Rusya-Ukrayna savaşı devam ederken, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rusya’nın devlet televizyonlarından yaptığı ulusa sesleniş konuşmasında ülke genelinde "kısmi seferberlik" ilan edildiğini açıkladı. Putin’in kullandığı “Toprak bütünlüğümüzü korumak için her türlü silahı kullanırız. Batı'ya söylüyorum, yanıt verecek çok sayıda silahımız var. Bu blöf değil” ifadeleri olası bir nükleer silah tehdidini ortaya çıkardı.
Rusya-Orta Asya-Kafkasya olmak üzere Rusya’nın dış politikasıyla ilgili alanlarda çalışmalarını sürdüren ANKASAM Avrasya Uzmanı Dr. Sabir Askeroğlu, Rusya lideri Putin’in açıklamalarını, özellikle de nükleer silah kullanımı olup olmayacağını ve olursa ne gibi sonuçların doğacağını İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine değerlendirdi.
Rusya Devlet Başkanı Putin’in ilan ettiği kısmı seferberliğin önce nedenine bakılması gerektiğini söyleyen Askeroğlu, kısmı seferberliğin iki nedenden dolayı ilan edildiğini, birincisinin Rusya’nın Ukrayna sahasındaki askeri faaliyetinde yetersiz kaldığından dolayı asker sayısını artırmak olduğunu, ikincisininse Batı’ya göz dağı vermek ve caydırmaya çalışmaktan kaynaklandığını ifade etti.
Putin’in açıklamalarının bölge için tehlikeli olduğunu ifade eden Askeroğlu, açıklama sonrası Rusya’da yankılar uyandığını not düşerek, “Hem Rusya için çünkü Rusya’nın gördüğünüz gibi ülke içinde Putin’in bu kararına karşı ciddi bir tepki var, muhalefet yükselmeye başladı. Buna karşı olanlar veya askere gitmek istemeyenler ülkeyi terk etmeye başladı. Mitingler başladı. Putin’in kararı daha önce örneğin şubat ayında Ukrayna müdahale ettiğinde verilen destekle verilen destekle şu an Putin’in kararlarına verilen destek arasında büyük bir fark var” diye konuştu.
“RUSYA’NIN SOVYETLER BİRLİĞİ MİRASINDA KALAN BİR NÜKLEER GÜCÜ VAR”
Rusya ile Amerika’nın dünyanın nükleer gücünün birçoğunu elinde barındırdığını söyleyen Askeroğlu, “Rusya’nın Sovyetler Birliği mirasında kalan bir nükleer gücü var ve Rusya Amerika ile beraber dünyanın en büyük nükleer kapasitesine sahip ülkedir. Amerika ile Rusya’nın elinde bulundurduğu silahlar yarı yarıya eşittir. Dünyanın neredeyse toplam yüzde 96-97’sine kadar. Örneğin Rusya’nın ve Amerika’nın eşit derecede nükleer silahlara sahip bin 500 nükleer silah başlığı var. Bunların bir kısmı konuşlanmış vaziyette. Bir kısmı da rezervde bekliyor” cümlelerine yer verdi.
“(RUSYA’NIN NÜKLEER SİLAH KULLANIMI) BUNUN SONUÇLARI ÇOK BÜYÜK OLACAK”
Rusya’nın nükleer silah kullanma ihtimalini değerlendiren ANKASAM Avrasya Uzmanı Askeroğlu, bunun sonuçlarının çok büyük olacağını, Putin’in bunu açıklama sebebinin Batı ülkelerine göz dağı vermek olduğunu vurguladı. Askeroğlu, şunları kaydetti:
“Onu (Rusya’nın olası bir nükleer saldırısı) söylemek açık bir şekilde çok zor. Bu çok faktöre bağlı olacak ama riskleri var, Putin’de bunun farkında. Ama şöyle bir durum da var, bunu açıklama sebebi Putin’in aslında Ukrayna’da kaybetmek istemediğini gösteriyor ve bunu Batılı ülkelere mesaj veriyor. ‘Ben Ukrayna sahasında kaybetmek istemiyorum, konvansiyonel silahlarla kaybetme durumuna getirirseniz ben artık nükleer silahları kullanacağım’ diye caydırmaya çalışıyor. Aslında bu. Bunun sonuçları çok büyük olacak. Amerikalılar tarafından yapılan açıklamaya göre de eğer böyle bir durum olursa yani nükleer silahların kullanılması yaşanırsa sadece Rusya, Ukrayna ya da kullanılan yeri ilgilendirmeyecek, öncelikle bölgeyi daha sonra da kıtayı ve tamamen dünyayı ilgilendirir.”
