MHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Erkan Akçay’ın Gediz Nehri'nin kirlenme sebeplerinin araştırılmasına yönelik verdiği Meclis Araştırma Önergesi TBMM’de görüşüldü. Gediz Nehri’nin kirlenmesiyle ilgili olarak verdiği önergeyle ilgili konuşan Akçay, “Kütahya Murat Dağı eteklerinden doğarak, Uşak ve Manisa’dan geçerek, İzmir’in Menemen ve Foça ilçeleri arasında denize dökülen 401 kilometre uzunluğundaki Gediz Nehri, Ege Bölgesi için hayati önem taşımaktadır. Gediz Nehri’nin hayat verdiği 521 bin hektarlık Gediz havzası, Türkiye'nin toplam tarımsal üretiminin yüzde 10’unu karşılamaktadır. ” dedi.

“GEDİZ CAN ÇEKİŞİYOR”

Gediz Nehri ve Havzasının can çekiştiğini söyleyen Akçay, “Gediz Nehri’nin denize döküldüğü nokta olan Gediz deltası, RAMSAR Sözleşmesi kapsamında koruma altında olan Türkiye'nin önemli sulak alanlarındandır. Gediz havzasının en önemli sorunu ekolojik kirliliktir. Gediz Nehri, geçmekte olduğu yerdeki sanayi tesislerinin zehirli atıkları, arıtılmayan kanalizasyon atıklarının nehre deşarj edilmesi, bilinçsiz tarım ilaçları ve kimyevi gübre kullanımıyla âdeta yok oluşa sürüklenmektedir. ”ifadelerini kullandı.

“GEDİZ’DEKİ KİRLİLİK GIDA SAĞLIĞI AÇISINDAN TEHLİKE ARZ EDİYOR”

Kaynağında birinci kalitede olan Gediz Nehri’nin Manisa ve İzmir’de dördüncü sınıf çok kirli su kalitesine düştüğünü söyleyen Akçay, “Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliği su kalitesi kriterlerine göre, Gediz Nehri, memba kısmında 1’inci kalite su değerlerine sahiptir ancak Aşağı Gediz havzası, evsel atık, sanayi atıkları ve tarımsal faaliyetlerden kaynaklanan azot, organik madde ve ağır metal bakımından 4’üncü sınıftır. Yani çok kirli su kalitesi ölçüsündedir.  Uluslararası su endeksi kriterlerine göreyse Gediz Nehri, tarım alanı sulama suyu kriterlerinin çok altındadır. Kirlilik derecesi gıda sağlığı açısından tehlike arz etmektedir. Ayrıca, nehir tabanında organik maddelerin birikerek sudaki metal oranlarını artırdığı görülmüştür. Gediz Nehri, bugün için kilometrelerce uzunlukta bir açık kanalizasyon ishale hattına dönüşmektedir. Kirliliğin en önemli göstergesi özellikle nehrin faunasında meydana gelen daralmadır. Nehir flora ve faunasıyla can çekişmekte ve kendisiyle birlikte içinden geçtiği ovaya da büyük zarar vermektedir. Kirlenme dolayısıyla Gediz Nehri’nden sulanan binlerce hektar arazi çoraklaşma tehlikesiyle karşı karşıyadır.” şeklinde konuştu.

“GEDİZ’İN KURTULMASI İÇİN ARAŞTIRMA KOMİSYONU KURULMASI ŞARTTIR”

Gediz’in kurtulması Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasının şart olduğunu söyleyen Akçay, son olarak şunları söyledi: “Gediz havzasını kirlilikten kurtarmak için 2000 yılında Gediz Havzası İlleri Çevre Koruma Hizmet Birliği kurulmuştur. Gediz havzasında yaşanan çevre kirliliği problemine karşı çözüm önerileri getirmek ve etkin bir mücadele yürütmek üzere Çevre ve Orman Bakanlığı koordinasyonunda hazırlanan, Mayıs 2008’de yürürlüğe giren Gediz Havzası Koruma Eylem Planı’yla ödenek yetersizliği yüzünden maalesef bugüne kadar gerekli çalışma yapılamamıştır. Bazı ülkelerde nehirlere paralel atık su kanalları yapılarak göller ve nehirlerin temiz kalması sağlanmaktadır. Gediz Nehri’ndeki kirliliğin önlenmesi için Gediz Nehri’ne paralel, kapalı devre atık su kanalı yapılmaktadır. Gediz Nehri’nin kirlilikten kurtarılması için mutlaka Meclis Araştırması açılarak komisyon kurulmalıdır.” Haber Merkezi

Editör: TE Bilişim