Sıcak hava dalgalarının etkisini artırdığı yaz günlerinde, termometreler 30 derecenin üzerine çıktığında klimalar adeta zorunluluk haline geliyor. Ancak bu durum, elektrik faturalarına yüksek rakamlar olarak yansıyor. Uzmanlara göre, serinleme ihtiyacını karşılamak için klimanın doğru zamanlarda kullanılması hem tasarruf sağlıyor hem de enerji yükünü azaltıyor.
Bu saatlerde çalıştırmayın!
Enerji uzmanları, günün en yoğun enerji tüketiminin 16.00 ile 20.00 saatleri arasında yaşandığını belirtiyor. Bu saatlerde klimayı çalıştırmak, hem şebekedeki yükü artırıyor hem de tüketicinin daha yüksek tarifeden ödeme yapmasına neden oluyor. Bu nedenle, klimanın bu zaman dilimi dışında kullanılması öneriliyor.
Klima türleri elektrik faturasını etkiliyor
Klimaların enerji tüketimi, türlerine göre büyük farklılık gösteriyor. Merkezi sistemler saatte 3000-3500 watt tüketirken, pencere tipi üniteler 900-1440 watt aralığında çalışıyor. Taşınabilir klimalar ise 2900-4100 watt ile en yüksek tüketim yapan modeller arasında yer alıyor.
Alternatif serinleme yöntemleri
Uzmanlar, serinleme ihtiyacını yalnızca klimaya bağlamamak gerektiğini hatırlatıyor. Tavan vantilatörleri düşük enerjiyle serinlik sağlarken, güneş alan pencerelerde perdelerin veya panjurların kapalı tutulması, ortam sıcaklığını birkaç derece düşürebiliyor.
ECO modu ile tasarruf mümkün
Klima üreticileri, cihazların “ECO” modunda çalıştırılmasının enerji tüketimini ciddi ölçüde düşürdüğünü belirtiyor. Akıllı termostatlar ise evde kimse yokken sıcaklığı otomatik ayarlayarak gereksiz enerji kullanımını önlüyor.
Güneş panelleri, yaz aylarında klimanın enerji ihtiyacının bir kısmını karşılayarak maliyetleri düşürebiliyor. Ayrıca, doğru klima seçimi de tasarrufun önemli bir parçası olarak öne çıkıyor.
Uzmanlara göre, yaz aylarında serinlemek için yalnızca klimaya bağımlı kalmamak, doğru cihaz seçmek ve kullanım saatlerine dikkat etmek, hem faturaları hem de enerji tüketimini önemli ölçüde azaltıyor.
