Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Erbil, 1 Kasım seçimlerde sandıktan istikrar beklediklerini, ülke ekonomisinin hala sıcak para taşıdığını, artan faizler yükselen döviz kurları nedeniyle sıcak paranın reel ekonomiden çıkarak tekrar finans sektörüne yöneldiğini söyledi.


MTSO Meclis Başkan Yardımcısı Gültekin Aşçı'nın Başkanlığında, Eylül ayı meclis toplantısı, Bülent Koşmaz Ticaret ve Sanayi Odası Hizmet Binası'nda gerçekleşti. Toplantıda konuşan MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Erbil, ülkenin iki ana gündemini; seçim ile terör ve güvenlik konularının oluşturduğunu söyledi. Son üç ayda gelen şehit haberleriyle ülke olarak derin bir üzüntü yaşadıklarını kaydeden Erbil, "Açılım süreciyle duran terör, bir anda özerklik nidalarıyla tekrar başladı. Süreç boyunca yapılması gereken tüm demokratik açılımlar ve kanun değişiklikleri, hükümet tarafından yapılmasına rağmen, terör örgütü silahlanmaya, yığınak yapmaya devam etmiş. Devlet terör ile tüm kaynaklarını kullanarak dört bir koldan daha önce hiç olmadığı kadar sert ve kararlı bir mücadeleye girmiş ve inşallah belini kırmıştır. Bu süreçte toplumsal olarak kenetlenmemize ve kardeşliklerimizin güçlenmesine hep beraber şahit olduk. Devletimizin ve Milletimizin bağımsızlığına ve bölünmez bütünlüğüne yönelik, demokratik rejimimize yönelik her türlü terör hareketini, bu salonda hep birlikte bir kez daha lanetliyoruz" dedi.

İSTİKRAR ARZUSU

Erken seçim için bir kez daha sandık başına gidilip demokratik tercihlerin kullanılacağını söyleyen Erbil, "1 Kasım'da sandıktan hangi parti birinci çıkarsa çıksın; ister tek başına iktidar, isterse koalisyon olsun; bizim isteğimiz sandıktan aklın, sağduyunun ve istikrarın çıkmasıdır" dedi.

SICAK PARAYA DEĞİNDİ

Ülke ekonomisinin hala çok fazla sıcak para taşıdığını söyleyen Erbil, "Ekonomimizin temeli, maalesef hala ihracat ve sanayileşme olamadı. Sıcak paraya dayalı inşaat sektörünün lokomotif olduğu bir ekonomik genişlik, ekonomik rahatlama yaşadık. Temelinde üretim olmayan ekonomimizde bazısı bizden kaynaklı, bazısı da bizden kaynaklı olmayan sebeplerden dolayı artan faizler; yükselen döviz kurları, maalesef sıcak paranın reel ekonomiden çıkarak yeniden finans sektörüne yönelmesini sağladı. Bu durumda da hepimizin yaşadığı piyasa durgunluğu, karşılıksız çeklerin gündeme gelmesi gibi günlük piyasaları sıkan durumlarla karşı karşıya kaldık. Yaklaşık altı ayı geçkin bir süredir ülke ekonomik olarak değil ama sanayi ve kalkınma anlamında gözle görülür bir durgunlukla karşı karşıya. Yatırımlara yönelmesi gereken paralar maalesef pozisyon alma adı altında döviz altın faiz gibi etmenlere bağlı olarak beklemekte. Bu da piyasalarda durgunluk halk tabiriyle işlerde kesatlık yaratmakta. Temennimiz 1 Kasım sonrası çıkan sonucun öncelikle hepimize hayırlar getirmesi ve ülkemizin gündeminin bir numaralı maddesinin ekonomi olması, istihdam olması, ihracat olması, kalkınma olması. Bizim zenginleşmeye ihtiyacımız var. Okullarımızın açılmasıyla birlikte tam 14 milyon öğrencimiz ders başı yaptı. Bu demektir ki her sene yaklaşık 2 milyon gencimiz üniversite kapısına gelecek. Bunlara eğitim alanları yaratmalı, iş ve istihdam alanları oluşturmalıyız" diye konuştu.
Editör: TE Bilişim