Son dönemlerde okullarda ve okul önlerinde akran zorbalığı giderek artmaya başladı. Verilere göre her dört öğrenciden biri buna maruz kalıyor. Manisa’da Çocuk Gelişimi Uzmanı olarak görev yapan Ceyda Azman, konu hakkında önemli açıklamalar yaptı, aileleri dikkatli olmaya davet etti. Akran zorbalığına maruz kalan bir çocuğun, okulda ya da ailesi tarafından gözlemlenmesinin mümkün olduğunu dile getiren Azman, “Bu süreçte zorbalığa maruz kalan çocukta utanç duygusu sıklıkla görülür, öz güven duygusu da oldukça düşer. Dolayısıyla çocuğunuzun yaşadığı duyguları anlamak ve desteklemeniz tüm bu sürecin onun suçu olmadığını, ondan kaynaklanmadığını aktarmanız gerekiyor.” dedi.

Burhan AKDEMİR-özel

Özellikle okul çağındaki çocukların yoğun bir şekilde maruz kaldığı akran zorbalığı, çocukların zihinsel, fiziksel ve ruhsal olarak sağlığını olumsuz etkiliyor. Günümüzde bu tür olayların daha da artması sonucu ailelere de büyük görevler düşüyor.

Manisa’da Çocuk Gelişimi Uzmanı olarak görev yapan Ceyda Azman konu hakkında önemli bilgiler verdi. Çocukların akran zorbalığına maruz kalması durumunda gelişimlerinin olumsuz etkilendiğini ifade eden Azman, “Çocuklar okula başladıkları zaman eğer akran zorbalığı söz konusu ise ailelerde şu söylemler gündeme geliyor: ‘Çocuğum okulda çok utangaç, içine kapanıyor, öz güveni eksikmiş, evde kendisini ifade edebiliyor ancak okulda öyle değil, okula uyum sağlayamadı mı?’ Ancak tüm bu durumlar, çocuğun okulda çekimser olması ya da içine kapanması akran zorbalığı ile ilgili olabiliyor.” dedi.

AKRAN ZORBALIĞI NEDİR?

Akran zorbalığının, zorbaca olan herhangi bir davranışın yaşıtı tarafından bir çocuğa birden fazla kez uygulanması olarak tanımlandığını söyleyen Ceyda Azman, zorba davranışları şöyle sıraladı: “Küfür etmek, alay etmek, lakap takmak, dış görünümüyle dalga geçmek, konuşma tarzı ile dalga geçmek gibi sözlü eylemler. Bir de fiziksel olarak gerçekleşen eylemlerle yani vurma, çekiştirme gibi davranışlarla gerçekleşebiliyor.”

GENELDE ÖĞRETMENLER FARK EDİYOR

Ailelerin genelde çocuğuna uygulanan akran zorbalığını öğretmenlerin gözetimi ile fark ettiğini, ancak durumun evde de gözlemlenebileceğini dile getiren Azman, “Çocuk okul hayatından sonra mutsuz veya tedirgin oluyorsa, öz güven sorunları yaşamaya başladıysa, sosyal ilişkileri öncesinde olduğundan daha zayıf hale gelmeye başladıysa veya okula gitmekten kaçınıyorsa burada çocuğunuzu gözlemlemeli ve onunla konuşarak duygularını, düşüncelerini anlamaya çalışmalısınız. Zaman zaman akran zorbalığına maruz kalan çocuklarda bu durum uyku ve yeme problemlerine kadar da ilerleyebiliyor. Aslında tüm bunlar değerlendirildiği zaman çocuğunuzun belki de sonuca geldiğinde yaşamış olduğu problemleri fark ederek paniğe kapılıyor ve direkt uzman yardımına ihtiyaç duyuyorsunuz ancak çocuğunuzun özellikle akranlarıyla ilişkisinin en yoğun başlamış olduğu okul hayatı ya da arkadaşlık ilişkileri ile ilgili bilgi sahibi olmak her zaman önemli.” ifadelerini kullandı.

CİNSİYETE VE YAŞA GÖRE DEĞİŞİYOR

Akran zorbalığının yaş ve cinsiyete göre bile değişim gösterdiğinin altını çizen Azman, sözlerini şöyle sürdürdü: “Örneğin erkeklerde daha görünür eylemlerle (lafla küçük düşürme ya da vurma davranışı gibi) gerçekleşirken kızlarda daha çok dışlama gibi bizlerin pasif agresif dediği davranışlarla gerçekleşebiliyor. Dolayısıyla çocuğunuzun okula uyum problemi olduğunu düşünmeden önce okulda ne yaşadığı hakkında bilgi sahibi olmanız gerekiyor. Peki çocuğunuzun akran zorbalığına maruz kaldığını biliyorsunuz, nasıl davranmalısınız? Onu suçlamayın, yani sen ne yaptın ki böyle bir davranışa maruz kaldın sorusunu yöneltmeyin. Önce dinlemeli ve çocuğunuzu anlamaya çalışmalısınız. Suçlandığını hisseden çocuk tamamen içine kapanarak daha büyük sorunlar yaşamaya başlar. Akran zorbalığına karşı ne tür davranışlarda bulunduğunu gözlemleyin. Örneğin çocuğunuzun davranış değişikliğini fark ettiğiniz anda onunla konuşup düşüncelerini öğrenmeye çalışmanız ve duygularını sizinle paylaşmasına olanak sağlamanız gerekiyor. Bu süreçte zorbalığa maruz kalan çocukta utanç duygusu sıklıkla görülür, öz güven duygusu da oldukça düşer. Dolayısıyla çocuğunuzun yaşadığı duyguları anlamak ve desteklemeniz tüm bu sürecin onun suçu olmadığını, ondan kaynaklanmadığını aktarmanız gerekiyor.”

AİLELERE ÖNEMLİ UYARI

Zorbalığa uğrayan çocuklara ‘Sen de karşılık ver’ gibi söylemlerin doğru olmadığına değinen Azman, son olarak şunları aktardı: “Belki çocuğunuzun kendisini koruyabilmesini düşünerek söylediğiniz bu söz çocuğunuzu da zorbaca davranışlarda bulunan biri haline getirmekten öteye gitmez. Aslında tüm bu akran zorbalığı ya da çocuğunuzdaki davranış değişimleri için yapılabilecek en güzel şey ise çocuğunuzla konuşmak, onun gözlerinin içine bakarak onu dinlemek ve ona önemsendiğini hissettirmeniz olacaktır. Çocuğunuzla günün nasıl geçtiğini, neler yaşadığını, onu mutlu veya mutsuz eden olayları paylaşmak ve aynı şekilde sizin de gününüzden bahsederek paylaşıma açık olmanız hem onun kendini ifade edebilmesine olanak sağlar hem de sizin onu kontrol edebilmenize ve bu tarz durumların önüne daha erken geçebilmenize olanak sağlar.”

Editör: TE Bilişim