Yeni gün ile gelen tüm umutlara, deneyimlere ve sizlere, merhaba. Aydınlanan her sabah kim bilir neleri beraberinde getirecek? Bu soru ile yataktan kalktığım her gün başka günlerden farklı geçiyor. Bir çocuğun merakını hissediyorum. Daha çok anda kalıyor, yaptıklarıma odaklanıyorum. Bu şekilde gelen deneyimlere kabul verdiğimi hissediyorum.

Bazen kalktığımda yapacağım işler bir tren vagonu gibi sıralanmış el sallıyorlar sanki bana hatta en son vagondaki hadi kalk da başla çok işin var diye sesleniyor . Midem ekşiyor, birazdan kalbimin sıkışacağını hissediyorum. Sonra dirençlerime karşı gelirsem ve akışa kabul verirsem başlıyorum meditasyona.

Dirençlerimin günüyse o gün gün bitsin diye geçiriyorum zamanı ve gene bu iş bitmiyor bu gün , of niye böyle oluyor, bu böyle gitmez derken kurban rolünde buluyorum kendimi. Çünkü bazen ne kadar uğraşsam da zamanı gelmediyse olmuyor, olmuyor. Bunu fark edip olacağı zamana bırakıyorum ve sihirli bir değnek sanki gelip hallediyor. Biraz düşünüp fark ediyorum olana kabul verdiğimi.

Bundan kısa bir süre önce  gözümü kapatsam oluşan görüntüler bulandırırdı zihnimi. Hala bazen kaynayan bir kazanda bulmuyor değilim beynimi. Eskisi gibi olmayışı rahatlatıyor beni. Meğer kabul vermek gereken ne kadar çok ayrıntı varmış şaşırttı beni. Söylenmiş sözler, kırılmış kalpler, anlayamadığım kişilikler... Belki kendi yaptıklarım zaman zaman. İnsanın kendi yaptıklarına da kabul vermesi zormuş bazen.

Zaman bu dünyanın en önemli sınavlarından biri olsa gerek. Fark ettiğim her neyse aylar, yıllar aldı bazen nedenini çözmek. Ama artık her şeyi anlamak zorunda olmadığımı anladım. Nedeni her neyse duygularımı fark etmeye onları izlemeye başladım, tıpkı bir film izler gibi. İzlemek düşünmekten ve konuşmaktan daha iyi geldi. Zihnim sakinleşti. Eistein bile en parlak fikirlerinin sakin bir zihinden sonra geldiğini söylememiş miydi.

Bir gün geldiğimde yolun sonuna fark ettiklerimle mi olmalıyım pişmanlıklarımla mı diye sorduğumda seçim yapmak çok kolay geldi bana.

Bir olay yaşadığımda artık olayı değil hissettirdiği duyguyu incelemeye başladım. Mindfulness diyorlar buna. Vücuduma yaptığı etkiyi gördüm, orada olmasına kabul verip bütünleştim duyguyla. Değiştirmeye çalışmayı bıraktığımdan beri rahatladı zihnim, esnedi vücudum, daha huzurlu ruhum.

Size de tavsiyem bu kadar laftan sonra meditasyon yapın, rahatlayın, nedenleri bırakıp duygunuzu yaşayın. Kabul verin olana ve bırakın halletsin akış sizin için. Siz farkındalığını yaşayın. Sağlıkla kalın hoşça kalın.