1945 yılında ABD'nin İkinci Dünya Savaşı'nın Pasifik muharebelerinde Japonya'nın Hiroşima kentine uranyum katkılı "küçük çocuk" (little boy) adlı bombayı atmasından beri herhangi bir nükleer silah kullanılmadığını hatırlatan Askeroğlu, mevcut nükleer silahların caydırmak için olduğunu belirtti.
“ŞU AN HERHANGİ BİR NÜKLEER SİLAH KULLANIMININ GERİ DÖNÜŞÜ OLMAZ”
Rusya’nın nükleer silah kullanması durumunda herkesin etkileneceğine vurgu yapan Askeroğlu, “Şu an herhangi bir nükleer silahın kullanılması tahribatı o derecede büyüktür ki onun, geri dönüşü olmayan bir sonuçla karşı karşıya kalacak. Bu, Rusya’nın kendisini de etkileyecek. Çünkü orada insanlar var ve onun etkisi sadece tahribat değil nükleer dediğimizde kimyasal olarak da bunun Rusya’nın coğrafyalarına doğru da kayacağı bilinmektedir. Bu da Rusya’nın Ukrayna’da aslında amaçladığı siyasetten tamamen bambaşka bir noktaya gidiyor” ifadelerini kullandı.
“NATO ÜLKELERİ TOPLANIP RUSYA’YA KARŞI NÜKLEER SİLAH KULLANMASI ÇOK HAYALİ BİR DURUM”
NATO’nun Rusya’nın olası bir nükleer saldırısı karşısında nükleer silah kullanma ihtimalini de değerlendiren Askeroğlu, bunun pek olası bir durum olmadığını belirterek, “NATO ülkelerinin tamamı bir araya gelip karar almaları lazım o da tabi nükleer silahlara sahip ülkelerin kararlarına bağlı olacak. O da NATO ülkelerinin sadece üçünde nükleer silah var. ABD, Fransa ve İngiltere. Bunlar eğer nükleer silahla karşılık vereceğine karar verirse o zaman bir araya gelip öyle bir karar almaları lazım. Böyle bir nükleer silahın Rusya tarafından Ukrayna’ya kullanılması karşılığında tüm NATO ülkeleri toplanıp Rusya’ya karşı nükleer silah kullanması çok hayali bir durum. Bence pek olası bir durum değil” dedi.
“RUSYA ŞU AN TEK BAŞINA KALDI, HERHANGİ BİR DEVLET DESTEKLEMİYOR”
Herhangi bir çatışma durumunda Rusya’ya destek verecek ülkenin olmadığını, müttefiklerinin bile Rusya’nın savaş politikasını desteklemediğini kaydeden Avrasya Uzmanı Dr. Askeroğlu, “Rusya’nın kendi müttefikleri bile Rusya’nın Ukrayna’daki savaşını desteklemiyor. Müdahalesini desteklemiyor ve karşı çıkıyor. Kazakistan, Ermenistan hatta Belarus bile buna karşı çıktı, zorla bu şekilde Rusya’ya destek vermek durumunda kaldı. Herhangi bir şekilde normal geleneksel silahlarla, başka türlü silahlarla herhangi bir çatışma olacak olursa bir Batı dünyası bir de Rusya arasında olacak. Dünya savaşı değil de bu şekilde olacak çünkü Rusya şu an tek başına kaldı, herhangi bir devlet desteklemiyor. Çin bile müttefiki ya da stratejik ortağı olarak görünse bile Rusya’nın bu politikasını desteklemiyor veya çatışmaların bir an önce bitmesini istiyor” diye konuştu.
Askeroğlu, Türkiye’nin Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş sırasında aldığı konumun doğru olduğunu, barışçıl yöndeki hareketlerin devam etmesi gerektiğini dile getirdi. Öte yandan, Askeroğlu, Rusya’nın Avrupa’ya gazı kesmesinin kendisine de olumsuz etkileri olacağını da ekledi. İHA