Çelik'in açıklamaları şöyle:

Cumhurbaşkanımızın vizyonuyla hayata geçen şehir hastaneleri başta olmak üzere iktidarımızın ilk günden bu yana sağlık alanında gerçekleştirilen devrimler, güçlü altyapı, hastalara müdahale, hastaların misafir edildiği ortamlar, yoğun bakım açısından ne kadar hazırlıklı olduğumuzu göstermektedir.

Bugün kahramanlarımızın, hemşireler günü.

Batı 'Yaşlılarımızı koruyamadık' itirafında bulunuyor.

Dünyaya örnek olacağımız daha çok iş var.

Bütün sağlık personelimize minnettarız. Hemşirelerimizin gününü kutluyoruz. Bu salgın günlerinde bir kere daha milletimizin takdirini kazanmıştır. Evine gidemeyen hemşirelerimiz var, çocukları, ailesi hastalanmasın diye. Bir kez daha sevgilerimizi ve saygılarımızı iletiyoruz.

Koronavirüs hayatla ilgili, ekonomi, politikalarla ilgili kabulleri altüst edeceği gözüküyor. Neoliberal küreselleşmenin bundan sonra nasıl bir şekil alacağı, daha insana dayalı bir küreselleşmenin nasıl olacağı tartışmalar büyük bir ivme ile güçleniyor. Küresel adalet ve sağlık güçleniyor. DSÖ Başkanı bir aşı bulunduğu zaman bunun herkese eşit dağıtılacağı önemli konulardan biri olacak.

Türkiye küresel adalet talebine karşılık verecek bir performans gösteriyor.

Türkiye'den 131'e yakın ülke talepte bulundu, 76 ülkenin talebi karşılandı. Filistin halkına da 5 milyon dolarlık bir yardım gönderilmiştir.

'DARBE' TARTIŞMALARI

'Hükümet seçimle ya da başka şekilde gidecek' diyenler ya da doğrudan bu imalarda bulunanlara maalesef ne parti genel başkanlarından bir yanıt gelmedi.

Bu günlerde bile milletimizin temel değerlerine saldırıda konusunda bir şekilde hız kesmeyenlere cevap verme zaruretimiz de kaçınılmaz oluyor. Bu saldırılara karşı tabi ki susamazdık.

Bu yalan doruk noktasına ulaştı. Hükümet darbe tartışması açıyor diyerek akla hayale gelmeyecek bir yalan ortaya atıldı. Esasında tartışmayı başlatan biz değiliz.

İşi, TSK'ya iftira atmaya kadar getirdiler.

'Görevden alın' deyip kaos siyaseti yapıyorlar.

Türkiye'nin bir darbe gündemi yoktur fakat belli bir siyasi odağın iflah olmaz bir darbecilik gündemi vardır.

DIŞ POLİTİKA

(MİT'in kurtardığı İtalyan kadın) İtalya ile dayanışma içinde olduğumuzu ifade ediyoruz.

'MİSYONLARIMIZ HEDEF ALINIRSA HAFTER GÜÇLERİNİ HEDEF OLARAK KABUL EDERİZ'

(Libya'daki gelişmeler) Bombalamaya devam ediyorlar. BM yetkilisi açık şekilde insanlık suçu olarak değerlendirmek gerektiğini söyledi.  Elçiliğimizxin yakınıa düşen roket kabul edilemez. Herhangi bir şekilde oradaki misyonlarımız, insanımız hedef olursa Hafter güçlerini, darbeci güçleri bundan sonra meşru hedef kabul edeceğimizi açık şekilde söylüyoruz. Herkes yapıp ettiklerine dikkat etsin. Türk misyonlarının hedef alınması demek kendilerini bizim için meşru hedef haline getirmek demektir.

(Suriye'deki gelişmeler) Suriye'de Anayasa çalışmaları devam edecekse İdlib bölgesinde kalıcı ateşkesin sağlanması buna en büyük katkıyı verecektir.

NORMALLEŞME SÜRECİ

Tedbirlere devam etmemiz gerekiyor.

Sosyal mesafe kurallarına uymayan, maske takmayan vatandaşlarımızı görüyoruz. Mesele geçmiş değil. Bundan sonrasında tedbirlere ne kadar uyarsak, ne kadar titiz olursak, kuralları ihlal etmezsek daha güçlü normalleşme süreçlerine devam edeceğiz.

Umutlu olmamız gerekir. Dünyanın girdiği türbülanstan Türkiye olarak insanımızın hakettiği şekilde güçlü bir şekilde çıkacağız.

İnşallah her zaman olduğu gibi omuz omuza verip bu dönemi de karşılayacağız.

SORU-CEVAP

(HDP-İYİ Parti arasındaki tartışma) Bizi şaşırtan husus şudur; Siyasi partilerin görevi siyasi temsildir. Şeffaflık ve dürüstlük en önemlisidir. Bizim bir Cumhur İttifakı'mız var. Nasıl bir ilişkimiz olduğunu açık ve aleni şekilde söylüyoruz. Karşımızdaki Millet İttifakı bileşenleri flulaşmaya başlıyor. Bir kısmı içinde ya da dışında görünüyor. Gayet göreceli bir durum söz konusu. Millet İttifakı kimlerden oluşuyor? Açık şekilde söyleyecekler. Burada mahcubiyetle karışık bir gizlilik söz konusu. HDP 'Bizi zihretmeseniz de bizimle ittifak halindesiniz.' diyor. 'Biz yokmuşuz gibi davranmanız, siyasi kurallara uygun değil.' diyor. Bu ittifak kimlerden oluşuyor, CHP'ye, diğerlerine sormak lazım. Aranızda nasıl bir ilişki var.

(Akşener'in 'memleket masası' önerisi) Böyle bir gündemimiz yok. Millet İttifakı içindeki siyasi parti mensupları darbeci sözlerde bulunuyorlar, ittifak içinden bunlara cevap gelmiyor. Karşı karşıya oturup ne konuşacaksınız? Sürekli olarak masanın ayağını kesenler, 'saray rejimi' diye Sayın Cumhurbaşkanını hedef alanlarla hangi zeminde bir araya gelip, hangi kurallar içinde konuşacaksınız. Bunu gündeme almamız için herhangi bir sebep yok. En temel asgari meşruiyete, nezakete dikkat edilmeden masa kurmanız sadece bir fantezi olarak kalır.

Editör: TE Bilişim