15 Temmuz 2016 gecesi, Anayasal düzeni bozmak için alçakça girişime yönelen FETÖ’cü hainler, meydanlara akan on binlerce vatandaşı hiç hesaba katmamıştı.

Medyanın darbeye karşı çıkacağını hiç düşünmemişti.

 Destansı bir mücadeleyle hainlere karşı duran, tankların önüne yatan Türk milleti, demokrasi ve vatanı için tarih yazdı.

251 vatandaşımız şehit oldu.

Üç yıl önceki gecenin başlangıcını Hasan Çoksöyler’den öğrendim... Rahmetli Ali İpek’in oğlunun nikah ve düğün töreni için Manisa’dan ayrılmıştım. Kuşadası’nda sevgili dostum Mustafa Tatar ile sahilde yemek yerken Hasan Çoksöyler’in telefonu ile alçak saldırının emarelerini öğrenince sabaha kadar TV’nin başından ayrılmadım. Manisa ile telefon görüşmeleri yaptım. O tarihte AK Parti İl Başkanı olan Avukat Zülfikar Gürcan’ın, Şehzadeler Belediye Başkan Yardımcısı Ahmet Songüler’in Cumhuriyet Meydanı’nda toplanan halkla darbeye karşı mücadele verdiklerini hatırlıyorum.

Türk demokrasinin yaşaması için medyamızın tek vücut hareket ettiğini unutmayalım.

Dün bütün yurtta olduğu gibi Manisa’da da bayrağını alan meydanlarda sabaha kadar bir kez daha demokrasi nöbeti tuttu.

Allah bir daha böyle geceler yaşatmasın Türk milletine.

Dün medyamız yine tek vücut üç yıl önceki hain saldırının nasıl başlayıp nasıl bastırıldığını yazıyordu. Sabah Gazetesi’nin Evliya Çelebi yazarı Yavuz Donat, Şehit Astsubay Ömer Halisdemir’in memleketi Niğde Çukurkuyu Kasabası’nda anma törenlerine fahri hemşeri olarak katılmış. Yavuz Donat’ın “Yaşasın Demokrasi” isimli köşe yazısını köşeme aktarıyorum.

YAVUZ DONAT: YAŞASIN DEMOKRASİ…

ÇUKURKUYU (NİĞDE)

Kurtuluş Savaşı'ndan sonraki en büyük halk hareketi...

Hain darbe girişimine karşı halkın şanlı direnişi...

Diriliş destanının yazıldığı gün.

Bugün... 15 Temmuz.

Demokrasi ve Birlik Günü.

Bugün... Halkın sesinin en gür çıktığı gün:

"Kahrolsun darbe... Yaşasın demokrasi."

***

"Hepimiz Halisdemir'iz!"

Çukurkuyu... Kasaba... Bir gül bahçesine girercesine kara toprağa giren Şehit astsubay Ömer Halisdemir'in memleketi.

Şehidin babası... Hasan Hüseyin Halisdemir.

Şehidin üç kardeşi... Doğan... Soner... Savaş.

Şehidin üç amcası... Ahmet... Mehmet... Mustafa.

Şehidin amca çocukları... Diğer akrabaları.

50'den fazla "Halisdemir" ile birlikteyiz.

"Burada herkes Halisdemir" diye espri yapacak oluyoruz.

Konya'dan, ailesi ile birlikte, şehide Fatiha okumaya gelen bir mühendis sesini yükseltiyor:

-Hepimiz Ömer Halisdemir'iz.

***

Niğde Ayakta

Cuma günü... Niğde'de... Ömer Halisdemir Üniversitesi'nde bir panel vardı:

"Demokrasi Zaferi" paneli.

Cumartesi günü... Çukurkuyu'da... Vatan Yıldızları Vakfı'nın "Anma töreni" yapıldı.

Niğde... İlçeleriyle, kasabalarıyla, köyleriyle ayakta.

Bugün Çukurkuyu'da yapılacak törene yurdun her yerinden gelen var.

Cumartesi günü Çukurkuyu'da Olcay Kılavuz'la karşılaştık... Mersin Milletvekili. MHP'li... Mersin'den gelmişti.

