Akkal, 6’lı masa ortaklarının yerli ve milli yatırımlardan neden rahatsız olduklarını anlamakta zorluk çekmediklerini ifade ederek, “Altılı masa adeta ülkemize düşman olanların ağzıyla açıklamalarda bulunuyor. Bakın hangi ülkeler rahatsız ise onların dili ile aynılar. Babacan’ın BAYKAR’a saldırması da bunun son örneği. Babacan’ın altılı masanın adayı olması için Türk milletinin sahiplendiği projelere saldırmasına gerek yok. Milletin gurur duyduğu şirketlere ve yatırımlara saldırmanın bedeli anca hezimet olur. Muhalefet yerli ve milli ürünlere saldırmak, kötülemek değildir. Bu yapılan resmen Türkiye düşmanlarının sözcülüğünü de üstlenmektir. Babacan ve benzerlerine sözümüz de şudur: O kadar cesaretiniz varsa hadi gidin de dokunun. Bakalım Türk milletinin tepkisi ne olacak hep beraber görelim.” dedi.

Akkal, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Geçtiğimiz hafta Davutoğlu’nun ortak imza yetkisi garabetinden sonra şimdi de Babacan’ın açıklamaları gösteriyor ki, bu ikisinin masadaki görevleri belli oldu. Biri milli iradeye hakaret etti, diğeri de milletin sahiplendiği şirketlere ve stratejik savunma sanayi ürünlerine hadsizce saldırdı. Kendilerine tavsiyemiz millet iradesine ve milletin değerlerine saldırmak yerine aynada kendilerine bakıp biz hangi duruma düştük diye düşünmeleridir. Bu ikisi altılı masadaki görevlerini yeniden gözden geçirmelidir. Babacan’ın ‘Devletin hemen hemen bütün imkanları, bütün o yardımlar, devletin bütçesinden doğrudan aktarılan kaynaklar, BAYKAR'a veriliyor. Bu proje 'Kutsal, dokunulmaz' hale getirildi. Kusura bakmayın, dokunacağız tabi ki.” sözleri hem ülkemizin güvenliğine bir tehdit hem de bizden destek ve yardım alan ülkeler için hayal kırıklığıdır. Bununla birlikte 27 ülkeye ihracat yapılan SİHA ve İHA’lar savunma alanında söz sahibi ülkelerin de hedefindedir. Başta İsrail olmak üzere ABD ve Fransa’nın da rahatsız olduğu yatırımları kötülemek Türkiye düşmanları ile ortak hareket etmektir. Türk milletinin yüzde 99’unun sahiplendiği stratejik yatırımları kötülemenin bedeli de ağır olacaktır. Muhalefet oldunuz eyvallah ama bari Türkiye içinde düşman olmayın.”

Editör: Onur Yılmaz