Mahsun Kırmızgül’ün ‘Yıkılmadım ayaktayım’ parçası vardır. Manisaspor’un içinde bulunduğu konumu anımsatıyor. ‘Yıkılmadım ayaktayım dertlerimle baş başayım’ sözleriyle de Manisaspor portesini çiziyor önümüze. 10 futbolcusunu kaybetmiş bir takım. Vali dahil çalmadık kapı kalınmamış. Abdullah Mergen’in verdiği güvensizlik ortamının etkisiyle çaldığı tüm kapılardan boş dönmüş. Kahve köşelerinde Taner Taşkın’a sallayanlar parayı bulmaya gelince solda sıfır kalmışlar. Taner hoca kendi uğraşlarıyla bulduğu küçük paralar ile işi idare etmeye çalışıyor. Elde kalan 3-5 oyuncuyu da tutmaya çalışıyor. Dostluklarını kullanıp önce takıma yemek verdiriyor sonra ise prim sözü alıp ufak bir miktar olsa da futbolcularını hedefe kilitliyor. Tüm bu krizlere rağmen Manisaspor sahaya çıkıyor ve ilk yarıda bulduğu goller ile işi bitiriyor. Tamam Gaziantepspor’un sadece ismi kalmış. Bitmiş durumda. Son sırada. Bizimde halimiz çok iyi değil ama. Bu maçın saha içini incelemek bana göre abeste iştigal olur. İki takımda saha dışı nedenlerden dolayı bitmiş durumda. Yanlış yönetimler sonucu soyulmuş durumda. İşte bu iki takımında maçında bir takım çıktı ve ben daha ölmedim, yıkılmadım ayaktayım dedi. Bu yönüyle Manisaspor çok önemli bir mesaj verdi. Kongre öncesi Manisa’ya ‘Ben buradayım. İşte Mergen gitti siz neredesiniz?’ dedi.  Onun için kağıt üstüne basit ama derine inerseniz çok değerli 3 puan. Tüm bu zorluklara rağmen gemiyi terk etmeyip armanın hakkını veren Manisasporlu futbolcuları ve bu fetret döneminde takıma hem başkanlık, hem muhasebecilik hem de hocalık yapan Taner Taşkın’ı kutluyorum. Helal olsun size…