Kurbanın sağlıklı hayvanlardan kesilmesi gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Hayrettin Akkaya; kurbanın hastalıklı olmaması, yürüyemeyen, uzuvlarını, gözünü, kulaklarını ve boynuzunu kaybetmemiş, dişlerinden çoğunu düşürmemiş olması gerektiğini belirtti. Bunlarla birlikte insan sağlığını tehdit etmemesi bakımından kurbanlık olarak belirlenen hayvanların veteriner hekim kontrolünden geçmesi gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Akkaya, “Bir önemli nokta ise dişi hayvanların gebe olmaması ve kısır raporlarının bulunmasına dikkat edilmeli” dedi.

“KURBANIN MUNDAR OLMAMASI İÇİN KESİM TEKNİĞİNİN İYİ BİLİNMESİ GEREKİR”

Uygun kurban kesiminin nasıl olması gerektiğini anlatan Akkaya, “Küçük ve büyük baş hayvanların kesimi sol tarafına yatırılarak, üstte kalan ayağın serbest kalacak şeklide bir ayağı bağlanılarak yapılması gerekir. Bunun sonucunda mutlaka keskin bir bıçakla, tek bir hareketle solunum borusu, yemek borusu ve damarlardan atardamar veya toplardamarlardan birisinin kesilmesi gerekir. Kurbanın mundar olmaması için kesim tekniğinin iyi bilinmesi gerekir. Kurbana kesimden önce bıçak gösterilmemeli. Bunun dışında boyun tamamen kopartılmadığı için kesim esnasında nefes borusuna kanın kaçmamasına ve yemek borusuna mideden gelecek olan yemek artıklarının kaçmamasına da dikkat etmemiz lazım” diye konuştu.

“KURBANIN KULLANILMAYACAK PARÇALARI GÖMÜLEREK İMHA EDİLMELİ”

Kurban kesim yerinin hijyenik olmasına önem verilmesi konusunda vatandaşları uyaran Akkaya, “Belediyelerin belirlediği kesim yerlerinde, mezbahalarda kurbanın kesilmesi lazım. Hayvan kesildikten sonra yarım saat kadar kanının akması için dinlendirilmesi gerekir. Sonrasında ise yüzme işlemine geçilebilir. Ayrıca kesim işlemi çok hızlı yapıldığında kurban dinlenemez ve ölüm sıcaklığı gerçekleşemez. Böylece et taze olarak tüketilmeye kalkışıldığında herhangi bir lezzet olmaz. Hayvanın kesildikten sonra mutlaka soğuk bir ortamda 24 saat dinlendirilmesi etin olgunlaşması için gereklidir. Bunun dışında kesime uygun olmayan yerlerde bu işlemler yapılacaksa mutlaka derin bir çukur kazılıp, kullanmayacakları organları gömmeleri, açıkta bırakmamaları gerekir. Hem çevre kirliliği oluşmaması hem de kist hadit dediğimiz enfeksiyonun oluşmaması için buna dikkat etmemiz gerekir” şeklinde konuştu.

“SU KESESİ OLAN ORGANLAR TÜKETİLMESİN”

Kesim yapanların da dikkat etmeleri gereken durumların olduğunu belirten Akkaya, “Hayvanlardan insanlara geçebilecek hastalıklara karşı önlem amaçlı kurbanın organlarında su keselerinin olup, olmadığına bakmalılar. Bunun için özellikle karaciğer, akciğer ve bağırsakların üst kısmında su keselerinin olup, olmadığına dikkat etsinler. Kist hadit bulunan organlar kesinlikle tüketilmemeli ve sokak hayvanlarına verilmemeli. Aksi halde hastalığın yayılmasına neden olacaktır” uyarılarında bulundu.

Etin muhafaza edilmesinde dikkat edilmesi gerekenleri de anlatan Akkaya, “Kurban sıcak bir yerde kesilirse et havalandırılıp, bekletilse bile uzun bir süre +4 dört derecede bırakılmamalı. Aksi halde bozulması mümkündür. Bu nedenle 24 saatten sonra et kesinlikle 4 derecede tutulmamalıdır. Mutlaka dolabın buzluk kısmında ya da derin dondurucularda sıfır derecenin altında -16 dereceye kadar dondurulmalı. Çünkü 6 saat içinde et hala canlılığını korumaktadır ve hareket halindedir.

Bu hareketten dolayı da bir enerji çıkışı meydana geliyor. Her ne kadar kesim anında kan akıtılmış olsa da ette kan olacağı için çok kolay bakteri üremesi meydana gelebilir. Bu bakımdan etlerin yan yana uzun süre tutulmaması gerekir. Özellikle kıyma gibi et ürünleri çok daha kolay bozulacağı için kısa sürece dondurucuya konulmalı” diyerek sözlerini sonlandırdı.

Editör: TE Bilişim