MHP lideri Devlet Bahçeli Twitter hesabından gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Ramazan Bayramı’nın faik ve fazilet bakımından diğerlerinden ayrı olmasa da insan ve toplum sağlığı açısından mecburi farklılıklar içerdiğini belirten Bahçeli, "İlk kez kucaklaşmalarımızı ertelemek, buluşmalarımızı bir başka zamana tehir etmek sorumluluğunu taşıyoruz. Hem ülkemizi hem de dünyanın genelini tesirine alan Kovid-19 hastalığıyla mücadele edebilmek için biraz daha zamana ihtiyaç duymakla birlikte, bayramda da sosyal mesafeleri azami ölçülerde korumak durumundayız. Hamdolsun çoğu gitmiş azı kalmış, fırtına dinmiş, hastalık kontrol altına alınmıştır. Muhtemel riskleri engellemek, salgının tekrar yayılmasının önünü kesmek maksadıyla sosyal hareketliliğin Ramazan Bayramında da çok düşük seviyelerde tutulması kuşkusuz hayati niteliktedir. Kazanımlarımızı heba etmeden, bugüne kadar hastalığa karşı elde ettiğimiz müessir ve müspet neticelerin zevaline izin vermeden daha pek çok mutlu, huzurlu, sağlıklı, sıhhat dolu günlere birlik ve beraberlikle kavuşacağımıza inanıyorum" ifadelerini kullandı.

’KUTLU ZAMANLARA VASIL OLACAĞIMIZDAN ASLA ŞÜPHE DUYULMAMALIDIR’

Ramazan ayında gösterilen dirayet ve özverinin bayramda da aynen devamının geleceğini kaydeden Bahçeli, açıklamasına şöyle devam etti:

"Gönül isterdi ki büyüklerimiz ziyaret edilsin, küçüklerimizin başı okşansın, sıla-i rahim gerçekleşsin. Ancak toplum sağlığının güvenliği için bu bayramdaki coşku ve heyecanı önümüzdeki günlere tahvil ve teşmil etmek herkes ve hepimiz adına ikamesi olmayan bir mükellefiyettir. Türk milleti büyük bir ailedir. Göz görmese de gönülden gönüle kurulan sağlam köprülerle, tertemiz dua ve dileklerin himmet ve hidayet ihtişamıyla bayramlaşmanın güzelliğini ve lezzetini gıyaben yaşamamız mümkündür. Kaldı ki bu bayrama mündemiç doğru olanı da budur. Bu durum aynı zamanda aziz milletimizin müstesna ve mümeyyiz bir haslet ve haysiyet zenginliğidir. Bizim uzakları yakın eden, özlem deryasından vuslat incisini bulup çıkaran bir vicdan derinliğimiz, insani ve imani bir maharet enginliğimiz vardır ve mevcuttur. Yine çocuklarımızın koşup oynayacağı, büyüklerimizin ziyaret edilip hürmetle hatırlanacağı; tereddüdün bariyerine takılmadan, vehme ve endişelere aldırmadan kardeşliğin, kaynaşmanın, dini, milli ve tarihi emanetlerimizin bihakkın yaşanacağı kutlu zamanlara vasıl olacağımızdan asla şüphe duyulmamalıdır."

’EZAN DİNMEYECEK, VATAN BÖLÜNMEYECEK, TÜRKİYE DÜŞMEYECEKTİR’

Bahçeli, koronavirüs musibetinin frenlendiğini belirterek, "Vaka ve vefat sayısındaki inişler, yoğun bakım ve entübe hastalarındaki dikkat çekici gerilemeler buna işarettir. Şunu biliyoruz ki, umutsuzluk imkansızlığın sahibidir. İmanla çarpan kalplerin umutsuzluk ve karamsarlık tuzağına düşmesi ham bir hayaldir. İrade varsa istikbal vardır, iman varsa imkan olacaktır. Geceye sabredene gündüzü bahşeden, hikmetinden ve rahmetinden sual olunamayacak Yüce Allah Türk milletinin ve mazlum gönüllerin inanıyorum ki yar ve yardımcısıdır. Bilimin çareleriyle, sabrın nimetleriyle, duanın gücüyle nice bela ve felaketleri yeneceğimiz asla unutulmamalı, dahası ihmal ve inkar edilmemelidir. Milli ve manevi değerlerimize sıkı sıkıya bağlılık, kökümüze ve kimliğimize sadakat her günümüzü bayram yerine çevirecek, milli birlik ve dayanışma ruhumuzu kamçılayıp diri tutacaktır. Türkiye’mizin yükselişinden rahatsız olan, ilerleyişini hazmedemeyen provokatörlerin, organize sabotaj ve suikast timlerinin her türlü kumpasını yıka yıka bekamıza ve varlığımıza sahip çıkacağız. Bilinmelidir ki, bayrak inmeyecek, ezan dinmeyecek, vatan bölünmeyecek, Türkiye düşmeyecektir" açıklamasında bulundu.

’HİÇ KİMSE İZMİRLİ VATANDAŞLARIMIZI TÖHMET ALTINDA BIRAKMAMALIDIR’

Bahçeli, İzmir’de cami minarelerinden yapılan müzik yayınına ilişkin ise şu ifadeleri kullandı:

"Son anlarını yaşadığımız rahmet günlerinde, İzmir’in bazı ilçelerinde camilerimize yönelik melun ve müessif muamelelerin büyük bir oyununun sahne almasından ibaret olduğu gün gibi açıktır. Merkezi ezan okuma sistemine sızıp camilerimizin hoparlöründen korsan marş ve şarkı çalınmasını sağlayan şerefsizlerin arkası önü çok iyi araştırılıp, karanlık emeller açığa çıkarılmalıdır. Bu arada, hiç kimse İzmirli vatandaşlarımızı töhmet altında bırakmamalıdır. İzmir bizim iftiharımız, kurtuluşumuzun onurudur. Camilerimize yapılan menfur saldırının kim ya da kimler tarafından planlandığı, hangi amacı ve aracı figüranları sahaya sürdüğü ümit ediyorum ki kısa süre içinde tespit edilecektir. Milletimizin hassasiyetleriyle alay eden namertlerin bulunup gecikmeksizin cezalandırılmaları acil bir ihtiyaçtır. Bugünkü puslu ve tahrike açık ortamda herkesin sükunet ve sağduyu içinde hareketi muhasım odakların elindeki kozları da birer birer alacak, hepsini boşa düşürecektir. Bayrağımıza el uzatanın eli kırılacak, ezanımıza dil uzatın dili koparılacak, vatanımıza ve milletimize kast edenlerin hesabı mutlaka sorulacaktır."

"Bu duygu ve düşüncelerle sosyal mesafelere sığmayacak büyüklükteki manevi kucaklaşmalarımızla karşıladığımız Ramazan Bayramı’nın nice güzelliklere vesile olmasını temenni ediyorum" diyen Bahçeli, Türk ve İslam aleminin bayramını kutladı ve koronavirüs nedeniyle yaşamını yitirenlere Allah’tan rahmet, tedavi görenlere de acil şifa dileklerinde bulundu.

Editör: TE Bilişim