Günler öncesi

Meral Akşener, yaptığı bir konuşmada.

"1453, Fatih Sultan Mehmet aynı senin gibi

Dedi ki,

Ya İstanbul beni alır,

Ya ben İstanbul'u alırım.

Bizans'a, Avrupa'ya rağmen, Haçlılara rağmen

Ya İstanbul'u alırım

Ya İstanbul beni alır.

İki kararlı lider ve İstanbul alındı.

İkinci istikbal fethi..." diyerek Ekrem İmamoğlu’nu

Fatih Sultan Mehmet’e benzetmişti.

Yanıt günler sonra

Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dan geldi.

Varsın onlar,

Bizans benzetmeleriyle milleti tahrik etsinler.

Ne diyor? İBB Başkanı’nı kalkıp Fatih’e benzetiyor,

Bunlar

Fatih’in kim olduğunu anlamamış, bilmiyorlar.

Taksim olaylarında Başbakanlık konutumuzun karşısında

“Zulüm 1453’te başladı “yazdılar.

Meral Hanım sen kimi kime benzetiyorsun?

Duvarlarımıza bu yazıları yazanlarla

Birlikte beraber yürüyorsun. 

Fatih kim, sizler kim?

Benzetmeler

Siyasetimizin ve edebiyatımızın olmazsa olmazıdır.

Bir insanı güçlü bir karaktere dönüştürmek

Bazen hoşumuza,

Bazen de hoşnutsuzluğumuza yol açar.

Verdiğiniz örnekler

Söylediğiniz sözlerle isterseniz

Karşınızdaki hedef kitlesinin ruhunu parlatır

İsterseniz

Öfke hiddet ile harlatırsınız!

Cumhurbaşkanımız,

“ Beraber yürüdük bu yollarda

Beraber ıslandık bu yağmurda

Bana her şey sizi hatırlatıyor” diyor ya!

Her fırsatta yapılan İstanbul benzetmeleri

İmamoğlu’nu anımsatıyor.

Psikojide

Unutulmak istenen olaylar,

Yaşanmamış kabul edilir, baskılanır.

Kendinizi tutamazsanız

Volkan gibi lav püskürtürsünüz

Elbette İmamoğlu Fatih sultan Mehmet olamaz.

Yüreklerde açtığı korku deliklerine bakarsak Fatih’in

Döktürdüğü toplara benzetmek mümkündür.

İşte meral hanım bu toplarla dövmektedir

İktidarı..

Bir dokunup,

Bin ah işitmesi bu yüzdendir.

Herkesin kendine örnek aldığı lider başkadır.

Kimin Fatih Sultan Mehmet

Kiminin “ Tanrının kırbacı Hun imparatoru Atilla”

Kiminin Napolyon

Kiminin Büyük İskender…

Kimin….

Kiminin listesi uzar gider.

Kim, kime benzer.

Kim kime benzetilir,

Herkesin

Güçlü keyif, zaaf ve minnet duygusuna bağlı.

Benimkisi

Saati sordu. ”Paşalar üç “ dedi

Sarışın bir kurda benziyordu.

Ve mavi gözleri çakmak çakmaktı.

Yürüdü uçurumun basına kadar,

Eğildi, durdu.

Bıraksalar

İnce, uzun bacakları üstünde yaylanarak

Ve

Karanlıkta akan bir yıldız gibi kayarak

Kocatepe'den, Afyon ovasına atlayacaktı.

İsmin yazmaya gerek yok!

Adı kalbime yazmışım.

Benzemez kimse sana

Tavrına hayran olayım

Bakışından süzülen

Karizmana kurban olayım.