***

Meyve Şerbeti

Çukurkuyu... Şehit Ömer Halisdemir'in mezarı... Çevre kalabalık.

Bursa'dan, Nevşehir'den, Adana'dan ailece gelenler... Kur'an okuyanlar.

Bu sırada... Bir kadın yanımıza yaklaşıyor... Elindeki bardağı uzatıyor:

-Gül şerbeti... Isparta'dan geldik... Terlisiniz... İçiverin.

"Meyve şerbeti" diyoruz... Ve gülmeye başlıyoruz.

Çevremizdeki kalabalık şaşkın... Herkes "Gülünecek ne var" diye bakıyor.

Anlatıyoruz.

İki yıl öncesi... 11 Temmuz 2017.

Sincan'da... "Darbe duruşmalarını" izliyorduk.

Ankara... 20. Ağır Ceza Mahkemesi'nde.

Dava... Darbe gecesi Ankara- Beytepe Jandarma Okullar Komutanlığı'nda yaşananlar.

Sanık... Bir darbeci yüzbaşı.

Poliste ve savcılıkta "Bülbül gibi ötmüş... İtirafta bulunmuş."

Ama... Mahkemede... "Eski ifadelerimi kabul etmiyorum" diyor:

-Poliste meyveli içecek verdiler... İçtim... İçinde galiba uyuşturucu vardı... Sersemledim... Kime, ne ifade verdiğimi hatırlamıyorum.

Biz bu "Yaşanmış hikayeyi" anlatınca... Şehidin mezarının başındakiler, gülmeye başlıyorlar.

Sonra... Ispartalı kadının ikramını... Gül şerbetini... Kana kana içiyoruz... Ardından bir bardak daha.

***

Duygu Seli

Kadınlar... İlle de kadınlar... Genç kadınlar... Yaşlı kadınlar... Başı açıklar... Başı kapalılar. Ellerinde bayraklar.

Cumartesi günü... Çukurkuyu'da... Vatan Yıldızları Vakfı'nın, 15 Temmuz'u anma töreninde kahramanlık türküleri söyleyen sanatçıya eşlik ediyorlar.

Bu bir koro.

Türkiye'nin en duygulu korosu.

Yaşlı gözlerle vatan türkülerini haykıran bir koro.

Duygu seli tavan yapıyor.

Yanımızda oturan Hasan Hüseyin Halisdemir... Şehidin babası... Bize sarılıyor.

Dayanamıyoruz.

Tören alanından ayrılıyoruz.

Komşu Komşuya Muhtaç

Ahmet Halisdemir... Çukurkuyu Belediye Başkanı.

-Ahmet... Halin nicedir?.. Çukurkuyu'nun bir eksiği, gediği, ihtiyacı var mı?

-Var abi... Ama şimdi söylersem ayıp olmaz mı?

-Olmaz... Söyle.

Ahmet Halisdemir utana sıkıla söyledi.

Çukurkuyu'nun bir kamyona ihtiyacı var.

Ayrıca... Bir de vidanjöre.

Çevre köylerde inek çok... Süt çok... Ama süt nasıl depolanacak, fabrikaya nasıl yollanacak?

Bunun için bir süt "Depolama, taşıma" aracına ihtiyaç var.

Adana... Konya... Kayseri...

Üçü de "Büyükşehir." Üçü de NiğdeÇukurkuyu'ya "Komşu yakınlığında."

Sevgili Zeydan Karalar... Adana Büyükşehir Belediye Başkanı.

Sevgili Memduh Büyükkılıç... Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı.

Sevgili Uğur İbrahim Atay... Konya Büyükşehir Belediye Başkanı.

Sizler Çukurkuyu'nun "Abisi" sayılırsınız.

Lütfen... "Kardeşinize... Çukurkuyu'ya" yardım elini uzatır mısınız?

***

Bugün

Çocuk... Bayrak sallıyor.

Gözlüklü... Yaşlı kadın... Bayrak sallıyor.

Burası Çukurkuyu.

Çukurkuyu... Bugüne hazırlanıyor.

Anma törenine... Darbeyi kınamaya... Demokrasi ve Birlik Günü'nü kutlamaya.

Bugün... Yine... Fahri hemşerisi olduğumuz Çukurkuyu'dayız.