İzmir’in içme suyu kaynaklarında alarm seviyesi yükseldi. Kentin en önemli barajlarında doluluk oranları hızla düşerken, özellikle Tahtalı Barajı’ndaki seviyenin yüzde 1’in altına indi. İZSU’nun 9 Aralık verilerine göre tüm barajlarda geçen yıla oranla dramatik bir azalma yaşandı. Kuraklığın uzun yıllardır devam eden etkisi, kenti 2026 yazı öncesi daha kritik bir eşikte bırakıyor.

İzmir Barajlarında Doluluk Oranları Hızla Düşüyor
İzmir’in içme suyu ihtiyacında önemli paya sahip barajlardaki seviyeler, uzun süredir etkili olan kuraklık nedeniyle ciddi şekilde geriledi. Tahtalı Barajı’nda geçen yıl yüzde 11,14 olan doluluk bu yıl yüzde 0,97’ye kadar düştü. Alaçatı Kutlu Aktaş’ta seviye yüzde 2’ye, Ürkmez’de yüzde 5,53’e inerken, Balçova ve Gördes barajlarında su tamamen çekildi. Bu tablo nedeniyle şehirde dönüşümlü su kesintileri sürüyor.

İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi’nden Dr. Öğr. Üyesi Ufuk Özkan, son 5 yıldır yağış ve baraj seviyelerinde sürekli düşüş yaşandığını ifade ederek, “Yağışlar artarsa belirli bir toparlanma olabilir ancak şimdiden söylemek gerekirse 2026 yazı daha tehlikeli bir eşik olarak görülüyor.” değerlendirmesinde bulundu.

Kuraklığın Ekolojik ve Toplumsal Etkileri Artıyor
Kuraklığın yalnızca su kıtlığı değil, gıda güvenliği, toplum sağlığı ve ekolojik dengeyi doğrudan etkileyen bir süreç olduğuna dikkat çekiliyor. Su stresinin artmasıyla orman yangınlarında risk yükselirken, zararlı böcek popülasyonlarında artış ve biyoçeşitlilik kaybı gibi ikinci etkiler de gözlemleniyor. Artan sıcaklıklar nedeniyle buharlaşma oranları yükseldiği için yağış alsa bile baraj seviyeleri istenen hızda toparlanamıyor.

“Acil Plan: Tüketimi Sınırlamak Şart”
Mevcut su seviyeleri, kısa vadede acil eylem planını zorunlu kılıyor. Uzmanlara göre günlük yüzde 10–15 oranında yapılacak su tasarrufu bile kritik haftaları kurtarabilecek seviyede önem taşıyor. Orta ve uzun vadede ise yağışları toprakla buluşturacak, suyu yer altına yönlendirecek sistemlere geçilmesi gerektiği belirtiliyor. Yer altı sularının aşırı kullanımının günü kurtarsa da gelecekte ciddi riskler barındırdığı uyarısı yapılıyor.






