Türkiye’nin gündemi yoğun. Ne ararsan var. Dünyayı kasıp kavuran koronavirüs vakalarının ülkemizde de hızla arttığı Bilim Kurulu üyeleri ve Sağlık Bakanı Fahrettin Koca tarafından söyleniyor ve tedbirlere uymamız gerekiyor. Yasaklara karşı alerjisi olan Türk toplumu tedbirlere, uyarılara kulak asmıyor. Salgın artarak devam ediyor. Hem bulaşıyor hem öldürüyor. Her akşam televizyon kanallarında bu konu ile ilgili programları korku filmi izler gibi izliyor ve bunalıyorum. Futbol müsabakalarını izlerken kendime gelip moral buluyorum. Onun için de bugün yine futbol yazacağım. Fenerbahçe’nin dört dakikada koskoca Trabzon’u nasıl yerle bir ettiğini yazacağım. Türk futbolunda duran toplardan takımlarını galibiyete götüren Caner ve Gökhan’dan bahsedeceğim.

İLK YARI TRABZON

Transfer şampiyonu Fenerbahçe Pazar günü akşamı Trabzonspor ile oynayacaktı. Ben de evde hazırlığımı yaptım. Televizyonun karşısına geçtim. Cüneyt Çakır’ın düdüğü ile başlayan Fenerbahçe Trabzonspor maçını izlemeye başladım. Geçen hafta sahasında Başakşehir’e hayat veren Trabzon, Kadıköy’de Fenerbahçe karşısında beklenilenin üzerinde bir oyun oynuyor. İlk yarıda sanki afyon yutmuş bir Fenerbahçe var. Kadıköy’de çimlerin üzerinde dolaşıyorlar gibi. Trabzon orta sahayı elini kolunu sallayarak geçiyor. Sosa ve Ozan seyrediyor. Hayretler içinde maçı izliyorum. 23. dakikada Afobe orta sahanı yan koridorundan sinsi sinsi Fenerbahçe ceza sahası içine girip yerden köşeye giden bir vuruşla Trabzon golünü atınca hayretim bir kat arttı. Transfer şampiyonu Fenerbahçe’nin bu haline bir anlam veremiyordum. İlk yarıda sahanın her yerinde oyunu istediği gibi yönlendiren Trabzon vardı. Fenerbahçe de sahada dolaşıp duruyordu. İlk yarı bitince ne oldu bu Fener’e diye düşünmeye başladım. 2 bine yakın loca seyircisi karşısında bu kadar kötü futbolu nasıl oynuyor bu Fenerbahçe diye.

ALİ KOÇ’UN BAŞARILI OLMASINI İSTİYORUM

Ben Galatasaraylıyım. Takımımın hali belli. Fatih Terim, yönetimi ve başkanı Mustafa Cengiz’i iplemiyor. Bugün dananın kuyruğu ya kopacak ya da öpüşerek zoraki nikahla yollarına devam edecekler. Onun için Başkan Ali Koç’un kendini ortaya koyarak yarattığı Fenerbahçe’nin yeni çehresi ile Süper Lig’de başarılı olmasını arzu ediyorum. Dev sanayi şirketlerini başarı ile yöneten Ali Koç’un Fenerbahçe başkanı olarak da 3. yılında yüzünün gülmesini emeğinin karşılığını görmesini istiyorum.

FENERBAHÇE DÖRT DAKİKADA TRABZON’UN KİMYASINI NASIL BOZDU

İlk yarı bittiğinde Fenerbahçe’de şok, Kadıköy’de direnen ve ne yaptığını bilen bir Trabzon vardı. Ne oldu da ikinci yarı bambaşka bir Fenerbahçe seyrettik? Anlaşılıyor ki devre arasında soyunma odasında Fenerbahçe Teknik Direktörü Erol Bulut güzel bir konuşma yapmış ve sihirli elini futbolcuların üzerine sürmüş. Erol Hoca, Sosa’yı soyunma odasında bırakarak Cisse’yi sahaya sürdü. Fenerbahçe 51. Dakikada, yani ikinci yarının başında Serkan’ın kendi kalesine attığı golle oyunu eşitleyince durum değişti. 55’te Valencia 2. golü attı. Trabzon ne olduğunu anlamaya çalışırken Cisse’nin üçüncü golü atınca Trabzon ağlarıyla buluşunca, Fenerbahçe Trabzon’u şipşak yenmiş oldu. Yenilen iki golde de kaleci Uğurcan’ın hataları büyüktü. Trabzon, Uğurcan’ı Avrupa’ya satmadığına pişman olacak ilerideki günlerde. Fenerbahçe Trabzon’u Kadıköy’de 3-1 yenerek taraftarlarına güven, kaliteli kadrosu ile ligdeki diğer takımlara göz dağı verdi. Bu maçın kaderini değiştiren iki isim Caner Erkin ve Gökhan Gönül. Her korner ve duran topta ikilinin tuzağına düşen takımların defans oyuncuları, hala bu ikilinin ne yapabileceğini çözemiyorlarsa pes doğrusu. Erman Toroğlu dünkü Sabah Gazetesindeki köşe yazısında buna değinmiş. Bakın Erman Toroğlu ne diyor: “Türkiye’de bir şeyi çözemiyorum. Caner korner atıyor, Gökhan Gönül ön direkte kaldırıyor ve sonunda gol oluyor. Saymadım ama tahmin ediyorum çok yüksek bir rakam çıkar. Önce Fenerbahçe’de yaptılar. Sonra Beşiktaş’ta yaptılar. Şimdi bir daha Fenerbahçe’de yapmaya devam ediyorlar. Yani Süper Lig’de oynayan bir takım bu golü yiyorsa fazla söz söylemeye gerek yok. Gerisi teferruat olur. Caner ile Gökhan varsa korner oluyorsa ve buna önlem alamıyorsan bu arada bir zeka sorunu ve otorite boşluğu veya laubalilik var demektir. Artık siz nereye çekerseniz çekin.” Haksız mı Erman Toroğlu? Bence haklı. Hani bir terim var. Yersen. Caner ve Gökhan Gönül ikilisinin yaptıklarını Süper Lig takımlarına bugüne kadar yutturuyorsa helal olsun. Fener kazandı. Gerisi hikaye.