Manisa'nın Kırkağaç ilçesinde gerçekleştirilen belediye meclisinin nisan ayı toplantısında olaylar çıktı. Gelenbe Mahallesindeki arazinin satışıyla ilgili görüşülen madde esnasında Kırkağaç Belediye Başkanı Yaşar İsmail Gedüz ile İYİ Parti ve CHP'li meclis üyeleri arasında tartışmalar yaşandı.

Meclis toplantısının yapılacağı bina önünde Kırkağaç İlçe Emniyet Müdürlüğü polis ekipleri belediye önünde yoğun güvenlik önlemleri almıştı. Üst araması iddialarına yönelik konuşan Gedüz, “Meclislerde bir yönetmelik vardır. Meclis Başkanı oturumu yönetmekle ve oturumun içinde her türlü güveni sağlamakla sorumludur. Son günlerde gündemde olan Gelenbe’deki arazinin satımı ile ilgili gerek Gelenbe Muhtarımız gerekse siyasi partilerimizin değerli üyeleri gelip benimle görüşme yapmadı. Vatandaşa baskı kurarak Gelenbe’den otobüslerle insan getirileceğini ifade etmeleri üzerine ben de bir Meclis Başkanı olarak meclisin içinde asayişi sağlamakla mükellef olmamdan dolayı, emniyetten, herhangi bir olayın çıkması ihtimali üzerine yardım istedim. Ancak ben emniyet mensuplarına buraya barikat çekin, buraya gelenlerin üstünü arayın deme hakkına sahip değilim. Kaymakam Bey, güvenlik tedbirlerinin alınması kapsamında silahla girişin önlenmesi adına üst araması emrini vermiştir. Şahsen bu bağlamda güvenliğin sağlamasına vesile olan Kaymakamımız ve emniyet mensuplarımıza teşekkür ediyorum.” ifadelerini kullandı.

“MUHTARLARIN GELECEĞİNDEN HABERİM YOKTU”

Başkan Gedüz, meclis binasına alınmadıkları iddia edilen muhtarlarla ilgili konuşarak, “Pandemi dolayısıyla salondaki alanda 8 metrekareye 1 kişi düşmesi münasebetiyle meclis üyeleri haricinde kanun gereği 12 ziyaretçi alınması, yönetmelik gereğidir. Benim elimde meclis yönetmeliğine göre oturumu halka açık yapmama yetkim olmasına rağmen oturumun halka açık yapılmasına karar verdim. Bana zabıta arkadaşlarımız da emniyet mensubu arkadaşlarımız da kimleri alacağız diye sordu. İlk önce kim gelirse onları alacağız dedim. Muhtarlarımızın geleceğinden inanın haberim yoktu.” dedi.

“AK PARTİ DÖNEMİNDE KAMULAŞTIRILDI”

Gelenbe’deki arazinin satışına yönelik açıklamalarda bulunan Gedüz, arazinin AK Parti döneminde kamulaştırıldığını vurgulayarak, “Olaylar böyle gelişirken bir baktık ki saat 16.00’dan sonra kapının önüne muhtarlar toplandı, pankartlar açarak, ‘Biz bunu sattırmayız, babasının parasıyla almadı’ şeklinde eleştirilerde bulundu. Tamam, babamın parasıyla almadım ama senin babanın parasıyla da alınmadı. Bu arazi, AK Parti hükümeti zamanında, AK Parti’li Belediye Başkanı döneminde, AK Parti’nin gönderdiği paralarla birlikte kamulaştırılmıştır. Burası kimsenin hayırla bağışladığı bir yer değildir. Bu millet hangi partiden olursa olsun Belediye Meclis Üyesi ve Belediye Başkanını seçmiş, 5 yıl görev vermiştir. Bu süre boyunca da bu arazilerin satılması veya satılmaması konusunda sadece Belediye Başkanı yetkili değildir. Ancak ve ancak belediye meclisi yetkilidir. Belediye meclisinde de siyasi partilerin katılımıyla demokrasi içinde oylanır ve çıkan sonuca bütün millet razı olur. Ama siz demokrasiye inanmıyorsanız, bütün belediye meclis üyelerine bire bir baskı yapıyorsanız, milleti buraya getirmek için sosyal medyalardan vatandaşlara "Herkesi meclis salonuna davet ediyoruz." derseniz, muhtarlara baskı yaparak buraya getirirseniz bunun adı demokrasi olmaz. Bunun adı başka bir şeydir.” diye konuştu.

“BİZ ADALETTEN YANAYIZ”

Başkan Gedüz, meclis üyelerinin kovulmasına dair haberlere yönelik, “Hal böyleyken meclis toplantımıza girdik. Bu esnada CHP’den Üstün Dönmez kardeşimizin bir olay sonunda gözaltına alındığını meclis çatısı altında duydum. Sonra baktım ki başka bir arkadaşımız bir paylaşım yapmış. “Belediye meclis üyemizi gözaltına aldırarak” demiş. Burada yapılan, Adalet Bakanlığımıza, savcılara, hakimlere bir hakarettir. Çünkü biz adaletten yanayız. Biz yargının bir adalet mekanizması olduğuna inanıyoruz. Hatta Kaymakamımız, Üstün kardeşimizin meclise katılması için savcı ile görüşmüş ancak bu konular yargı ile ilgili olduğu için savcılık bunu uygun görmemiş. İçeride görüşmeler sırasında üzücü olaylar olmuştur. Meclisin 12. maddesine göre, görüşmeler sırasında meclis üyesinin konu dışına çıkması, hatibin sözünü kesmesi ve düzeni bozması durumunda buna aykırı davranan meclis üyeleri başkan tarafından uyarılır. Uyarılara rağmen devam eden üyeler meclisten çıkarılır. Bu arkadaş çıkarken de ifade etti. Sen beni dışarı çıkaramazsın ben meclisi terk ediyorum dedi. Yine devletin malı olan o mikrofonu kürsüye fırlatarak devleti maddi zarara uğratmıştır.” dedi.

Editör: TE Bilişim