelince bize de yansıyor” dedi.

Hüseyin Sezer, kış mevsimine göre fiyatların normal seviyede olduğunu belirterek, “Marketlere kıyasla pazar hâlâ uygun. Elma pazarda 40 TL, markette 80 TL. Pazara ihtiyacı olan geliyor” diye konuştu.

Karnabahar satan pazarcı Bahrihan Altaş, düşük fiyatların vatandaşı sevindirdiğini ancak kendilerini zor durumda bıraktığını vurgulayarak, “Gübre, mazot, poşet, nakliye… Hepsi maliyet. Karnabaharın bize maliyeti 35 TL, biz 30 TL’ye satıyoruz. Marketlerde aynı ürün 70 TL” ifadelerini kullandı.

Bülent Aslan da fiyatların gün içinde değiştiğini belirterek, “Akşam saatlerinde malı bitirmek için 10-15 TL aşağı veriyoruz. Sebze ucuz, meyve biraz pahalı. Pazarcı da vatandaş da dertli” dedi.

“EMEKLİ VE ASGARİ ÜCRETLİ PAZARDA ZORLANIYOR”

Pazarda alışveriş yapan emekli bir vatandaş, “Pazar arabası 1000 TL’den aşağı dolmuyor. Kiralar bu kadar yüksekken ayda dört kez pazara çıkmak büyük yük” sözleriyle yaşadığı sıkıntıyı anlattı.

Burak Yiğit ise fiyatların özellikle emekli ve asgari ücretliler için ağır olduğunu vurgulayarak, “Geçim sıkıntısı pazarda çok net hissediliyor” dedi.

Pazardan çöp topladığını belirten bir vatandaş, “Çok pahalı pazar. Benim eşim emekli yetmiyor. İnan ki çöp topluyorum pazardan. Yetmiyor. Soğukta üşüdüm elim ayağım titredi, artıkları toplayacağım. Bize iyilik yapmıyorlar, yardım etmiyorlar emekliye. Vatandaşın hali çok zor, Allah yardımcımız olsun” şeklinde konuştu.

“İSTEDİĞİMİZİ ALAMIYORUZ”

Yaşlı bir vatandaş ise, “Pazara giriyoruz ama istediğimizi alamıyoruz. Hiçbir şey almadan 1500 TL gidiyor, alsan 2 bin TL’yi buluyor. Bütçemize göre, her şeyi azaltarak alışveriş yapıyoruz” sözleriyle durumu özetledi.

“KESTANEYİ SATTIK, CEVİZİ SATAMADIK”

Kestane satıcısı Nihat Dursun, yılbaşı öncesi fiyatların arttığını ancak bunun pazarcıdan kaynaklanmadığını söyleyerek, “Yaklaşan yılbaşı dolayısıyla fiyatlar yükseliyor ama yerinde yükseliyor. Pazarda fiyat aynı, biz yükseltemiyoruz. Tüccarlar istedikleri gibi oynuyor. Ben ceviz ve kestane satıyorum. Bu sene kestane bizi kurtardı. Ceviz pek gitmedi. Bir ton satsak öpüp başımıza koyacağız. 20 TL mandalina pahalı mı? 20 TL’ye bile alamıyorsan diyecek bir şey yok” ifadelerini kullandı.

“SORUN FİYAT DEĞİL, PARANIN KIYMETİ”

Pazar esnafı Murat Gül, fiyat algısının paranın değer kaybından kaynaklandığını belirterek, “Pazar fiyatları aslında çok uygun. Ama insanların elinde para yok. Müşteriye pahalı geliyor ama masraflarımız çok fazla. Araba, tezgâh, vergi, sigorta… Kar marjı çok düşük. Don olursa tarladaki mal çürür, maliyet artar, bu da fiyatlara yansır. Bu bir kısır döngü. 20 TL’ye bugün bir çay bile içemezsin. Asgari ücretliye ve emekliye hak veriyorum ama bunu düşünecek olan en üsttekiler. Orta kesim kalmadı, zengin daha zengin, fakir daha fakir oldu” dedi.

Yumurta satıcısı, “Kış ayı olmasına rağmen yumurta fiyatları uygun. Marketler daha pahalı. Vatandaş bütçesine göre alıyor, akşam saatlerinde fiyatlar düşünce alışveriş artıyor” diye konuştu.

Peynirci Mustafa İnanır ise “Et fiyatlarına göre peynir fiyatları çok normal. Pazarda her şey günlük ve taze. Marketlerde tatma şansın yok ama burada var. Fiyat sorulmadan marketten alınıyor, pazarda ise pazarlık yapılıyor” ifadelerini kullandı.

Zeytin fiyatlarına da değinen esnaf, “Manisa gibi bir yerde zeytinin 300 TL olması abes ama bu çok kazandığımız anlamına gelmiyor. Satamadıktan sonra fiyatın ne anlamı var? Dükkanlarda daha pahalı” dedi.

PAZARDA ETİKETLER CEP YAKTI

Perşembe Pazarı’nda fiyat etiketleri dikkat çekti. Tezgâhlarda limonun kilosu 50 TL’den satılırken, portakal 25 ile 50 TL arasında alıcı buldu. Sarımsağın kilosu 300 TL’ye kadar yükselirken, elma fiyatları 40 ile 70 TL arasında değişti. Biberin kilosu 30 TL, soğanın 3 kilosu 50 TL, patatesin 5 kilosu ise 100 TL olarak belirlendi. Marul 20 TL’den satılırken, taze soğanın demeti de yine 20 TL’den tezgâhlardaki yerini aldı. Domatesin kilosu 50 TL, salatalığın kilosu 70 TL oldu. Kestanenin kilosu 300 TL’ye kadar çıkarken, mandalina 20 TL’den, muz ise kilosu 80 TL’den satışa sunuldu.

Muhabir: Cansu MERİÇ