Soma'da 13 Mayıs 2014'te meydana gelen maden faciasında 301 işçi yaşamını yitirdi. Yaşam odası yoktu, iş güvenliği yoktu; rödövans, dayıbaşı, taşeron ve aşırı çalıştırma vardı. Hayati önemde olan gaz ve sıcaklık sensörlerinin çalışmadığı dava sürecinde ortaya çıktı. Tutulması gereken defterler tutulmamış, madenleri denetlemesi gerekenler madenin kapısını dahi görmemişti.

Acı ve öfke başta Soma'da olmak üzere tüm Türkiye'de sokağa taştı.
Dava süreci skandallarla başladı. Tutuklu sanıklar ilk duruşmaya getirilmedi. Sanıklar ölen mühendisleri suçlayarak kendilerini haklı çıkartmaya çalıştı.

Soma'nın bir yıllık öyküsünün özeti şöyle:

13 MAYIS 2014: KATLİAM GÜNÜ

Ülke tarihinin en büyük işçi katliamı: Soma'da Eynez Maden Ocağı'nda ülke tarihinin en büyük işçi katliamı yaşandı. 301 madenci yaşamını yitirdi.
Boşver Soma'yı: Katliamdan iki hafta önce Soma madenlerindeki çalışma koşulları ile ilgili mecliste soru önergesi verilmiş ancak önerge reddedilmişti.

14 MAYIS 2014: TÜRKİYE AYAKTA
Dört yanda protesto eylemleri: Katliamın ardından ülkenin dört yanında halk Soma için meydanlara çıktı. Gün boyu ders boykotları, nöbetler, duran insan eylemleri gerçekleştirildi.
İstanbul'un birçok ilinde halk Soma için sokağa çıktı.
Ankara'da üniversiteler boykota gitti. Gün içerisinde kent merkezini zapt eden halk akşam saatlerinde mahallelerde eylemlere devam etti.

Erdoğan Soma'da
Katliamla ilgili ilk açıklamalarında "Bunlar olağan şeyler" diyen Tayyip Erdoğan, Soma'ya gittiğinde ilçe halkı tarafından tepkiyle karşılandı.
Danışmandan tekme: Tayyip Erdoğan'ın danışmanı Yusuf Yerkel işçi yakınına tekme attı.
Soma işçisi: ?Erdoğan madende çalışmayı intihar mı sanıyor?
Soma'da işçi katliamının yaşandığı madende 2,5 yıldır çalışan Engin Dağlı yaşadıklarını anlattı. ?Bu mesleğin fıtratında var' diyen Başbakan'a ?On katlı binanın tepesine çıkıp atlamak kader mi olur?' diye seslendi

15 MAYIS 2014: GREV GÜNÜ
Grev: Türkiye'nin dört bir yanında Soma için grev yapıldı.

16 MAYIS 2014: ÜNİVERSİTEDE İŞGAL, SOMA HOLDİNG'DEN YÜZSÜZLÜK
İTÜ'de işgal: Soma Katliamı'nın faillerinin danışmanlığını yapan öğretim üyesi Orhan Kural'ı İTÜ'de istemediklerini söyleyen İTÜ öğrencileri, Maden Fakültesi'ni işgal etti. İTÜ'den sonra Mimar Sinan ve GS üniversiteleri de işgal kararı aldı.
Katliamdan 3 gün sonra Soma Holding'den açıklama: Basın karşısına çıkan Soma Holding Yönetim Kurulu Başkanı Alp Gürkan ve sorumlu mühendisler "Bu işte bizim bir suçumuz" yok diyerek kendilerini aklamaya çalıştı.

17 MAYIS 2014: ÖFKE DİNMEDİ
17 Mayıs'ta da birçok kentte sokağa çıkıldı.

20 MAYIS 2014: SARI SENDİKA PROTESTO EDİLDİ

Türk İş Maden-İş protesto edildi: Türk İş Maden-İş Sendikası'nın kendilerini değil patronu savunduğunu söyleyen işçiler "Patronların sendikasını istemiyoruz" diyerek adliye önünde oturma eylemine başladı.

22 MAYIS 2014: OKMEYDANI'NDAKİ EYLEME MÜDAHALE
Okmeydanı'nda liselilerin Soma eylemine saldıran polis gerçek mermi kullandı. O sırada Cemevi'nde bir cenaze töreni için bekleyen Uğur Kurt, Cemevi bahçesinde iken boynuna mermi isabet etmesi sonucu hayatını kaybetti.

23 MAYIS 2014: TÜRK İŞ 10 GÜN SONRA UYANDI

Türk-İş Genel Başkanı'ndan 10 gün sonra Soma açıklaması: Katliamın üzerinden 10 gün geçtikten sonra Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay bir basın toplantısı düzenledi. Atalay, sorumluluğun ihaleyi verenlerde, müfettişlerde ve patronlarda olduğunu söyledi.

