Yasadışı bahis sitelerinde kumar oynamak son günlerde gençler, hatta çocuklar arasında giderek yaygınlaşıyor. Okul çağındaki çocuklar, bu yasadışı sitelere rahatlıkla erişip, gerçek kumarhanelerde kollu makinelerle oynanan slot oyunlarından, krupiye ile konuşulabilen canlı rulet masalarına kadar pek çok oyuna katılabiliyor. Kumar oynayarak eğlendiklerini zanneden gençler ciddi bir bağımlılık tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor. Bu durum sadece maddi olarak değil, psikolojik olarak da büyük kayıpları beraberinde getiriyor.
Manisa’da da bu tür durumlarla karşılaştıklarını ifade eden ve açıklamalarda bulunan Eğitim Bir-Sen Manisa Şube Başkanı Halil Kallat, çok masum gibi görünen bu durumun büyük tehlike oluşturduğuna dikkat çekti.
Kallat, şöyle konuştu: “Gençlerin oynadığı oyunların yan taraflarında çıkan reklamlar var. Yine sosyal medya ağlarında çıkan reklamlar, kaçak maç izlenen sitelerde çıkan reklamlar bu işin ön ayağı konumunda. Çocuklar da buralara girerek oyunlara başlıyor. Sadece bu tür oyunlar değil, borsa da oldukça yaygın. Üst yaş gruplarında bunu daha fazla görüyoruz. 3-5 lira parayla borsaya giriyorlar. Eskiden dolar mark olayları vardı, şu anda çocuklarda böyle bir durum söz konusu. Akıllı telefonlar vasıtasıyla bahis, kumar, borsa sitelerine giriş yapıyor öğrencilerimiz. Manisa’da da bu tür olaylara şahit oluyoruz. Ailelerin çocuklarının telefonlarını çok ciddi bir şekilde kontrol etmeleri gerekiyor. Mail adreslerini, internet bankacılıklarını çocuklarıyla paylaşmamaları gerekiyor. Bu şekilde çok fazla sorunlar yaşanabiliyor”
ÇOCUKLARIMIZ İÇİN YENİ TEHLİKE: ŞEKER PATLATMAK
Çocuk Gelişim Uzmanı Ceyda Azman da hem velilere hem de çocuklara yönelik uyarılarda bulundu. Azman, “Son zamanlarda yaygınlaşan bu oyun, okullarda çocukları ciddi bir bağımlılık tehlikesiyle karşı karşıya bırakıyor. Ebeveynlerin bu yeni tehlikeye karşı tetikte olmaları gerekiyor” dedi.
Çocukları oyuna çekmek için öncelikle sanal bonus paralar verildiğini ve oyunların ilk başlarda kazandırıyormuş gibi yaparak başarma hissi getirdiğini belirten Azman “Zaman içerisinde oyun tıpkı kumar bağımlılığı gibi ciddi bir hal alıyor. Başlangıç aşamasında belli ölçüde kazanmaları sağlanıyor Ancak oyuna alıştıktan sonra kazanç kesilse hatta kayıplar başlasa da bu bataktan çıkmaları zorlaşıyor. Bu oyunları okulu saran bir virüs gibi düşünebilirsiniz. Tüm eğitimcilerin ve ebeveynlerin bu hususta dikkatlerinin açık olması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
VELİLER NE YAPMALI?
Azman, velilere bu konuda uyarıda bulunarak şöyle konuştu: “Peki çocuğumuzun bu tuzağa düştüğünü nasıl anlarız. Mesela çocuk, normalde keyif aldığı aktiviteleri artık tercih etmiyorsa, arkadaşlarıyla eskisi kadar görüşmüyorsa ya da arkadaşları genellikle sadece sanal ortamdaysa, internetin başından kalkmıyorsa bu aile için uyarıcı durumlardır. Bu çocukların ruh sağlığı uzmanı eşliğinde bağımlılık tedavisi görmesi gerekir. Çocuktaki olumsuz davranışlar gözlemlenmeli. Öfke ve tahammülsüzlük aileler için uyarıcı olabilir. Şüpheye sahip veliler, endişelerini öğretmenlerle paylaşmalı. Cezalandırıcı değil anlayışlı ve çözümcü yaklaşım sergilemeli” dedi.
ÖĞRETMENLER NE YAPMALI?
Öğretmenlere de uyarılarda bulunan Azman, sözlerini şöyle noktaladı: “Okul çevrelerindeki yabancılar konusunda hassas olunmalı. Arkadaş gruplarının bir arada olma nedenlerine, konuşmalarına dikkat edilmeli. Çocuklara, iç dünyalarını yansıtan bazı testler yapılmalı. Okuldaki öğretmenler, öğrenci özelindeki endişelerini ve şüphelerini veli ile paylaşmalı.”
