Doğru Yol Partisi (DYP) Genel İdare Kurulu Üyesi ve Anadolu Düşünce ve Strateji Merkezi Temsilcisi İlkay Şimşek, gündemdeki “çözüm süreci” tartışmalarına ilişkin sert açıklamalarda bulundu. “Terörsüz Türkiye” gibi kulağa hoş gelen söylemlerin, içi doldurulmadan yürütülmesinin tehlikeli sonuçlar doğurabileceğini belirten Şimşek, söz konusu sürecin dış müdahalelerle şekillendirildiğine dair güçlü şüphelerin bulunduğunu söyledi.
'Terörsüz Türkiye' söyleminin hiç kuşkusuz herkesin özlemi olduğunu, ancak bugüne kadar kulağa hoş gelen bir ifade olmaktan öteye gidemediğini belirten Şimşek söz konusu sürecin dış müdahalelerle şekillendirildiğine dair güçlü şüphelerin bulunduğunu söyledi.
PKK terör örgütüne meşru bir muhataplık kazandırılmasının ciddi bir tehlike olduğuna işaret eden Şimşek, sürecin anayasa değişikliği ile eş zamanlı yürütülmesinin de dikkat çekici olduğunu vurguladı.
"Sürece meşruiyet kazandırılmak isteniyor"
Sözde çözüm sürecinin anayasa değişikliğiyle paralel götürülmesinin kamuoyunda kuşkular doğurduğunu dile getiren Şimşek, “PKK’nın yıllardır dile getirdiği taleplerin anayasa zemininde meşrulaştırılması mı hedefleniyor? Buna kim inanır?” diyerek tepkisini ortaya koydu.
Terör örgütünün yakın zamana kadar "bitirildiği" yönünde açıklamalar yapılırken, şimdi muhatap haline getirilmesinin tutarsızlık olduğunu belirten Şimşek, “Bu süreç, terör örgütünün taleplerine zımni onay vermekle eşdeğerdir. Bu kabul edilemez” dedi.
"Ana muhalefet de bu oyunun içinde mi?"
Şimşek, ana muhalefet partisi yöneticilerinin de süreci baltalamayacaklarını açıklamasını “küresel unsurlara verilen bir işaret” olarak nitelendirdi. Eleştirel seslerin kısıldığını ve sürece karşı çıkmanın toplumda baskı ortamı oluşturduğunu söyledi.
İktidarın, muhalefeti de bu sürece dahil ederek konuyu Meclis’te sonuçlandırma planı olduğunu iddia eden Şimşek, halkın bu girişimlere destek vermeyeceğini vurguladı.
“Ülkemizin içine itildiği ekonomik darboğaz, adalet krizleri ve yönetimsel zaaflar, milletin siyasete olan güvenini sarsmıştır” diyen Şimşek, anayasa değişikliği konusunda halk desteğinin oluşmayacağını savundu. Şimşek, “Bağımsız davranamayan siyasi aktörlere karşı daha dikkatli olmalıyız. Millet olarak daha bilinçli ve sorgulayıcı bir duruş sergilemek zorundayız” diyerek açıklamasını tamamladı.