4 HAZİRAN 2014: SOMA AYAKTA
Soma ayakta: Sendika yöneticilerini istifa etmek zorunda bırakan işçilerin tepkisi Türk-iş Maden-İş'in 3 Haziran'da yaptığı genel kurulda kendi atadığı yönetimi işçilere onaylatmaya çalışması ile büyüdü. İşçiler 4 Haziran'da ?Katliamın sorumlusu TKİ hesap verecek' sloganlarıyla TKİ önünde yürüyüşe geçti

14 HAZİRAN 2014: SOMA TAŞERONA KARŞI YÜRÜDÜ
Soma'da maden işçileri taşerona karşı yürüdü: İşçiler bir aydır bekletildiklerini, iş tanımı yapılması, taşeronun yasaklanması gibi taleplerinin takipçisi olacaklarını söyledi.

DAVA SÜRECİ

20 Mayıs 2014: Soma'da şirket yöneticileri de tutuklandı.
Soma Katliamı soruşturmasında yöneticiler Can Gürkan ve Ramazan Doğru birbirini suçladı, savcı yeniden ifade aldı. Toplam tutuklu sayısı 8'e yükseldi.

5 Kasım 2014: Soma faciasında 301 kez 25 yıl hapis istemi
Soma maden katliamı ile ilgili soruşturmasının ardından facianın bir numaralı şüphelisi olarak görülen Soma A.Ş. Yönetim kurulu Başkanı Can Gürkan ve 7 kişinin 301 kez ağırlaştırılmış müebbet hapisle yargılanmaları istendi.
11 Kasım 2014: Soma için ilk iddianame hazırlandı
Akhisar Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahiner, Soma katliamı ile ilgili iddianamenin hazırlanıp, Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'ne sunulduğunu, yargılamaya 15 gün içinde başlanabileceğini bildirdi.
25 Kasım 2014: Soma iddianamesi esastan gerekçelerle iade edildi
Soma Katliamı için hazırlanan iddianame ifadelerin alınmaması, sanık-fiil bağının kurulmaması, delillerin belirtilmemesi ve TÜBİTAK raporunun beklenmemesi gibi gerekçelerle iade edildi.
3 Mart 2015: İkinci iddianame kabul edildi: "Olası kasıtla adam öldürme?"
İddianamede, tutuklu bulunan 8 kişi hakkında "olası kasıtla adam öldürme ve yaralama" suçundan 301 kez 20 ile 25 yıl; çoğu mühendis olan 37 maden çalışanı hakkında ise "bilinçli taksirle adam öldürmek ve yaralamadan" 2 ile 15 yıl hapis cezası istendi.
4 Nisan 2015: Sanıklarının can güvenliği nedeniyle duruşmaya getirilmeyeceği?
Soma Katliamı davasının 8 tutuklu sanığı can güvenliği endişesiyle 13 Nisan'da başlayacak duruşmaya getirilmeyeceği açıklandı.
5 Nisan 2015: "Katillerle yüzleşmek istiyoruz!"
Soma Katliamı'nın sorumlularının mahkemeye getirilmemesi kararına madenci ailelerinden tepki geldi. Aileler, yeni katliamlar yaşanmaması için sorumlularla yüzleşme ve davanın peşini bırakmama çağrısı yaptı.

GÜN GÜN DAVA: 13 NİSAN- 24 Nisan 2015
Birinci oturum: Akhisar Adliyesi'nde başlayan davaya tutuklu sanıkların getirilmemesine tepki gösterilmesi üzerine mahkeme sanıkların getirilmesi yönünde karar verdi.
İkinci oturum: 230 sayfalık iddianamenin okunmasına başlandı. İddianamede sanıkların birbirlerini suçladıkları ve toplu bir biçimde sorumluluğu üstlenmedikleri görüldü.
Üçüncü oturum: Sanık sorgularına geçildi. Sanıkların hepsi madende yaşanan katliamdan sorumlu olmadıklarını belirterek suçu maden içerisinde hayatını kaybeden ve maske takımından sorumlu olan Mehmet Efe'ye attı.
Dördüncü oturum: Madende sensör kullanılmadığı ve kayıt defterlerinin düzgün tutulmadığı da sanık sorguları sırasında ortaya çıktı. Delil yerine geçebilecek dinamit kullanım defterinin de sanık avukatlarında olduğu ortaya çıktı.
Beşinci oturum: Sanıkların sorgusunda sıcaklık ve gaz sensörlerinin de düzgün kontrol edilmediği hatta çalışıp çalışmadığının bilinmediği ortaya çıktı.
Altıncı oturum: Tutuksuz sanık ifadelerinin tamamlanırken, verilen her ifade katliamın alınmayan önlemlerle göz göre geldiğini gösterdi.
Yedinci oturum: Avukatların savunmalarındaki suçlamalar, şirket yöneticileri ve siyasi iktidarın sorumluluğunu gösterdi. Madencilerin avukatları da asıl sorumluların sanık sandalyesinde olmadığını vurguladı.
Sekizinci oturum: Madenci ailelerinin ve yaralıların davaya katılımı kabul edilirken, örgütlerin ve baroların katılım talepleri ise reddedildi. Soma Davası 15 Haziran 09.00'a ertelendi.
Editör: TE Bilişim