BAÜN Tıp Fakültesi Hastanesinde, Manisa’dan gelen bir hastanın kalbinin önünde yer alan tümör farklı bir yöntem ile alındı. Boğazın hemen altından 4 santimetrelik kesi ile alınan tümör operasyonu ile ilgili bilgi veren Op. Dr. Erman Alçı, "Hastamız 24 yaşında kadın hastaydı. Dış merkezde yapılan tetkiklerinde genel durum bozukluğu ve kalsiyum yüksekliği nedeniyle hastaneye yatan bir hastamızdı. Orada yapılan tetkiklerinde hastanın bu kalsiyum yüksekliğinin, paratiroid bezleri ile ilgili olduğu, bu problemin ortaya çıktığı anlaşılmıştı. Ancak orada yapılan tetkiklerde paratiroid adenomunun bu hastalığa sebep olan dokunun hastanın kalbinin hemen ön yüzünde, kalbin ana toplardamarın ön yüzüne yerleştiğini ve riskli bir cerrahi olduğunu kendisine iletmişler. Hastamız başka bir ilden bize başvurdu. Orada ameliyat olamayacağını, daha ileri bir merkezde olacağını söylemişlerdi. Ardından biz tabii hastamızı tekrardan değerlendirdik, hakikaten kalsiyumunun yüksek olduğunu ve bunun paratiroid patolojisi olduğunu ve yapılan sintigrafi ve ultrason değerlendirmeleri sonucunda dış merkezde söylendiği gibi ektopik yerleşimde olduğunu, normalde olması gereken yerin dışında kalbin ön yüzünde riskli bir bölgede yerleşmiş olduğunu tespit ettik. Ardından bir cerrahi planlaması yapmamız gerekiyordu. Tabii endokrin branşı, nükleer tıp branşı, radyoloji branşı ve kalp damar branşı ile hastayı paylaştık, birlikte konuştuk. Aslında cerrahi tedavi tek tedavisi, cerrahi endikasyonu var; planlanması gerekiyor ama yapılacak cerrahi hem genç bir hasta hem de yerleşim yeri olarak atipik yerleşimli bir yer olduğu için hastanın iman tahtasının açılarak bu ameliyatın gerçekleştirilmesi gerekme riski vardı. Dolayısıyla biz de bu riski göz önünde bulundurup kalp damar bölümümüzden Onursal hocamızla görüştük. Onun da hastadan bilgisi oldu, ameliyat gününün planlamasını ona göre yaptık. Yani boyundan yapılan bir kesiyle kalbin ön yüzüne ulaşılamadığı takdirde, hastanın iman tahtası açık kalp ameliyatlarındaki gibi açılıp o şekilde doğrudan kitleye erişim sağlanmak zorunda kalınabilirdi, kötü senaryo buydu" dedi.

"RİSKLİ AMELİYATI ÇOK KOLAY ATLATTIM"

Manisa'nın Soma ilçesinden giderek hastaneye başvuran ve böylesi riskli bir ameliyatı çok rahat atlattıklarını belirten Ayşe Coşkun (24), yaşadığı bu operasyonu şöyle anlattı:

  “Bu bende çok uzun zamandan beri varmış galiba. Mide bulantısı, nefes darlığı, halsizlik, yorgunluk, kemik ağrıları şikayetlerinden dolayı ben aslında gelmiştim. Şehir hastanesinde 10 gün kadar yattım. Daha sonra ameliyat olmam gerektiği söyleyerekten de Erman Bey'in ününü duydum, o da sağ olsun yardımcı oldu. Böylelikle bu hastalığın bende olduğunu öğrendim. Ameliyat öncesinde korkularımız vardı elbette ama Erman Bey her şeyi en ince detayına kadar anlattı, bana çok tehlikeli olduğunu söyledi. Riskin tabii ki olduğunu söyledi, buradan açamazsak eğer aşağıdan iman tahtasını açacağını, tabii yaşımın genç olmasından dolayı tehlikeli olacağını söyledi. Korktuk hep birlikte ama daha sonrasında girerken ameliyata, çok da negatif değil pozitif düşündüm. Pek fazla bir şey hissedemedim, aslında ne hissetmem gerektiğini de bilemedim. Onun dışında Erman Bey'e güvendim açıkçası, diyebileceğim tek şey o. Başka da pek bir şey yapmadım ameliyattan önce, sonrasında da gayet iyiydim. Elbette ağrılarım oldu ama bir gün içinde kendime geldim. 6 saat içinde yemek yemeye, su içmeye başlamıştım, ayağa da kalkmıştım. Ertesi gün de gayet rahat bir şekilde evime dönebildim" dedi. İHA

Editör: Onur Yılmaz